Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Ne olur her anımız aşkla geçse...
Gönderen : Sabri Babadan Mektup
Tarih : 6/29/2018 6:01:52 AM


.


SABRİ BABADAN CUMA MEKTUBU
NE OLUR HER ANIMIZ AŞKLA GEÇSE...
Kıymetli yavrum,
Keşke her günümüzü, her saatimizi aşk dolu, ışıl ışıl yaşayabilsek. İçimizden kopup gelen sevgiyi, yeryüzündeki bütün insanlarla, bütün hayvanlarla, bütün bitkilerle, bütün eşya ve cemadatla paylaşabilsek. Kendimiz için istediğimizi kainattaki bütün varlık, bütün mevcudat için isteyebilsek. Yeryüzündeki her zerreye edeple, tevazuu ile, sevgi ile, saygı ile, ürpererek bakabilsek. “Her zerreden zikreden Allah’tır” diyebilsek. Dünyanın neresinde olursak olalım orayı kendi vatanımız gibi bilebilsek, görebilsek, algılayabilsek... Gördüğümüz her insana “bizden biridir, onda kimbilir Allah’ın hangi esması tecelli ediyor” diye bakabilsek. O zaman bütün kainat bir cennet olurdu. Ve biz de “Sevmek devam eden en güzel huyum” , “Sevelim, sevilelim, dünya kimseye kalmaz” , “Aşk gelicek cümle eksikler biter”, “Seviyoruz, seviliyoruz, güzelliğimiz bu yüzden” diyebilsek... Kur’an-ı Kerim’de “Ne yana bakarsan bak, Allah’ın vechi oradadır” buyruluyor. Biz de baktığımız her yerde, gördüğümüz her zerrede Hakkı müşahede edebilsek. Ahmet Muhip Dranas meşhur Olvido şiirinde




“Bütün bunlar aşkın güzelliğiyledir”



der. Biz de o aşkı vücudumuzun bütün zerrelerinde hissedebilsek. Yediğimiz her lokmayı, aşkla yiyebilsek. İçtiğimiz her yudum suyu aşkla içebilsek, giydiğimiz her giysiyi aşkla taşıyabilsek. İşte o zaman “Allah’ım Sen ne büyüksün, ne yücesin, ne güzelsin” derdik, varoluşun çılgın heyecanını, takaat getirilmez aşkını yaşardık.


Bir gün Azize Anne, çarşıdan alış veriş yapmak için Besmeleyle merdivenlerden iniyormuş. Aşağıdan da yukarıya apartman yöneticisi diş doktoru Hişam Bey çıkıyormuş. Azize anneyi görmüş, selam vermiş, hatır sormuş ve “Anacığım, kiminle beraber oturuyorsun? Seni yalnız diye duyuyoruz, öyle mi?” Azize Anne, “Hayır evladım” demiş, “bir yanlışlık olacak, ben yalnız değilim, Allah’la, Peygamberle meleklerle beraber oturuyorum” deyince Hişam Bey ne diyeceğini şaşırmış, yüzü sararmış, elleri titremiş. Verecek cevap bulamamış. Kulağı çınlasın Azize Annemiz bir sohbetinde bunu anlatmıştı. Heyecanlanmıştım, duygulanmıştım. Yıllar geçti, hiç unutmadım. İşte efendim, bütün mesele burada. Her an Allah’la, Peygamberle, meleklerle beraber olabilmek. Doyumsuz bir güzelliği yaşamak. Bütün güzellikleri bir ab-ı hayat gibi içmek. Ve son nefesimizi verirken Ömer Hayyam gibi



“Sevginle gireceğim toprağa


Sevginle çıkacağım topraktan”



diyebilmek...


Hayatı böyle aşkla, heyecanla, ürpererek yaşayabilenlere ne mutlu. Allah, bu güzellikleri bizlere de yeryüzündeki bütün insan kardeşlerimize de nasip etsin. Selam, sevgi ve saygı ile.


Sabri Tandoğan
Aziz Ruhlarına Fatihalarla.

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]