Konu : Acaba bize verilen nimetlere layık mıyız ki hep daha fazlasını istiyoruz.
Gönderen :
Sabri Babadan Mektup
Tarih :
12/13/2018 3:01:58 AM
.
SABRİ BABADAN MEKTUP
ACABA YEDİĞİMİZ YEMEĞE, İÇTİĞİMİZ SUYA, HAYAT ARKADAŞIMIZA LAYIK MIYIZ Kİ DAHA FAZLASINI İSTİYORUZ
Kıymetli yavrum,
Şikayet, memnuniyetsizlik, ekşi yüz, hayatı hep kötü gözleriyle görmek ve göstermek günümüz insanlarının bir yaşama üslubu oldu. Geçen gün Sakarya Caddesindeki bir balıkçı feryad ediyordu. “Nedir bu insanlardaki lanet surat, kimsenin yüzü gülmüyor, herkesin yüzünden düşen bin parça. Bıktım, usandım artık. Bir güleryüz görmek istiyorum” diyordu. Bütün şikayetlerin kökeninde şükürsüzlük yatıyor. Şükretmemek, halinden memnun olmayanların ilk yaptıkları iş. Acaba onlar sahip olduklarının, ellerindekilerin farkındalar mı? Acaba bizler yediğimiz yemeğe, giydiğimiz elbiseye, çevremizdeki dostlara, sevenlerin sevgisine layık mıyız? Ne sanıyoruz kendimizi. Onu beğenmeyin, bunu beğenmeyin, tenkid, tenkid, tenkid. Şunu iyi bilelim ki bu kafayla hiçbir yere varamayız. Hiç kimse bizi sevmez. Hiç kimse bize saygı duymaz. Yapılacak iş bu saçmalıkları bir tarafa koyup Allah rızası için birbirimizi sevmek, birbirimize yardımcı olmaktır. Seven, sevilir, sayan, sayılır. Güzel, çok güzel, inanılmayacak kadar güzel bir dünyada yaşıyoruz. Kainat binbir güzellikle dolu. Yunus Emre “Cümle yerde Hak nazır, göz gerektir göresi” diyor. Kur’an-ı Kerim’de “Ne yana bakarsan bak, Allah’ın vechi oradadır” buyruluyor. Bırakalım çevredeki saçmalıkları, bırakalım gazetelerdeki, televizyonlardaki zırvaları, ilme koşalım, dine koşalım, tasavvufa koşalım, müziğe, resme, edebiyata, şiire koşalım. Güzellikleri yaşayalım. Hayatımızı o kadar güzel yaşayalım ki kendimiz de, yaşantımız da şiir gibi olsun. İçimizi, güzelliklerle dolduralım. Ne bekliyoruz?
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Aziz Ruhları Şad Olsun.
|