Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Küçük sıkıntılar ve sadaka, büyük belaları önler.
Gönderen : "Öğrenci"
Tarih : 4/7/2018 8:55:51 PM


.


Efendim,


Günlük hayatta önlemesi elimizde olmayan pek çok sıkıntı ve dertlerle karşılaşırız. Çoğu zaman da bunları gereğinden fazla büyütür, mutsuzluk, endişe ve stres içinde hayatı kendimize zehir ederiz. Gerçekte ise hayatın asla tam olarak idrak edemeyeceğimiz kanunları vardır. Nasıl küçük taşkınlar büyük sellere engel olursa,insanın başına gelen bazı dertler de onu daha büyük belalardan korumak için adeta koruyucu vazifesi görmektedir.



Mevlana bu konuyu bir hikâye ile anlatır. Bir adam Hz. Musa’dan kendisine hayvanların dilini öğretmesini ister. Hz. Musa, bu isteğin tehlikeli olduğunu, herkesin buna tahammül edecek gücü olmadığını söylese de adam ısrar eder. Bunun üzerine Hz. Musa, adama sadece evindeki köpekle, horozun dilini öğretir.


Bir sabah evin hizmetçisi sofra örtüsünü bahçeye silkelerken bir parça ekmek yere düşer ve horoz hemen bu parçayı kapar. Köpek, horoza parçayı kendisine bırakmasını ve kırıntıları yemesini söyler. Horoz, köpeğe üzülmemesini, o gün ev sahibinin atının öleceğini ve köpeğin bol yiyeceğe kavuşacağını söyler. Bunu işiten adam derhal pazara gider ve atını satar.


Ertesi sabah horoz, köpeğe; adamın kazayı defetmek için atı sattığını, ancak onun yerine katırın öleceğini ve bütün hayvanlara ziyafet olacağını söyler. Bunu duyan adam katırı da satar.


Üçüncü gün, horoz bu kez de köpeğe evdeki kölenin öleceğini, yoksullara, köpeklere bol yemek dağıtılacağını söyler. Adam köleyi de elden çıkarır. Diğer yandan üç beladan da kurtulduğu için sevinmektedir.


Dördüncü gün gelir. Açlıktan halsiz kalan köpek sitemde bulununca; horoz, ev sahibinin her üç ziyanı da savuşturduğunu, ancak bu defa sıranın ona geldiğini söyler. Atın, katırın ve kölenin ölümlerinin kendisine gelecek kazayı def etmek için olduğunu, fakat hırsa kapılan adamın bunu kabullenmediği için öleceğini, birçok yemeklerin yapılacağını, hayvanların doyurulacağını dile getirir.


Adam pişmanlık ve korkuyla Hz. Musa’ya gider, canının bağışlanmasını ister.Hz. Musa, atılan okun geri dönmeyeceği gibi, kazaya mani olmanın da imkânsız olduğunu, elinden gelen tek şeyin onun imanla ölmesi için dua etmek olduğunu bildirir. Adamcağız korkusundan hastalanır ve ölür.


Mevlana hikâyenin sonunda şöyle der:


“Sen burnunu kanatmak istemezsin ama burnun kanar. Bu kanayış sana sağlık verir.”


Ayrıca hastalıklar,doğal afetler,insanlardan gelecek türlü musibetler mümin kullar için rahmet ve nimet sayılır. Cenâb-ı Hak, genellikle günahkâr mümin kullarının cezalarının âhirete kalmaması için günahlarına kefâret olarak dünyada belalar ve musibetler verir. Allah’ın izni olmadan hiçbir şeyin gerçekleşmeyeceğini bilen kâmil müminler için musibetleri sabır, tevekkül ve şükürle karşılamak bir ibâdet sayılır. Rabbim bizleri bu zümreye ilhak eylesin. Âmin.


Saygı ve sevgilerimle


Öğrenci

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]