Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Allah'ın selam gönderdiği kadın bütün dünya kadınlarının sultanı Hz. Hadice
Gönderen : Siteden
Tarih : 11/20/2018 9:07:45 AM


.



ALLAH'IN SELAM GÖNDERDİĞİ KADIN, BÜTÜN DÜNYA KADINLARININ SULTANI HZ. HADİCE RADİYALLAHÜ ANHA VE ALLAH'IN SELAMINI ALMAKTA GÖSTERDİĞİ İNCELİK


Resulullah Efendimiz Aleyhisselatü Vesselam şöyle Buyurdular:


"Allah Teâlâ bana ondan (Hz. Hadice'den) daha hayırlısını vermedi. Halk bana inanmazken o inandı. Herkes bana yalancı derken o doğru söylediğimi kabul etti. Kimse bana bir şey vermezken o beni malıyla destekledi ve Cenâb-ı Hak bana ondan çocuklar ihsan etti."


Hz. Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ilk göz nuru mübarek eşlerini böyle tarif etmişti. Müminlerin annesi Hz Hatice'nin fedakârlığına Cebrail Aleyhisselâm bile hayrandı. Bu vahiy meleği bir gün Resûl-i Ekrem Efendimizle sohbet ediyordu.


Hz. Hatice'nin elinde bir kapla gelmekte olduğunu haber verdi. Sonra da şunları söyledi: "Hatice yanına geldiği zaman, ona Rabbinden ve benden selâm söyle! Ona cennette inciden yapılmış bir saray verileceğini müjdele!" (Buhârî, Menâkıbü'l-ensâr 20) 22


Cebrail'in (a.s) Hz. Hatice'ye selam göndermesi hakkında başka bir rivayet de vardır. Buradan da Hz. Hatice'nin dinî feraseti ortaya çıkar.


Bu rivayet Hz. Enes'den (r.a) bildirilmektedir. Bir ara Cebrail (a.s) Peygamber'in (s.a.s) huzuruna gelip dedi ki: "Hak Teâlâ Hatice'ye selam eder. Sen bunu Hatice'ye ulaştırasın." Zat-ı Risaletpenahileri selamı ulaştırdı. Hz. Hatice buyurdu ki: "İnnallahe hüve's-selam. Hak Teâlâ Selamın ta kendisidir. Cebrail'e de selam olsun. Sana da selam olsun Yâ Resulallah."


Hadis Hakkında Açıklama:


Şerh-i Buhârî'de allame İbni Hacer bu hadisin şerhinde şöyle kayd eder:


"Bu vaka Hz. Hatice'nin dini ferasetine delalet eder. Yani Hz. Hatice (r.anha), bu selamın cevabında: "Ve aleyhisselam" (O'na da selam olsun dememiştir.)


Sahabiler ilk başta namazda teşehhüd okudukları zaman Et-Tahiyyatü Lillah demezler ve "es-selamu Ala'llah derlerdi. Peygamber Efendimiz böyle söylenmesini men ettiler ve Buyurdular ki: "Allah Teâlâ'nın esasen "Selam" ismidir. Bunun yerine "Et-Tahiyyatü lillah" deyiniz" diye emr ettiler.


Hz. Hatice kendi fehm ü feraseti ile şunu anlamış ki Hak Teâlâ'ya Selam gönderilmez. Selam gönderilmek Hak Teâlâ'nın şanına yakışmaz. Onun şanına yakışacak olan "Sena ve Hamd"dir. Bunun için de Hz. Hatice (r.anha): "innallahe hüve's-selam" (Allah Teâlâ kendisi Selamdır) diye söylemişti. Bu şekilde Halik ile mahlukun derecesini belirtmişti. Bunun için de Cebrail (a.s) ile Zat-ı Saadetlerine (Aleyhisselatü Vesselam) selam etmişti. Buradan anlaşılabilir ki, selam gönderen ve selam gönderilen her ikisinin de selametlikleri isteniyor, bunların her ikisinin de selametlikleri için dua ediliyor."


Peygamberin ilk eşi ile evliliği


Nefise (r.anha) dedi ki: "Hatice (r.anha) beni ona nikahlamasını istemek üzere elçi olarak gönderdi. O da kabul etti ve evlendiler. O sırada Peygamber (s.a.s) 25 yaşında idi. Hatice (r.anha) ondan el-Kasım ve Abdullah'ı doğurdu. Abdullah İslam'da doğduğu için ona et-Tayyib ve et-Tahir isimleri de verilmiştir. Dört tane de kızı olmuştur. Çocuklarının toplam sayısı altıdır. Safiye'nin (r.anha) azatlısı Selma onun çocuklarını emzirmiştir.''19


Hüseyin İbnu Ali İbnu Ebi Talih (r.anha) anlatıyor: "Resûlullah'ın (s.a.s) oğlu Kasım vefat edince Hz. Hatice (r.anha): "Ey Allah'ın Resulü! Kasım'ın sütü taştı. Keşke Allah ona, süt çağını tamamlayacak kadar ömrünü uzatsaydı" dedi. Aleyhissalatu vesselam, bunun üzerine: "O süt devresini cennette tamamlayacak!" buyurdular. Hz. Hatice: "Ey Allah'ın Resulü! Şayet bunu bilseydim, çocuğun ölümü, nazarımda hafiflerdi" dedi. Aleyhissalatu vesselam: "Dilersen Allah'a dua edeyim de sana onun sesini işittireyim" dedi. Ancak Hz. Hatice: "Hayır! Ey Allah'ın Resulü! Allah ve Resulünü tasdik ediyorum" dedi. 20


Hz. Ali (r.a) anlatıyor: "Resûlullah (s.a.s) buyurdular ki: "(Ahiretin) en hayırlı kadını Meryem bintu İmrân'dır. (Dünyanın) en hayırlı kadını Hatice bintu Huveylid'dir." Ravi bunu söylerken, eliyle semaya ve arza işaret etti."


