Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Cvp: Unutulmayacak insan: Ord. Prof. Dr. Süheyl Ünver
Gönderen : Sabri Tandoğan
Tarih : 5/3/2007 12:50:01 AM


Sayın Ayla Belen,


2.5.2007 tarihli mailinizi aldım.


Kıymetli yavrum, bütün inceliğinizi, zarafetinizi, edebinizi, müstesna şahsiyetinizi yansıtan mailiniz beni öyle heyecanlandırdı ki gözyaşlarıma engel olamadım. Süheyl Ünver gibi kainat çapında bir insanla beni mukayese etmeniz sadece sizin temiz ve yüce gönlünüzün bir ifadesi. Ben kim oluyorum ki sıradan, alelade, hatası, kusuru, günahı boyundan aşkın bir garip insan. Yalnız içimde bir yön var, çocukluğumdan beri insanları sevdim ama çok sevdim ve hep, her an, her zaman onlara faydalı olmayı düşündüm. Benim en mutlu anlarım bir kimsenin derdini paylaşmak, sıkıntısını gidermek, gözyaşlarını paylaşmakla geçti. Bir gün bir sahabi kainatın Efendisi’ne soruyor “Ya Resulullah, Allah’ı memnun eden en güzel ibadet nedir?” Yüce Peygamberimiz cevap veriyor “İnsanları sevmek ve onlara faydalı olmaktır. İlkokul ikideydim. Bir gün bir takvim yaprağının arkasında bu Hadis-i Şerif’i okudum ve o benim bütün hayatıma yön verdi. Hayatımın hiçbir döneminde bu Hadis’in dışında yaşadığım olmadı.  Halka hizmetin Hakka hizmet olduğunu hiçbir an unutmadım. Cumhurbaşkanından, taksi şoförüne kadar kiminle beraber olursam olayım hep bir düşüncem oldu, ben bu kimseye nasıl faydalı olabilirim. Onun hayatına bir nebzecik olsun renk, ışık, güzellik verebilmek için ne yapabilirim? Elimden ne gelirse onu yaptım. Hani halk arasında bir söz vardır: “Babamın adı Hıdır, elimden gelen budur” diye. İşte ben de onu yaptım. Şükürler olsun, bu çabalarım, bu gayretlerim, bu çırpınmalarım ömür boyu bana mutlulukların en büyüğünü, en güzelini getirdi. Sevdim ve sevildim, saydım ve sayıldım. Dünyadaki cennet de herhalde bu olsa gerek. Hep dua ediyorum, inşallah son nefesime kadar Allah bana insanları sevmeyi ve onlara faydalı olmayı nasip etsin.


Sevgili yavrum, o kadar güzel bir dünyada yaşıyoruz ki “Ne yana bakarsan bak, Allah’ın vechi orada” . Yunus, bu gerçeği kendi ifadesiyle ne güzel anlatıyor:


 


“Cümle yerde Hak nazır, göz gerektir göresi”


 


Önemli olan yaşadığımız, varolduğumuz sürece bu ihtişamı, bu takat getirilmez güzellikleri görebilmek, hissedebilmek. Madem ki her zerreden zikreden Allah, her sıfatta mevsuf olan Allah, her vücutta mevcut olan Allah, o halde neden vücudumuzun bütün hücrelerini göz yaparak hayata bakmıyoruz? Bu olağanüstü, bu akılalmaz güzellikleri algılamaya çalışmıyoruz? Yerine göre bir mısra, yerine göre bir desen, yerine göre bir melodi günlerce hayatımıza renk verebiliyor, ışık verebiliyor.


Yirmibeş yıl önceydi, Fransız Kültür Merkezindeydim. Elime bir kitap geçti. “Matisse’nin Desenleri”. O günkü heyecanımı hiç unutmam. O gün bu gündür o inanılmaz güzellikteki desenler hep gözümün önünde. Bütün desenler tek çizgiyle çizilmişti. O tek çizgideki muhayyile sığmayan güzellik beni yıllardır besliyor, güzelleştiriyor. Lisede talebeydim. Nedenlerini hatırlamıyorum. İçime bir sıkıntı, bir bezginlik çöreklenmişti. Hep, başımı alıp şehrin sokaklarında dolaşmak istiyordum. Dolaşmak, dolaşmak, uzaklara, çok uzaklara gitmek istiyordum. Duvarda bir ilan gördüm. O gece Beethoven’in dokuzuncu senfonisi çalınacaktı. İçimden o konseri dinlemek geçti. Büyük tiyatroya gittim. Dokuzuncu senfoniyi dinledim. Aşkla, heyecanla, yer yer gözlerim yaşararak dinledim. Konser salonundan çıktığım zaman sanki yeni, yepyeni, bambaşka bir Sabri dünyaya gelmişti. İçim içime sığmıyordu. İçimden tarif edemediğim bir enerji fışkırıyordu. Şükürler olsun o heyecan hep devam etti. O güzelliği hep yaşadım.


Bir gün büyük veli, Hasan Burkay Hazretleri’nin bir sözünü işitmiş, ürpermiştim. Bir kimse soruyordu: “Efendim”, dedi, “veli, kime denir, özellikleri nedir?” Hazret cevap verdi: “Gördüğü her zerreden en az elli beş mana çıkaran insan velidir. İşte kıymetli yavrum, rahmetli Süheyl Ünver gördüğü her zerreyi değerlendirmek isteyen bir büyük, bir güzel, bir müstesna insandı. Allah’ın rahmeti, Peygamber’in şefaati üzerine olsun. Nur içinde yatsın. Hepimizin ama yeryüzündeki istisnasız her insanın Süheyl Ünver Hoca’dan öğreneceğimiz çok şey var. Ama “Görenedir görene, Köre nedir, köre ne?”


Değerli yavrum, bu güzel mailin için sana çok teşekkür ediyor, selam, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.


Sabri Tandoğan


Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :

Unutulmayacak insan: Ord. Prof. Dr. Süheyl Ünver Yazan Ayla Belen
Cvp: Unutulmayacak insan: Ord. Prof. Dr. Süheyl Ünver Yazan Sabri Tandoğan

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]