Sayın Kadir Bey,

30.4.2007 tarihli mailinizi aldım.

Kıymetli yavrum, evleneceğiniz kızın ailesi de evleneceğiniz kız kadar önemli bir unsurdur. Bunu katiyyen gözardı etmeyin. Bu konuda siz de araştırmalar yapın. Bu hanım için dört yıldır arkadaşım diyorsunuz. Bu dört yılda kız yönünden ilişkilerinizi bir gözden geçirin. İnatçı mı, sabırsız mı, ille benim dediğim olacak mı diyor, sözünde duruyor mu, yalancı mı, randevularına zamanında geliyor mu, genel olarak hayata bakışı negatif mi, savruk mu, dağınık mı, bağırarak konuşuyor mu, fikirlerini kabul ettirmek için ısrar ediyor mu, kendi ailesiyle, akrabalarıyla, dostları ve arkadaşlarıyla, çalışıyorsa mesai arkadaşlarıyla geçimi nasıl, aniden parlıyor mu, kafası kızdığı zaman ağzına geleni söylüyor mu, inançlı bir kimse mi, ibadetlerini yapıyor mu, paraya karşı tutumu nasıl, cimri mi, yoksa har vurup harman savuran bir tip mi, kültür durumu nasıl, zevkleri nasıl, şiiri, müziği seviyor mu, hangi tür müzikten hoşlanıyor, kıyafeti nasıl?,

Sevgili Kadir Bey, işte size etüd edilecek, üzerinde durulacak bazı konular. Bunlara bakarak o kimsenin size eş olmaya layık bir kimse olup, olmadığını anlayabilirsiniz. Ama lütfen çok rica ediyorum bazı kimselerin yaptığı gibi kendi kendinizi aldatmayın. Çünkü insanın en kolay aldattığı varlık yine kendisidir. Fikret, bir şiirinde

“İnan Haluk, ezeli bir şifadır aldanmak”

der. Siz sakın kendi kendini aldatanlardan olmayın. Tereddüt ettiğiniz hususlar varsa lütfen hiç çekinmeden sorunuz.

Selam, sevgi ve saygı ile.

Sabri Tandoğan

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :