Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : İnsana verilen enerji güzellikleri arayıp bulması kendini yetiştirmesi için
Gönderen : Sabri Babadan Mektup
Tarih : 12/7/2018 1:42:22 AM


.
SABRİ BABADAN MEKTUP
İNSANA VERİLEN ENERJİ GÜZELLİKLERİ ARAYIP BULMASI, KENDİNİ YETİŞTİRMESİ İÇİNDİR
Kıymetli yavrum,
İnsana verilen enerjiyi ben gerçeği arama aşkı olarak görüyorum. Nice insanlar vardır bu enerjisini sadece cinsellik için kullanır, belli etsinler veya etmesinler bu amaç için olduğunu düşünürler. Bu gibi durumlar psikolojide hastalık olarak kabul edilmektedir. Bütün bunlar insanın çocukluktan beri cinsel eğitim almamış olmasından kaynaklanır. Çok küçük yaşta çocuğa “Bak yavrum senin içindeki bu heyecan, bu aşk, güzellikleri arayıp, bulman için sana verilmiş bir enerjidir” demek gerekir.

Bazı insanlar enerjilerinin çok az bir kısmını cinsellik için ama pek çoğunu ise kendini geliştirmek, yetiştirmek, mânen tekamül etmek, sanatında ilerlemek, büyük eserler ortaya koymak için kullanırlar. Yoksa insan cinselliğin esiri olur çıkar. Cinsellik sadece neslin devamı içindir. Aksi halde o insana yazık olmaz mı efendim? Mesela bir nehir çılgınca boşa aksa, etrafı yıkıp geçer ama eğer o suyun üzerine bir baraj yapılarak kullanılsa sanayide, insanlık yararına kullanılacak ne muazzam bir enerji ortaya çıkar. İnsan sürekli araştırmalar yaparak, güzel sanatlarla uğraşarak, vatana hizmet ederek, güzel eserler vererek kendisini geliştirebilir. Tıpta cinsel enerjiyi bu şekilde doğru yola kanalize etmeye süblimasyon denir.

Hukukla meşgul olan insanlar evliliklerle ilgili o kadar çok sorunlarla karşılaşıyorlar ki. Bu da insanların cinselliğin gerçek mâhiyetini anlamamalarından kaynaklanıyor. İnsan, cinselliğin asıl mahiyetinin, amacının ne olduğunu aileden, okuldan öğrenmezse nereden öğrenecek?

Erzurumlu İbrahim Hakkı Hz., Marifetname adlı eserinde bundan üç asır evvel cinsel hayatın ne olduğunu, genç kızlığa, delikanlılığa geçişin ne olduğunu, güzel bir evliliğin nasıl olması gerektiğini İslami bir zarafetle, incelikle açıklamaktadır. Bunları gizlemenin en ufak bir anlamı yoktur. “Tabiat boşluktan hoşlanmaz” denir. Eğer çocukta bu bilgiler eksik kalırsa toplumda bazı art niyetli kimseler bizim o melekler kadar temiz çocuklarımıza kendi sapık fikirlerini empoze ederler. Bizim yasaklamamız veya üstünü örtmemiz meseleyi çözmüyor. Çocuğun kafasındaki soruları çok görmeyin efendim, onlar da doğal. Büyük bir gönül rahatlığı içinde yavrum deyip meseleyi anlatabilsek her şey çok başka olur. Uykuda bile insan beyni çalışıyor, durmuyor. Zihin çalıştığı sürece birtakım sorular üretecektir. O sorulara ilmin ışığında, İslami örf ve zarâfetin, estetiğin ışığında cevap verebilmelidir. Sinirlenmeden, sakince, edeplice, saygı dolu, incelik dolu bir üslupla cevap vermek lazımdır. Yavrularımız bundan çok kazançlı çıkarlar. Enerjilerini din yolunda, tasavvuf yolunda, güzel sanatlar, bilim, ülkeye hizmet yolunda kullanırlar. Böylece pırıl pırıl gençlerimiz ortaya çıkar. Önemli olan ben büyüklerimden böyle gördüm demek değil, her gün, her an daha iyiye, daha güzele koşmaya çalışmaktır. Eski hataları tekrar etmek niçin?
Selam, saygı ve sevgi ile.
Sabri Tandoğan
Aziz Ruhlarına Fatihalarla.

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]