HATIRALARDAN...
"Çocukluğum Ankara’da geçti. Hacı Doğan mahallesinde oturuyorduk. Mahallemizde birçok Ermeni aile vardı. Onlarla o kadar güzel bir diyaloğumuz vardı ki biz onların, onlar bizim dini bayramlarımızı kutlar, birbirimize sevgimizi, saygımızı, bağlılığımızı sunardık. Komşu Sürpik teyze beni kendi çocuğu gibi çok sever, hergün içtiği iki paket sigarayı bana aldırırdı. Ben de Sürpik teyzeyi ikinci annem bilirdim, bir dediğini iki etmezdim.
O sene Ramazan ağustos ayına rastlamıştı. Sürpik teyze bana sigara aldırmıyordu. Merak ettim, gittim sordum, “Teyzeciğim dedim sigarayı bıraktın mı?” “Hayır yavrum dedi bırakmadım, komşularımız bu sıcakta o kadar zorlanıyorlar ki oruç tutmak için, ben, o mübarek insaların yüzlerine bakarak sıgaramın dumanını üfürecek bir insan değilim. Böyle yaparsam dünyanın en şerefsiz insanı ben olurum.” İlkokuldaydık. Sınıfımızda Horopsima isimli bir kız vardı. Yeşil gözlü, kızıl saçlı, çok güzel bir çocuktu. Gelin kulağınıza söyleyeyim; o benim ilk aşkımdı. Ermeni arkadaşlarla beraber top oynardık. Hele Karakin isimli bir arkadaşımız vardı futbolunu seyretmeye doyum olmazdı. Sonra Karakin meşhur bir terzi oldu. Kızılay’da Yenişehir İşbankasının arkasında atelyesi vardı. Çok güzel dikiş dikerdi. Ben de ona elbise diktirirdim. Bir kardeş gibiydik. Aklımıza birşey gelmezdi. Ama sonra birileri Ermenileri bize düşman etti. Buyurduğunuz gibi bunların başında Fransızlar geliyordu. Kaç tane büyükelçimizi şehit ettiler. Maltepe’de birçok sokak şehitlik gibidir. Onların ismini taşır."
Sabri Tandoğan Efendi Hz.
Aziz Ruhları Şad Olsun.