Konu : Niçin dünyaya gönderildiğini bilmiyorsan bilgi çağında olsan ne fayda?
Gönderen :
Sabri Babadan Mesaj
Tarih :
1/8/2019 8:49:42 AM
.
NİÇİN YAŞADIĞINI, NEDEN DÜNYAYA GÖNDERİLDİĞİNİ BİLMEYEN BİLGİ ÇAĞINDA OLSA NE ÇIKAR
Kıymetli yavrum,
Bugün, bilgi çağı diye bas bas bağırıyoruz, caka satıyoruz, kendimizi bir şey olduk sanıyoruz ama bir o kadar da özümüzden, aslımızdan, varoluşun kanunlarından, fıtratımızdan uzaklaşıyoruz. Öyle uzaklaşıyoruz ki, bir noktadan sonra kendimizi tanıyamıyor, kendimize yabancılaşıyoruz. Çılgın bir sürat asrında yaşıyoruz. İnsanda düşünce yeteneği gittikçe yok oluyor, dumura uğruyor. Hızlı yaşam temposu içinde bir şeyler göremiyor, sezemiyoruz. Einstein, “Bu çağın en büyük dramı, insanın bir gülün açılışındaki harikulâde güzelliği görememesi, sezememesi, hayret duygusunu kaybetmesidir.” diyor. Her şey bizi bizden uzaklaştırıyor, dikkâtimizi başka taraflara çekiyor. Sonra tam bir panik ve şaşkınlık içinde “Aynalar söyleyin bana, ben kimim?” diyoruz. Bu çılgın gidiş içinde artık insanlar, “Ben kimim, neden dünyaya gönderildim, varoluşumdaki hikmet nedir? Neden yaşıyorum, nasıl yaşamalıyım, nasıl bir hayat sürmeliyim ki, sonunda, son nefesi vermeye sıra geldiğinde pişman olmayayım, eyvah yanlış yaşadım, hayatımı rezil ettim demeyeyim?” diyemiyor. Bu çılgın hayat temposu, bu delice gidiş, uyuşukluk ve alışkanlık gözleri kör ediyor. Koyu bir sis içinde gerçek görünmez oluyor. Her şey “doğal” denilen yalana gömülüyor.
Yunus: “Benim bir karıncaya ulu nazarım vardır” der. İşte biz bu ulu nazarı kaybettik. Ürpermeyi, hayran olmayı, hayret etmeyi kaybettik. Necip Fazıl’ın tabiriyle güneşi cebimizde unuttuk, dışarıda cılız ve sahte mum ışıkları arıyoruz. Kimileri bulduğunu sanarak aldanışların en büyüğünü yaşıyor...
Selam, saygı ve sevgi ile.
Sabri Tandoğan
Onun ve Hakk'a Göçen Ailesinin Aziz Ruhlarına Fatihalarla.
|