Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Bir siz dahi sizde bulun benim bende bulduğumu-Yunus Emre Hz.
Gönderen : Berrin
Tarih : 11/15/2018 9:31:53 PM


.


Muhterem büyüğüm yıllardır önce televizyonda "Gönül Sohbetleri" ile şimdi de internette ki bu yazılarınızla, değerli görüş ve önerilerinizle bizi aydınlatıyorsunuz. Sorularım şunlardır efendim, zaman emek harcayıp bu fakire cevap verirseniz ziyadesiyle memnun olurum. Belki cevaplar değerli yazılarınızın içinde gizli ben bu cüzzi akıl ve ilimle farkedemedim, öyleyse peşinen özür dilerim.


1. sorum: Maddi imkanı olsa da bir insanın hemen her sene Umre ziyaretine gitmesi vatanın ekonomik durumunu düşünecek olursak ne derece doğrudur, yoksa hakikaten bazı insanların o kutsal yerlere madden de yakınlığı manevi gelişmelerini de arttırıyor mu?



2. sorum: Çok iyi eğitimli hatta akademisyen olmuş ama; haşa bir ve tek üstün bir Yaratıcıya inanmayan bir insana ALLAH inancı nasıl arz ve izah edilir, ikna edilemeyen noktada nasibinin olmasını dileyip, gönle sürururu için ALLAH'a mı yakarmalı sadece. Zira bu insanın ahiretini, imanını kurtarıp inanmasını isteyen birinin penceresinden vakıya bakıldığında.



3. sorum: Zamanın en yüksek evliyasını sanırım Kutup deniyor tanımada ve teşhiste ölçü nedir efendim. Bu zatın para ile ilişkisi ne seviyede olmalı ki işte budur bu kişidir diyelim. Yoksa zaten bu büyük şahsiyet kendini hıfz ve setrmi ediyor, kısacası aslında halini ayan ve aşikar etmediğinden bulma, tanıma ihtimalimiz yokmu yoksa.



Temiz, harama uzanmamış gözlerden, ellerden büyüyüp, inkişaf eden, edep dolu dünyanızın dışa yansıması dilinizden dökülen dua ve niyazları her biri dua yerine geçecek kelamları bekler, bir kız evlad gibi ellerinizden öperim.



Saygılarımla


Berrin



--------------------------------------------------------------------------------


Sayın Sabri Tandoğan Efendi Hz'nin cevaben yazdıkları :


Sayın Berrin Hanım,


1-) Değerli yavrum, bu suali hemen her gün yüzlerce insan soruyor. Fakat hiçkimse Nice ve Cannes plajlarına giderek bikinili güzelleri seyretmek için milyonlarca dolar harcayan insan müsveddelerinden söz açmıyor. Onun için kusura bakma bu tip sorular beni çok rahatsız ediyor. Nice ve Cannes plajlarına gidenlere hay hay, umreye gidenlere vay vay. Bu mu adalet, bu mu insanlık, bu mu aydın insan olmak? Bu soruyu işitmek, bu soruya muhatap olmak beni insanlık adına utandırıyor.



2-) Böylesi ... çocuklarına sadece küfredilir. Onlar hiçbir zaman adam olmazlar. İnsan olmazlar. Boşuna onlarla uğraşmayalım.



3-) Kıymetli yavrum, bir Beethoven’i, bir Chaykovski’yi, bir Geothe’yi sağlıklarında kaç kişi tanıyordu ki? İşte kutuplar da böyledir. Belki onlar yanıbaşımızdadır. Bizimle aynı apartmanda oturuyorlardır. Aynı fırının ekmeğini yiyorlardır. Ama onlar öylesine bir gizlilik içindedirler ki belki apartmana girer çıkarken yüzlerce defa görürüz de hiç farkında bile olmayız. Ne zaman biz mana yolunda yürümeye başlar, lüzumsuz sorulardan kurtulur, kendimizi aşk ile Allah yolunda yürümeye verirsek yavaş yavaş o güzel insanları görmeye, tanımaya başlarız ve bunun mutluluğunu yaşarız.



Selam, sevgi ve saygı ile.



Sabri Tandoğan
Aziz Ruhları Şad Olsun.

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]