SABRİ BABADAN SELAM VAR
GÜZEL İNSANLARA OLAN ÖZLEM VE İHTİYAÇ
Kıymetli yavrum,
Hayatta öyle insanlar oluyor ki, bazen bir kere, bazen bir dakika görüyorsunuz onları ama bir daha unutamıyorsunuz. İçinize işliyor, derinlerde daha derinlerde bir yerde bir ömür boyu sizinle beraber yaşıyorlar. Size ve yaşantınıza, renk katıyorlar, ışık katıyorlar, güzellik getiriyorlar. İşte onlardan biri de otuz yıl önce Avşa adasında gördüğüm naneci idi. O zaman yetmiş yaşlarında, beyaz sakallı, nur yüzlü bir insandı. Bir mekan vardı. İçinde naylon paketlerde nane şekeri satıyordu. Kelimelerle anlatılamayacak kadar nezih, temiz, gül yaprağının üzerindeki bir yağmur tanesi gibiydi. Güldüğü zaman bembeyaz dişleri gözüküyordu. Üzerinde dişleri kadar temiz, bembeyaz iş gömleği vardı. Bir paket nane şekeri aldım. Bir dakika ya gördüm, ya görmedim. Ama ömür boyu unutamadım. Zaman zaman gözlerimin önüne gelir. Huzur duyar, mutlu olurum. Sonsuz şükürler olsun çocukluğum ve gençliğim birbirinden güzel, birbirinden değerli nice insanları görerek, onların örnek davranışlarına tanık olarak, örnek yaşantılarındaki en ince nüansların bilincine vararak geçti. Nice güzel insan bana örnek oldular, ışık tuttular, hayatıma renk verdiler.
Bugünkü çocuklarımı düşünüyorum. Çevrelerinde onlara örnek olacak rehberlik edecek kaç kişiyi görüyorlar? Akşam şöyle TV kanallarında 8-10 dakikalık bir gezinti yaptım. Aman Allah… Kelime kullanmak istemiyorum ama öyle tipler gördüm, öyle konuşmalar işittim ki, sadece Allah’a sığınıyorum. Ne demek istediğimi sizler çok iyi anlıyorsunuz. Öyle yüz ifadeleri var ki, insanın içi kalkıyor. Ürperiyor. Ve insan ister istemez, bu gidiş nereye diyor? Kadınlık adına, erkeklik adına insanı utandıran tiplerden sonra yerlerde sürünen pastalar, birbirine çarparak kırdıkları tabaklar... İnsan ister istemez, Kur’an-ı Kerim’deki Ayeti hatırlıyor: “İçimizdeki beyinsizler yüzünden, bizleri helak eder misin Allah’ım”.
Bu paranın bir yüzü. Bir de bu yazının turası var. Yine bu toplumda, (Allah onların sayısını artırsın) genç, ihtiyar, kadın erkek, zengin fakir, köylü kentli o kadar değerli insanlar var ki, insan ister istemez bu kadar olumsuz şartlar altında bu kadar güzel insanın nasıl yetiştiğine hayret ediyor. “Allah’ım” diyor, “onların sayısını artır. Adam hamamda kille yıkanıyormuş. Bakmış mis gibi gül kokuyor. Sormuş: “Sen bir topraktın, nasıl bu kadar güzel kokuyorsun?” Kil cevap vermiş: “Bende bir şey yok. Yalnız yolum düştü, üç gün gül ile arkadaşlık yaptım…”
Allah bizlere de nasip eder inşallah…
Sabri Tandoğan
Aziz Ruhları Şad Olsun.