Sevgi Saygı ve Hürmetle ellerinden öperim

--------------------------------------------------------------------------------

Sayın Sabri Tandoğan Efendi Hz'nin cevaben yazdıkları :

Sayın Goncagül Hanım,

Kıymetli yavrum, burada babanne haklı. Bu adam işi gücü olmayan, boş gezenin boş kalfası olan birisi. Gayet tabi böyle bir adama kız verilmez. Bu kızın hayatını rezil etmek olur. Lütfen o arkadaşına söyle olaylara, aklıyla, mantığıyla da bakmaya çalışsın. Hayatını rezil etmesin. Böyle mastır yapmış çocukların nicesi sokaklarda dolaşıyor, anne baba parasıyla birahaneleri dolduruyorlar.

Selam, sevgi ve saygı ile.

Sabri Tandoğan
Makamı Âli Olsun.

Sevgili Üstâdım Sabri Bey ve Çok Sevgili Dostlar,

Sayın "Bir Okuyucu"nun mesajını dikkatle okudum.. Kanaatimce, çok doğru tespitler var..

Benim de çok sık kafa yorduğum bir mevzudur bu..

Mevzûya genelde şu soruyla yaklaşmışımdır.. Ortaçağ gibi Hıristiyanlık tarihinin en karanlık döneminden sonra, "Batı" nasıl olmuş ta bir "aydınlanma" sürecine girmiştir..?! Üstelik, pozitivist bir kafa yapısıyla..?!

Yine, nasıl olmuş ta ABD bu kadar gelişebilmiştir?!

Peki, bu "gelişme" gerçek bir gelişme midir??

Mâlumunuz; "garbın âfâkını çelik zırhlı duvar sarmıştır ve aslında medeniyet dediğimiz tek dişi kalmış bir canavardır"!!

Kendi okumalarımdan çıkardığım sonuç bunun akademik anlamda "bilimsel" bir cevabının bulunmadığı yönündedir.

Nihâi olarak, bana göre aranan cevap "ledünni"dir!

Onların gelişmişliği ve bizlerin az gelişmişliği -bana göre- tamamen ve tamamen ledünni bir kavrayışla açıklanabilir..

Bence, o ledünni adres Zuhruf Sûresi:33-34-35. âyetlerdir.. Cevap orada saklıdır..

Âyetlerden anladığımız kadarıyla, maddi ölçekte ve anlamda "gelişme" Batı'ya kolaylaştırılmıştır.. Onların bu tür gelişimlerinin önüne "Mânâ" seti konulmamıştır.. Bu gelişim onlar için bir tuzaktır.. Onlara imrenenler için de bir tuzaktır!

Fakat, Doğu'nun gelişiminin önünde "Mânâ" seti veya testi vardır! Biz, Mânâ'da=İslâm'da yücelmedikçe ve örnek olmadıkça dünyada yücelemeyiz.. Maddeyi esas alarak dünyada yücelmek te bize zorlaştırılmıştır..

Âyet mealleri ise şöyledir..

Zuhruf:33_Şayet insanların küfürde birleşmiş bir tek ümmet olması (tehlikesi) bulunmasaydı, Rahman'ı inkar edenlerin evlerinin tavanlarını ve çıkacakları merdivenleri gümüşten yapardık.

Zuhruf:34_Evlerinin kapılarını ve üzerine yaslanacakları koltukları da (hep gümüşten yapardık).

Zuhruf:35_Ve onları zinetlere boğardık. Bütün bunlar sadece dünya hayatının geçimliğidir. Ahiret ise, Rabbinin katında, Allah'ın azabından sakınıp rahmetine sığınanlara mahsustur.

Anlaşılıyor ki, Batı şu anda olduğundan çok daha ileriye gitmiş olabilirdi.. Mevcut durumları, gelişmişlik düzeyleri de ne ki..!!

İnşaALLAH, temellerinde İslâm, Kurân, Resullullah bulunan gelişmiş bir dünya medeniyetine doğru....

Selam ve Saygılarımla,

Kardan Adam

--------------------------------------------------------------------------------

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :

Sayın “Kardan Adam”,

Efendim, ben ne Batının, ne Amerika’nın gelişmiş, medeni ülkeler olduğuna inanmıyorum. Amerika, Batının kötü bir kopyası. Amerika keşfedildikten sonra Avrupa’da ne kadar ipten, saptan kurtulmuş, it köpek, iş yapamayan yaşlı fahişe varsa Amerika’ya doluştu. Onların ilk yaptıkları o canım, o güzelim Kızılderilileri katledip soykırıma uğratmak oldu. Obama denilen yamyam bize dil uzatıp utanmadan Azebeycan’la aramızı bozacağına bir kendi mazisine baksaydı, acaba ne görecekti? O hassas, o zarif, o kültürlü, o bilge, o canım Kızılderilileri alçakça, namussuzca, şerefsizce yok ettiler. Servetlerine, hayvanlarına el koydular. Şimdiki servetlerinin temeli böyle atıldı. Şimdi bu siyah barbi bebek, tutmuş benim ecdadıma dil uzatıyor. Bu mu insanlık, bu mu efendilik, bu mu medeniyet? Bugün Avrupayı karış karış gezelim (ben gezdim, gözlerimle gördüm). Yüzü gülen bir kişi yok. Ancak sabahtan başlayan içkiyle, uyuşturucuyla, kumarla, sapıklıklarla bu iğrenç hayatlarını götürebiliyorlar. Şimdi bunların neresi medeni insan? Evet, aya gidebilirler, dev uçak filolarına sahip olabilirler. Avrupa Hristiyan papazların yobazlığından, İslami eserleri tercüme ederek kurtuldular. Ve var güçleriyle bilime değer verdiler. Papazlar düşünen kafaları ateşte yakıyorlardı. Onların esaretinden kurtulunca bilimde büyük başarılar katettiler. Ama bu ilerleme yalnız maddi alanda oldu. Bu sefer gönüller zifiri karanlık içinde kaldı. Günümüzdeki pek çok sapık ekoller bu zifiri karanlıkta ortaya çıktı.

İşte Irak’ta gördük, Afganistan’da gördük, Filistin’de gördük. Milyonlarca insanı genç, ihtiyar demeden kadın, çocuk demeden, hasta sakat demeden öldürdüler, öldürdüler, öldürdüler. Bu mu medeniyet, bu mu insanlık, bu mu efendilik? Soruyorum sizlere? İnsanlığa haysiyetini, onurunu kazandıracak tek düşünce, tek fikir yalnız İslam’dadır, Kur’an’dadır, Hadis-i Şerif’tedir, Sünnet-i Seniyye’dedir. Gerisi sadece laf. İnsan ister istemez Ajda Pekkan’ın şarkısını hatırlıyor. Palavra, palavra, palavra…

Selam, sevgi ve saygı ile.

Sabri Tandoğan
Onun ve Hakk'a Göçen Ailesinin Aziz Ruhlarına Fatihalarla.