Sayın Sabri Hocam,

Sizden bir derdime çözüm yolu isteyeceğim.

Ben üniversitede okurken, benimle kütüphanede tanışan bir gençle 4 yıl birbirimizi sevdik, her konuda birbirimize maddi-manevi destek olduk ve 5. yıl ailelerimizi tanıştırdık; söz yaptık. O tanıştığımızdan itibaren para kazanabilmek için benim önerimle özel ders veriyordu. Biz sözlendikten sonra özel ders verdiği bir bayan öğrenci ona aşık oldu ve intihara kalkıştı.Ben de sözlüm ona ilgi duymasa bayanın karşılık bekleyemeyeceğini düşündüm; ayrılmak istedim ve sözlüme o bayanla evlenmesini söyledim. Sözlüm ise benimle evlenmek istediğini, o bayanı ise hiç beğenmediğini ve sevmediğini söyledi. Ben yüzüğümü çıkarıp verdim ve annesine gidip ayrıldığımızı haber vermeyi istediğimi söyledim ve gittik.Beni eve bırakırken tekrar düşünmemizi istedi; kabul ettim. Ertesi gün ben 5 yıllık emeğimizi ve çok sevdiğimi farkettim;hemen aradım; görüşmek isteyince bana çok soğuk davrandı ve görüşmeyi zorla kabul etti. Beni eve bırakırken 'ALLAH bir daha buraya gelmeyi nasip etmesin' dedi ve benimle bir daha asla görüşmeyeceğini söyledi.Çok ağladıysam da yumuşamadı; günlerce telefon ettiğimde çok kötü davrandı ve ben depresyona girdim; hergün gün boyu uyumaya başladım. 7 ay boyunca sadece uyudum ve ona telefon ettim; tek yaptığım bunlardı. Sonunda buluşmayı kabul etti. Barışma hevesiyle gittiğim buluşma yerine ona aşık olan özel ders verdiği bayanla geldi ve evlendiklerini söyledi. Bu darbe beni daha da kötü yaptı;tekrar hergün uyumaya başladım. Babam çok üzülüyordu; beni hayata döndürebilmek için bilgisayar kursuna yolladı; tam ailecek toparlanıyorduk ki hiç hastalığı olmayan babam öldü. Babamın üzüntülerin birikmesinden öldüğünü düşünerek eski sözlümü suçladım ama yine de seviyordum. Çünki unutulamayacak iyilikleri vardı. Benim kılmayı karıştırdığım vakit namazlarını kolay bir tablo yapıp bana öğretmişti; ayrıca heveslendiğim ama yapamadığım cemaat namazını da bizzat ikimiz küçük cemaat olduğumuzda kıldırarak öğretmişti. Ve arkadaşlığımız boyunca bana birçok ayet ve hadisi öğretmişti; zaten babası emekli imamdı; islami bilgileri ondan öğrenmiş. Ayrıca arkadaşlığımız boyunca o kadar güzel günler geçirdik ki yaşadığım günlerde bir daha o tadı bulamıyorum ve yaşamak istemiyorum. Öldükten sonra cennete gidebilirsem ALLAH'tan onunla birlikte geçirdiğim günleri tekrar kusursuz olarak yaşamak isteyeceğim. Ayrılalı 5 yıl olduğu halde her an onu düşünüp dalıyorum;onun bana dönmesini ve o günlerin devamını yaşamak istiyorum.Evli olduğu halde internette bir arkadaşlık sitesine bekar tanımıyla kayıt olup arkadaş aradığını yakaladım. Bunu karaktersizlik olarak yorumlamak yerine sevmediği biriyle sırf bana hırslandığı için evlendiğini düşünerek yeniden aşık olmak için arayış olarak zannediyorum. Beni artık unuttuğuna eminim,çünki seven insan duramaz kendimden biliyorum; o ise benimle hiç iletişim kurmuyor. Bana dönmesini istemekten vazgeçmek istiyorum ve yaşadığım günlerde onu düşünmeden hayattan zevk alabilmek istiyorum. Bana yardımcı olabilirseniz, yol gösterirseniz sevinirim.

Sevgi ve saygılarımla

--------------------------------------------------------------------------------

Sayın Sabri Tandoğan Efendi Hz'nin cevaben yazdıkları :

Sayın Yeşim Hanım,

Kıymetli yavrum, sen düşüncesizliğinle çok büyük olaylar yaratmışsın. Hep üst üste yanlışlar yapmışsın. Bir kere kendi elinle sözlünü ders verdiği kıza hediye etmişsin. Kızın blöf yapmadığı ne malum, sonra işin aslını bilmeden gerçeğini anlamadan sonunu düşünmeden hemen kenara çekilip ben bu işte yokum git o kızla evlen dedikten sonra hala o çocukta ısrar etmen ne büyük saçmalık. Çocuğun evlendikten sonra hala internet sitesinde kendisine arkadaş araması onun karaktersiz bir insan olduğunu göstermez mi? Tutuyorsun hayallerinle ona da bir kulp takıyorsun. Beni hala seviyor, bana nispet yapıyor diye yorumlaman saçmalıklar serisinde yeni bir halka değil mi? Ne nispeti, adam mikrobun birisi. Sen, herşeyi kendine göre yontuyorsun. Cennete gideceğini ne biliyorsun? İki dua edince, iki namaz kılınca hemen kendini cennete aday görmüşsün. Bana bak kızım, lütfen burnunun dikine gitmekten vazgeç. Artık realist bir insan ol. O aşağılık adamdan vazgeç. O çok adi bir insan. Ne olur biraz akıllan, istirham ediyorum. Yeni bir hayata başla. Sıfır kilometreden, hiçbirşey olmamış gibi. Farzet ki olanları televizyonda bir filmde seyrettin. O rezil adamı bir daha düşünme. Söyleyeceklerim bu kadar. Yeni maillerini bekliyorum.

Selam, sevgi ve saygı ile.

Sabri Tandoğan
Onun ve Hakk'a Göçen Ailesinin Aziz Ruhlarına Fatihalarla.