- Erkeklik sanatında bir erkeğe düşen görev, kadınlık sanatında bir kadına düşen görevden daha fazladır. Onu en güzel olarak Ermenek’de görüyoruz. Ermenek’de bir söz vardır: “Bir erkek eve girerken öyle aşk dolu, heyecan dolu, neş’e dolu olmalı ki duvardaki duran saat bile çalışmaya başlamalı.” derler. Burada saat bir sembol tabi. Erkek, öyle heyecanlı, öyle aşk dolu gelmeli ki, evine büyük bir neş’e, huzur ve mutluluğu da beraberinde getirmeli. Yoksa bir karış suratla gelen bir erkeği hiçbir hanım istemez.
Erkek evin içinde yerine göre neş’esiyle, yerine göre otoritesiyle bir denge unsuru olacak, evin gelirini aklı başında bir şekilde idare edecek. Sofraya oturulduğunda gelen sadece bir çorba bile olsa hanımına iltifat ile karşılayacak, “ellerine sağlık, bir çorba ancak bu kadar güzel olabilir” diyecek. Eşine her zaman onu çok sevdiğini söyleyecek. Eşinin ruh ve akıl dengesi içinde yaşaması için bütün tedbirleri alacak. Mesela hanımı bir komşu ziyaretine gittiğinde, çok pahalı elbiseleri olan, takıları olan komşunun hanımına imrenebilir. Orada öyle kelam edecek ki onu bu duygularından kurtaracak. Hanımının noksanlıkları varsa sosyal, kültürel, o taraflarının giderilmesi için çok gayret harcayacak ama bu onu hakir görerek değil de onu teşvik ederek, ona güzel kitaplar alarak olacak. Bir hareketinden memnun olmadığı zaman onu da kırıcı olmadan dile getirecek. Çünkü söylenmeden içe atılan konular biriktikçe sonradan sorunlara neden oluyor.
Sabri Tandoğan Efendi Hz.
Rahmet ve Şefaat Gani Gani Onun ve Hakk'a Göçen Ailesinin Üstlerine Olsun.