İlk önce şunu belirtmek isterim.yazılarımı bıkmadan futur getirmeden okuyup degerlendirdiginiz için şükranlarımı arz etmek isterim . bazen naçizane ruhumun yansımalarıdır yazdıklarım,bazen de okudugum kitaplardan begendigim hoşuma giden yerleri siz gönül dostlarıyla paylaşmak istememdir efendim.
Yine begendigim ve sizinde begeneceginizi umdugum bir yazıyı gelin hep birlikte okuyalım efendim.
EVİMİ BİR TOPLANTI SONRASI TEMİZLEMEK İÇİN SAATLERCE UGRAŞIYORSAM BİR ÇOK ARKADAŞIM VAR DEMEKTİR.
FATURALARIMI ÖDEYEBİLİYORSAM BİR İŞİM VAR DEMEKTİR.
PANTOLONUM BİRAZ SIKIYORSA AÇ KALMIYORUM DEMEKTİR.
GÖLGEM BENİ İZLİYORSA GÜNEŞ IŞIGI GÖRÜYORUM DEMEKTİR
OKULUMA İŞYERİME UZUN BİR YOL YÜRÜYEREK GİTMEM GEREKİYORSA AYAKLARIM SAGLIKLI DEMEKTİR.
DURAKTAKİ ADAM ANAHTARIYLA SES ÇIAKARIYOR,BEBEGİ AGLIYORSA DUYABİLİYORUM DEMEKTİR.
CAMLARI SİLMEM ÇATIYI ONARMAM GERKİYORSA BİR EVİM VAR DEMEKTİR.
TELEFON FATURAM YÜKSEK GELİYORSA KONUŞABİLİYORUM DEMEKTİR.
KARDEŞİMLE HERGÜN KAVGA EDİYORSAM BİR KARDEŞİM VAR DEMEKTİR.
YIGINLA YIKANACAK ÇAMAŞIRIM VARSA YIGINLA GİYECEGİM VAR DEMEKTİR.
ÇALAR SAATİM SABAHIN KÖRÜNDE ÇALIYORSA YAŞIYORUM DEMEKTİR.
AKŞAMALRI KENDİMİ ÇOK YORGUN HİSSEDİYOR .BACAKLARIM AGRIYORSA OGÜN ÇOK ÇALIŞMIŞIM DEMEKTİR.
DERSLERİMDEN KIRIK NOT ALIYORSAM BİR OKULUM VAR DEMEKTİR.
ANNEM AZARLIYOR BABAM KIZIYORSA BİR AİLEM VAR DEMEKTİR.
VE BÜTÜN BU OLAYLARA BÖYLE BAKIYORSAM İYİMSERİM DEMEKTİR.
GÜZEL GÖREN GÜZEL DÜŞÜNÜR GÜZEL DÜŞÜNEN HAYTINDAN LEZZET ALIR.
Tüm gönül dostlarına selamlar sevgiler.Sevgiyle ve muhabbetle kalınız.efendim.
--------------------------------------------------------------------------------
Sayın Sabri Tandoğan Efendi Hz'nin cevaben yazdıkları :
Kıymetli yavrum, evet, hayata olumlu bakmak, iyimser olmak, birsürü üzücü olay arasında güzellikleri aramak iyi, güzel birşey. Ama, insana yeter mi? Ben yetmeyeceği kanaatindeyim. Çünkü mutlu olmak, huzurlu olmak, yaşama sevinci içinde olmak ancak bir denge ile mümkün, bir sentezle mümkün. Nedir bu; madde ile mana, ruh ile beden, dünya ile ahiret, kadın ile erkek, hayat ile ölüm, sağlık ile hastalık, neşe ile hüzün, bireysellikle toplumsallık, varlık ile yokluk, fakirlik ile zenginlik arasında kurulan bir denge. Bu dengeyi kuramadığımız sürece Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın dediği gibi
“Yaşama sevinciyle uyutulmuyor keder”
deriz. Hayatın öyle katı gerçekleri var ki onları görmemezliğe gelmek bazan feci sonuçlar doğurabilir. Efendim, lütfen hayat gerçeklerini daima gözardı edenlerden olmayalım. Daima realiteler arasında bir sentez kurma yoluna gidelim. Bazan güzellik zıtlıklardan oluşuyor. Bir pil alıyorsunuz, transistörlü radyonuzu çalıştırmak için. Eğer pilin iki ucu da artı ise siz o zaman radyonuzu ilelebed çalıştıramazsınız. Çünkü ille bir ucu artı, bir ucu eksi olacak. Ancak o zaman radyo çalışır. O sentezi hiçbir zaman unutmayalım. Yaşamak sevinci bir sonuçtur. Dengelerden oluşan bir sentezin sonucu. Bugünkü insanlar ne yazık ki sürekli olarak kendilerini kandırıyorlar. Ama lafla peynir gemisi yürümüyor. İşte boşanma davalarına bakan mahkemelerdeki rakamlar, işte Bakırköy’ü dolduranlar, işte sigara, içki, uyuşturucu alanlar, işte eczanelerde müsekkin adı altında satılan kısmi uyuşturucular, işte hep bir korku içinde yaşayan, herkesten şüphelenen vehimli insanlar. Ne olur, bu realiteleri görmeye çalışalım ve büyük senteze doğru yürüyelim.
Selam, sevgi ve saygı ile.