Temiz yüreğinize selam eder, Canı dilden hizmetlerinizi tebrik ederim. Zat-ı Ali'lerinizi televizyondan izleme şerefine nail olmuştum, gerek üslubunuz gerekse seçtiğiniz aydınlatıcı mevzularda gönlünüze yakışan sözlerle bizi feth ettiniz.
Fakir İzmir'de yaşıyorum ve matbaacıyım küçük işletmemizde Hakkın nasip ettiği ölçüde rızkımıza talib olarak çalışıyorum. 45 yaşındayım Evliyim ve bir erkek çocuk babasıyım.
Manisa daki tarihi Rufai dergahının dervişiyim. Sizinle 130 yıl önce dergahta geçen bir kıssayı payaşmak azmindeyim.
Efendim dergaha gelen Halil isminde bir kişi Dergahın banisi Şeyh Ahmed Vehbi'ye Muhabbet nedir diye soru sormuşlar, O zaman Hazret Celali ve Kemaliyle şöyle cevap vermiş:
"Muhabbetten sual etme Halil-a,
Minel kalbi ilel kalbi sebil-a"
Fütursuzca sual ettiğinin cevabıyla kendinden geçen Halil ağa Dergaha bir çeşme yaptırıp mermer üzerine bu yazıyı işletmiş. Muhabbet yukarıdaki Âyetle sabit olduğu gibi gönüllerimizden gönüllere akan sebiller gibi ruhumuzu okşar. O yüzden nereden bir Hak kelamı zuhur etse orda eğlenir neşe buluruz
Sonsuz saygı ve selamlarımızı arz eder sevgiler sunarım
--------------------------------------------------------------------------------
Sayın Sabri Tandoğan Efendi Hz'nin cevaben yazdıkları :
Temiz duygularınız, naçiz şahsıma izhar buyurduğunuz kanaatleriniz için çok teşekkür ederim. Ben bu sözleri bir dua olarak kabul ediyorum. İnşallah Rabbim nasip eder o güzelliklere nail olurum. Efendim, anlattığınız anektod çok anlamlı, ibret verici, ders verici. Fakat o mübarek Halil Sultan’ın gönül gözü açıkmış ki hemen uyanmış, gereken hizmeti yapmış. Ne mutlu ona. Allah bizlere de yeryüzündeki bütün insanlara da uyanmayı, hayırlı işler, güzel hizmetler yapmayı nasip etsin.
Yeni maillerinizi bekliyor, selam, sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Allah’ın selamı üzerinize olsun.