Rezin bir rivayette şu ziyadeyi kaydetmiştir: "Resûlullah (s.a.s) buyurdular ki: "Erkeklerden pek çokları kemale ermiştir. Kadınlardan ise Imran'ın kızı Meryem, Firavunun karısı Asiye, Huveylid'in kızı Hatice ve Muhammed'in kızı Fatıma'dan başka kimse kemale ermemiştir. Hz. Aişe'nin kadınlara üstünlüğü, tiridin diğer yiyeceklere üstünlüğü gibidir."


Bu rivayet Buhari'de Ebu Musa hadisi olarak gelmiştir." Buhari, Menakıbu'l-Ensar 20, Enbiya 45; Müslim, Fezailu's-Sahabe 69, 70 (2430,2431); Tirmizi, Menakıb, (3887), Et'ime 31, (1835) 21


Hz. Aişe'nin (r.anha) Hz. Hatice'yi (r.anha) kıskanması


• Hz. Aişe diyor ki: "Hz. Hatice'yi hiç görmediğim halde Peygamber'in diğer hanımlarından fazla onu kıskanırdım. Resûl-i Ekrem onu daima hatırlar ve ondan bahsederdi. Hatta bir gün bu yüzden Resûl-i Ekrem'i darıltmıştım. O da: "Cenab-ı Hakk benim kalbime onun muhabbetini vermiştir!" mukabelesinde bulunmuştu." Sahîh-i Müslim.


Hz. Âişe (r.anha) anlatıyor: "Neredeyse Resûlullah (s.a.s) Hatice'yi anmadan ve onu güzelce övmeden evinden çıkmazdı. Yine günlerden bir gün ondan bahsetti ve bu benim kıskançlığıma dokundu. Dedim ki: "Allah sana o ihtiyar kadının yerine daha hayırlısını vermedi mi?" Bunun üzerine Peygamber (s.a.s) öfkelendi ve şöyle cevap verdi: "Hayır, Allah'a yemin ederim ki bana Hatice'den daha hayırlı bir hanım verilmiş değildir. İnsanlar beni inkâr ettiği zaman o bana iman etti. İnsanlar beni yalanladığı zaman o beni tasdik etti. İnsanlar beni mahrum ettiği zaman o bana malıyla sahip çıktı. Allah beni ondan, hiçbir hanımdan nasip olmayan çocuklarla rızıklandırdı." Aişe (r.anha) dedi ki: "Kendi kendime: Bundan sonra hislerimi artık içimde tutacağım ve artık Hatice'yi çirkin bir sözle anmayacağım."


• Hz. Âişe (r.anha) anlatıyor: "Hz. Hatice'ye (r.anha) duyduğum kadar hiçbir kadına karşı kıskançlık duymadım. Bu da, Resulullah'ın (s.a.s) onu çok zikretmesinden ileri gelmişti. Nitekim Resulullah'ın Rabbi, ona, Hz. Hatice'yi cennette kamıştan -İbnu Mace der ki: yani altından- mamul bir evle müjdelemesini emretmişti." 26


• Sahih'te Âişe'nin (r.anha) şöyle dediği rivayet edilmiştir: "Resûlullah (s.a.s) Hatice'ye (narına) Cennette, gürültü, patırtı ve yorgunluğun olmadığı bir ev müjdeledi." 27


• Yunus b. Ebî İshâk, babasından şöyle nakleder: "Bir gün Fâtıma babasına Yâ Resûlallah, Cebrail'e sorup annemin durumunu öğrenmeden hiçbir şey bana fayda vermiyor" demişti. Bunun üzerine Hz. Peygamber bunu Cebrail'e sorar o da Hatice'nin Cennet'te Meryem ve Sâre arasında olduğunu söyler." 28


19 İbnu Hacer el Askalâni, el-İsabe Seçkin Sahabeler, trc. Seyfullah Erdoğmuş, Sağlam Yayınevi, İstanbul 2008 s 493


20 İbnu Deybe, XII, 121.


21 İbnu Deybe, XII, 400.


22 İmâm Nevevî, II, 505.


23 Niyaz s. 35-36


24 Mevlana Şibli, Asr-ı Saadet, trc. Ömer Rıza Doğrul, Eser Neşriyat, İstanbul 1977, II 138.


25 İbnu Hacer s. 496-497


26 İbnu Deybe, XVII, 224.


27 İbnu Hacer s. 494


28 Kazıcı s. 121


KİTAPLA İLGİLİ TANITIM


HANIM SAHABİLER


ASR-I SAADETİN İNCİLERİ


NURGÜL DERE

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]