Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Tercihlerimiz...
Gönderen : Çiğdem
Tarih : 3/15/2018 2:05:55 PM


.






Çok kıymetli efendim, İnşallah bütün günleriniz hayırlı çalışmalar, sağlık ve mutluluklarla dopdolu olsun dilekleriyle yeniden merhaba...

 

Efendim, Hz. Mevlana'nın Mesnevi adlı eserinin bir bölümünde bir horozla köpeğin aralarında hal diliyle gecen bir konuşma yer alıyor. Bu konuşmada köpeğin ev sahibinin silkelediği sofra örtüsünden düşen ekmek dilimi ile buğday tanelerinden hızlı davranarak ekmek dilimini kapan horoza söylediği; "Ekmek dilimini yiyerek bize zulmettin, oysa ki buğday tanelerini yiyerek ekmeği bize bırakabilirdin." mealindeki cümlesi adeta birçok hakikatin özeti gibi duruyor. Kendimiz için seçimler yaparken mümkün olan durumlarda başkalarının haklarını ve tercihlerini de gözetecek şekilde hassas davranabilsek ve olabildiğince bunun farkındalığı ile hareket edebilsek dostluklarımız, arkadaşlıklarımız, aile ve toplum hayatımız ne kadar daha anlamlı ve güzel olur, karşılıklı olarak herkesin karlı çıkacağı ve çok daha mutlu olacağı bir durum olarak aslında değil mi? Bu bir şeylerin paylaşılmasında olabileceği gibi günlük hayat içinde çok basit gibi görünen bir çok olay için de söz konusu oluyor. Ama insan her şey kendi istediği gibi olsun istedikçe ve başkaları hakkında umursamaz davrandıkça sadece yanılıyor ve güzel Yunus'un "Ha bir kuru emektir" sözünü hatırlatırcasına gerçek mutluluktan ve hayattan uzaklaşıyor...

 

Efendim burada size ve bütün dostlara sevginin saygının, edebin ve paylaşımın en ince nüanslarıyla yaşandığı en güzel, en hayırlı, en bereketli ve en huzurlu zamanlar dileklerimi sunuyorum... En güzel duygularla Allah'a emanet olunuz...

 

Sonsuz sevgi ve saygılarımla...





Çiğdem





--------------------------------------------------------------------------------





Sayın Sabri Tandoğan Efendi Hz'nin cevaben yazdıkları :





Sayın Çiğdem Hanım,


Yine her zaman olduğu gibi insancıl kültürünüzle son derece önemli bir konuya el atmışsınız. Evet, bugün Türkiye tarihinin hiçbir döneminde görülmediği kadar yoğun bir nefsaniyeti, bencilliği, egoizmi yasıyor. Mesnevi den örnek alarak bu durumu ne kadar güzel belirtmişsiniz. Okurken saygı duymamak hayranlık duymamak imkansız. Ne yazık ki yazdıklarınızda yüzde yüz haklısınız.





Bugün pek çok insan yalnız kendi egosunun tatmininden başka bir şey düşünmüyor, bir şey göremiyor. İncir çekirdeğinin binde birini doldurmayacak minicik sebeplerle hayatlarında hiç kimseden asla göremeyecekleri sevgiyi, saygıyı, ilgiyi, bağlılığı kendilerine gösteren insanlara karşı hiç olamayacak nedenlerle tavır alıyorlar. Oysa o gördükleri sevgiyi ne bu dünyada ne de öbür dünyada hiç kimseden göremeyecekler. Onların gözleri var fakat göremiyorlar, kulakları var işitmiyorlar, kalpleri var hissetmiyorlar. İngiliz atasözü ne güzel söylüyor; "Kimse görmek istemeyen kadar kör değildir." Ne yazık ki çevremiz bu kimselerle dolu. Ama şunu unutmasınlar ki, onlar gerçek, temiz, büyük, yüce sevgilere karşı takınmış oldukları tavrın faturasını çok acı bir şekilde ödeyecekler.





Peki bu gibi insanlara karşı takınılacak tavır nedir? Edeple, saygıyla başımızı önümüze eğmek ve ellerimizi açıp "Allah'ım sen aşikar olanı da, kalplerde gizli olanı da en iyi bilensin Ya Rabbi...





Hüküm her zaman ve her yerde olduğu gibi burada da tam bir teslimiyetle emaneti sahibine vermek. Evet, evet değerli izleyicim, biz kim oluyoruz ki...Egoları, kaprisleri içinde kendinden gecen insanlara ne diyebiliriz. Bırakalım onlar kendi nefsaniyetlerini doyuracak insanları arasınlar. Başka yapılacak hiçbir şey yok. Tekrar ediyorum hüküm Allah'ındır.





Sitemize ışık tutan, nur veren, kalpleri aydınlatan daha nice maillerinizi bekliyor, selam sevgi ve saygı ile bütün iyilikler ve güzellikler üzerinize olsun diyorum...


Sabri Tandoğan


Aziz Ruhlarına Fatihalarla.

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]