Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Sabırda ve merhamette hazineler gizlidir.
Gönderen : Münir Derman Hznden
Tarih : 10/23/2018 3:18:04 PM


.







MÜNİR DERMAN HZ'NDEN SOHBET
SABIRDA VE MERHAMETTE HAZİNELER GİZLİDİR
....
Bundan sonra biliyorsunuz Musa Kelimullah, Tûr'a çıktığı zaman kendisine vahy olunacağı sıralarda Kur'ân- ı Kerimde : Esteiuzubillah.


"Ve lemmâ câe Mûsâ li mîkâtinâ ve kellemehu


Rabbuhu."


Vaktaki, vakit geldi.


Musa dağa gitti, konuşmak için, Allah'la.


Kale Rabbi erinî enzur ileyk.


"Ya ilahî! Bana kendini göster!" diyor Hazrati Musa.


Hazreti Musa celalli bir peygamber bir Resûldu.


Allah şefaatine nail eylesin.


Ve mutamadiyyen sual sorardı.


Kale., cevap geliyor.


"Len tarani."


Beni göremezsin ya Musa.


"Ve lakininzur ilel cebeli fe inistekarre mekânehu fe


sevfe terânî"


"Madem ki sen Benim Resûlumsün arzuladın Beni


görmek.


Karşıki Cebele bak ya Musa!" dedi.


"Bak oraya Cebele büyük bir dağa bak!"


Musa mübarek gözlerini çevirdi.


Musa heybetli, iri yarı bir Resûlullahtı.


"Fe lemmâ tecellâ rabbuhu lil cebeli cealehu dekkan


harra mûsâ saikan"


Vaktaki Cenâb-ı Allah küçük bir nur huzmesi ile dağd


tecellî ettiği zaman dağ an-ı vahidde eriyiverdi.


Eridi mi Musa da


Ve harra Musa saika


Hazreti Musa da yere yığıldı.


Yıldırım vurmuş gibi devrildi.


Âyet Kur'ân-ı Kerimde.


A'raf Sûresinde.


Devrili verdi.


"Fe lemmâ efaka kâle subhâneke tubtu ileyke ve ene


evvelul mu'minîn"


"Ya İlahî ben hata ettim. Benim kusuruma bakma. Ben


Seni görmek istedim. Fakat ben Sana ilk inananlardanım


beni "af buyur!" diyor.


Ondan sonraki âyette.


"Sen git. Sana risâleti verdik kelâmımızı ağzına koyduk.


Git bunları tebliğ et kâfidir. Ve bize şükret!" Ayeti


Kerimede Buyruluyor.


Onun için Kur'ân-ı Kerim'de derin derin mânâlar vardır.


Bu mânâlara Kur'ân dilinde tefsir dilinde i'caz derler,


i'caaaz.


Şimdi Hafız Efendinin okuduğu şeyde diyor ki.


"Ya Eyyehüllezine âmenu."


"Bana inananların sınıfına girenler!"


Kadın olsun erkek olsun birbirlerine uhuvvedir,


uhuvvet yakarlar. Arkadaştırlar. Kardeştirler bunlar.


Kardeşlikten merhamet husule gelir.


Merhametli olan insan rızaya Allah'ın rızasına namzed


olur. İmtihanını kazanmış demektir.


Cenâbı Sallallahu Aleyhi Vesellemin bir hadisi vardır :


"Merhamet, on dörtte bir peygamberliktir"


buyurmuştur.


Ama merhamet zannettiğiniz : "Fakire acıdım,


cebimden çıkarıyım 10 kuruş vereyim, yahut şu bu!"


Hayır hayır hayıııırL


Merhamet taştan tutun da, çiçekten tutun da, bütün


hayvanata kadar şey eder.


"Efendim, bir de var ki."


Küllün muzirun nuktelun.


Cenâb-ı Peygamber buyurmuş : "Muzırları öldürün!"


Katelede nüktelun.


Evet insanlar isyana gitmesin diye bu hadisi


buyurmuştur Cenâb-ı Peygamber.


Bir şey yapıyorsun sinek gelip konuyor sana.


Yine geliyor muzır konuyor sana. Muzır.


Sana göre muzır o.


Sen orada Allah'ın sabır hasletine gir, sinek sana


konmaz!


Ondörtte bir peygamberlik olan merhamet kisvesine


girdiğiniz zaman sinek senden, benden, kâfirden,


münafıktan daha iyi bilir Allah'ın edeben konmaz o!


"Pancar ektiriyoruz tarlaya.


Yüzbin lira alacağız efendim köstebek yiyor.


Köstebekleri vur!"


Ne yesin o hayvan.


Allah onu yer altında yaratmış.


Sana da parayı vermiş.


Pancarı ekeceksin.


Bütün tarlanı mı yedi yesin bi ton ne olacak.


Sen ona bol bol yemeğe bırakırsan der kendi kendine ki


"Ya İlahî bu ne biçim kulun Senin. Beni öldürmedi. Ben


bunun yedim şeyini, yine sesini çıkarmadı.


Yemeyeceğim Ya İlahî!" der.


Hayvanlar Allah'a itiraz edebilirler, biz edemeyiz.


Cenâb-ı Allah başka taraftan rızkını verir.


Sabırda hazineler gizlidir.


Cenâb-ı Allah'a hücum etmemeleri için, insan dinden


çıkmamaları için, küllün muzırun yuktelun buyurmuştur.


Cenabı Allah.


"Efendim aslan geliyor!"


Sen aslana hiç kıymet verme, aslan sana bişey yapmaz.


Sokaktan giderken tecrübesi bedava. Git!


Kendine fenalık gelmeyecek ne köpek, ne kedi, ne


güvercin ne tavuk kaçar.


Fakat içinde edepsizlik olandan, uzaktan kaçar.


Bunlar kargalara benzerler.


Leş kargalarına.


Şehir haricinde birleşir üzerine konarlar.


Uzaktan bir otomobil, bir araba bir insan göründü mü


leş kargaları hemen kaçar.


Onun için merhamet kisvesine giren insandan korkma.


Hiç korkma!


Buna ne çıyan, ne yılan, ne yırtıcı hayvan hiç kimse


bişey yapamaz.


Sallallahu Aleyhi Vessellem bir gün Mekke'de iken


Sahabe-i kiramla Kabe'ye teşrif ediyormuşlar.


Kabe'ye giderken önüne bir köpek ölüsü çıkmış.


Köpek Sıcaktan şişmiş böyle dişleri böyle, fenâ kokuyor.


Hazreti Ebu Bekir Radiyallahu anh. Cenâb-ı Sallallahu


Aleyhi Vessellemin önüne gelmiş : "Ya Resûlullah bu


taraftan teşrif edin demiş, koku var orada."


O âlemlere rahmet olan insan acıdığı zaman ne kokuyu


duyar, ne ateşi duyar, ne acıyı duyar.


Merhametli olduğu zaman..


Mübarek koku vurmuyor burnuna O yanaşmış yanına


asasını uzatarak Ya Osman demiş :


"Bak ne güzel dişleri var."


O koku içinde bile Cenâb-ı Allah'ın el Bediu' esmasının


güzelliğini gösteriyor Cenab-ı Peygamber. Ve mübarek


başlarını çevirmiş bir tarafa onun iki âlemi gören


mübarek gözleri... bizde yok.


Amma var.


"Nasıl var efendim?"


Burda bir nokta koyalım.


....


Opr. Dr. Münir Derman Hz.


Aziz Ruhlarına Fatihalarla.

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]