Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Ne verdik ki ne istiyoruz.
Gönderen : "Desem ki..."
Tarih : 9/20/2018 8:57:11 AM


.


Yüce Allah'ın dünyasında yaşarken hep şükürde kalarak yarattığı ama kenara itilmiş güzelliklerini ortaya çıkarabilmek, üzerine hoyratça basılan ahlâki prensiplerini yaşayabilmek ve de yaşatabilmek duasıyla başlamak istedim.


Muhterem hocam,


Bugün kitapçılar günümdü. Bayram sonrası ilk defa Sakarya'dan geçiyordum. Akşam saatleriydi. Aman Allah'ım kendimi meyhanelerin arasında buldum birden. Ramazan öncesi ve de ramazan içinde de bu sokaklarda böyle gidişatın izlerini görüyordum da açıkçası bu kadarını ancak görünce anladım. Hızlı hızlı kafamdaki kitapları almaya odaklanmış yürürken birden hız kestim ve dikkatle bu yerleri izlemeye başladım. Aaaa!!! oldum. Masalar tıka basa dolu. Adamlar ellerinde çeşit çeşit içkiler sigaralar. Oyun tahtaları . Masalarda tabak gibi bardak gibi duran kadınlar.. Biraz daha yavaşladım. Kadınları incelemeye başladım çoğunun yaşı gençti aslında onları burada tasvir de edebilirim ama yanlarında otudukları erkek müsveddelerinin korkunç halleri bende bu hanımlara karşı bir Jan Dark ruhu oluşmasına yol açtı. Yeri burası olmamalı bu genç kızın, bu hanım böyle korunmasız kurtlar sofrasında oturmamalı . Hatta bu ablanın burada işi ne? Ben içime akıttığım gözyaşlaıyla meyhanelere bakarken ayyy!! birden irkildim baktım ki masalardan da bana bakılıyor. Hemen kendime geldim bir yanlış anlaşılmaya sebep olmamak için de hemen hızlandım o zaman kendiminde aslında ne kadar korunmasız olduğunu düşündüm. Öyle ya içki şişede durduğu gibi durmuyor ki.


Muhterem hocam,


Kitaplarımı aldım bu sefer arka sokaktan gideyim dedim orası da öyle. Bir ürperti sardı beni. Yüce Allah'ın dünyasını insanlar mezbeleliğe çeviriyorlar Sonra düşümneye başladım. Burada bu dramın sosyolojik boyutuna girmeyeceğim direkt neler yapılabiliere gidelim diyorum. Çankaya Belediyesinde yetkili bir tanıdığım var onu arayacağım ve düşüncelerimi söyleyeceğim. İki sene önce bir kitap evi açılmıştı önüne kafe yapmıştı ( Kurtuba ) şimdi müşahede ediyorum ki aslında alternatif oturma yerleri de var. Ama masaları boş. Temiz kafe ve yemek yerleri de var aralarda. Böyle temiz yerlerin çoğalması acaba bir çözüm olabilir mi? Çünkü bu batakhaneler onları bastırmış Ve Kızılay kirlenmiş.


Muhterem hocam,


Bu konuda nasıl düşünmeliyim ? Bu sosyal durumu yanlış mı değerlendiriyorum?


Sağlığınıza, mutluluğunuza, huzurunuza duacıyım.


Hürmet ve dua ile efendim.


Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
--------------------------------------------------------------------------


Sayın “Desem ki.....”,


Kıymetli yavrum, ne verdik ki ne istiyoruz? O, sokakları dolduran meyhanelerdeki kadınların ve erkeklerin hepsi birer kurban. Onlar çirkin oyunların kurbanları. Çağdaşlık dedik, ilericilik dedik, Türkan Saylan’cılık dedik, ama o kurban insanlara içkiden, tütünden, uyuşturucudan başka ne verdik? Ne verdik ki ne istiyoruz? Bütün televizyon kanallarını tarayın. Bir tek ama bir tek güzel konuşma bulabilecek misiniz? Bir gün çok değer verdiğim, çok hürmet ettiğim Bahtışen Hanım, Ankara’nın en zengin hanımı Melek İpek Hanım’a soruyor: “Neden Sabri Bey gibi bir değeri sahibi olduğunuz Kanal Türk televizyonunda konuşturmuyorsunuz?” Melek İpek Hanım cevap veriyor: “Ben,” diyor, “kermes yapıyorum. Sabri Bey’le filan uğraşacak zamanım yok.” Bahtışen Hanım diyor ki “Sabri Bey Türkiye’nin en kültürlü insanı. En güzel konuşan insanı. Neden ona televizyonunuzda yer vermiyorsunuz?” Melek İpek Hanım bağırarak cevap veriyor: “Bunlar beni ilgilendirmez.” Nitekim bu Ramazanda lokantacı bir kadına Ramazan programı yaptırdılar. İşte böyle yavrum. Bütün Ramazan boyunca ite köpeğe program yaptırdılar. Ama bir tek gerçek değere yer vermediler. Gazeteleri alıyorsunuz, hemen hepsinde en rezil, en adi fahişe resimlerinden başka ne var? Tiyatrolar ayrı bir rezalet. Sinemalar ayrı bir kepazelik. Böyle bir toplumda zavallı insancıklar tek kurtuluş çaresi olarak içkiye, sigaraya sarılıyorlarsa bütün kabahat onların mı? Tekrar ediyorum: “Onlara ne verdik ki ne istiyoruz?” İşte böyle yavrum. Bu rezil gidiş, bu alçakça bananecilik devam ettiği sürece daha çok meyhane, kerhane, batakhane açılır. Allah sonumuzu hayır getirsin.


Selam, sevgi ve saygı ile.



Sabri Tandoğan
Aziz Ruhları Şad Olsun.
NOT: Sabri Baba'mız, burada sözünü ettiği kanalın bu tavrına çok üzülmüş, içerlemiş, bir gün gelecek bu kanal kapatılacak buyurmuşlardı, ve bundan 4-5 yıl kadar sonra gerçekten de tamamen devlet eliyle kapatılmıştır.


 

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]