Merhaba Sayın Büyüğüm,

Size ve site mensuplarına sabah güneşininin ilk ışıklarıyla aydınlığa kavuşan bir gün gibi zorluklardan sonra kolaylık ve hayırlara dönüşmüş ve güzelliklerle yüklü zamanlar dilekleriyle saygı ve selamlar...

Efendim, geçenlerde sitemizin çok değerli bir mensubu hanımefendi ve çok değerli eşiyle sohbet imkanı oldu. Bu hanımefendi, annesinin vefatından sonra babasının yalnız kalması üzerine onu eşiyle yanlarına aldıklarından ve birlikte çok mutlu bir yaşantı sürdüklerinden bahsetti. Yaşlı baba son demlerine kadar evlerinin hem büyüğü hem de neşe kaynağı olmuş ve en ufak bir yabancılık çekmeden hep birlikte hayatın güzelliklerini onlarla paylaşmıştı. Bu ortamın sağlanmasında eşi de kendisi kadar hassas davranmış ve bir evlat gibi ilgilenmişti. Yaşlı bir insana her iki tarafca da aynı hassaslıkta sağlanmış olan bu saygı ve sevgi ortamı elimde olmadan gözlerimi yaşartmıştı. Şimdi de zamanında gösterdikleri bu ilginin farklı şekilllerde hayat yolunda karşılarına çıktığından bahsediyorlar, ve birlikte seviniyorlardı.

Bunun üzerine bir de oturuğum sitedeki yalnız yaşayan ve bundan bir buçuk ay kadar önce vefat eden yaşlı hanımı hatırladım. Artık şişmekten son haddine gelen bacakları ile elzem ihtiyaçları için bile zoraki yürüyebiliyor, yatağına uzanmakta zorlanıyor, bazan uzanamıyor ve çorabını yalnız başına giyemiyordu. Ancak evli birkaç evladı olmasına rağmen bunları yaşıyordu. Ama çocukları komşuların yardım için biriktirdikleri fıtra sadakasını bile elinden almışlardı.

Efendim, böyle bir durumun her iki taraf açısından çeşitli yönleri söz konusu olabilir belki bilemeyiz. Ancak günümüzde yaşlılara gereken saygı ve ilginin gösterilmesi konusunda ne yazık ki çok ihmalkar davranılıyor bazı ailelerde.. Oysa bir saygı ve sevgi ortamı içinde, Fransızların “gençlerin aynada göremediklerini yaşlılar bir toprak parçasında görebilirler”sözünde olduğu gibi yaşlıların tecrübesi, gençlerin azmi ve gücü birleştirilebilse, hayatın özüne hep birlikte ulaşılmaya çalışılsa, Peygamber Efendimizin “Babanın evladına duası, Peygamberin ümmetine duası gibidir” Hadis-i Şerifine binaen her işte büyüklerin duası alınsa, ayrı bir evde de oturuyor olsalar bile sürekli ilgilenilse, gönülleri hoş edilse ve hayatın sunduğu güzellikler onlarla paylaşılsa kimbilir herşey daha ne kadar güzel ve anlamlı olur? Bu konuda ne ekersen onu biçersin hükmünce anne babaların da çocuklarını ta en küçük yaşlardan itibaren bu saygı ve edebi alacak şekilde yetiştirmiş olmaları, kendileri de daha önce aynı ihtimamı kendi anne babalarına göstermiş olmaları da işin farklı  farklı yönleri hiç şüphesiz.

Her zaman hoş ve esen olun inşallah...

Çiğdem Seçkin Gürel

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :