"ÇİLESİ ÇEKİLMEMİŞ FİKİR SİNEDE YÜKTÜR"
SAYIN BÜYÜĞÜMÜZ SABRİ BABA İLE GÖNÜL DOSTLARININ BİR SOHBETİNDEN
Sayın Büyüğümüz Füsun Hanım’a:
- Bana hediye ettiğin Ataol Behramoğlu’nun şiir kitabını baktım yavrum geçen gün.
- Efendim, kapalı halde almıştım, içini inceleme imkanım olmadı, beğendiniz mi içeriğini?
- Sadece solcu yazarların şiirlerini seçmiş ama entel dantel solcuların, solculuğun fikir çilesini çekmemiş uydurma adamların.
Nazım Hikmet Rusya’ya gittiğinde orada ona öyle bir komunizm eğitimi veriyorlar ki. İşte o bu işin çilesini çekmiş bir adam. Öyle bir yermiş ki, “Orada bize 24 saat Marks, 24 saat Engels, 24 saat Lenin okutuldu” diye anlatıyor bir yazısında.
Necip Fazıl’ın hayatındaki ilk şairlik dönemine ait en güzel şiirleri: Kaldırımlar. O bu şiirleri rahat koltuğuna oturup yazmadı. Henüz Abdulhakim Arvasi Hazretleri ile tanışıp hayatındaki tamamen yeni devrin henüz başlamadığı yıllarda Felsefe eğitimi için yurtdışına gidiyor. Ama olmuyor. Gece hayatı başlıyor. Bazı geceler kaldırımlara sızar kalırmış. O “Kaldırımlar” başlıklı şiirleri o şekilde yazıyor. O da bu işin çilesini çekmiş bir adam. İşte şimdi de Ramazan programlarına bakıyorsunuz, adamlar yaşamadıkları şeyleri televizyonlarda anlatmaya kalkıyorlar, olmuyor.
-Efendim, Mehmet Akif merhum da “Çilesi çekilmemiş fikir, sinede yüktür.” diyordu...
Sabri Tandoğan Efendi Hz.