Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Kültür: Kalbin de bir hafızası olduğu ispatlandı.
Gönderen : Siteden
Tarih : 1/23/2019 9:42:11 AM


.




BİLİM İNSANLARI KALBİN DE BİR ZEKASI OLDUĞUNU, OLACAKLARI BEYİNDEN DAHA ÖNCE ALGILAYIP ANLADIĞINI ORTAYA KOYDU... KALP NAKLİ İLE BU ZEKANIN BİR ÖLÇÜDE AKTARILDIĞI BELİRTİLİYOR...


https://www.uplifers.com/ikinci-beynimiz-kalbin-zekasi/


Mantıklı ol, duygularınla hareket etme… Hayal kurma, ayakların yere bassın biraz… Aklını kullan, duygular gelip geçer… Aman sonuçlarını iyi hesapla, sonradan pişman olacağın şeyler yapma… Tanıdık mı? Seçimlerinde kalbinin sesini dinleyenlere “ işte biliyordum”, dinlemeyenlere ise “ gerçekten mi, nasıl yani?” dedirtecek bir haberim var. Kalbin zekası var ve beyninden daha önce olacakları hissettiği bilimsel olarak ispatlandı.



İkinci beynimiz: Kalbin zekası
Kalbin zekası olduğu bilimsel olarak kanıtlandı


Önce anne, babamızla başlayan sonra öğretmenlerimize kadar uzanan büyüme dönemimizde çoğunlukla öğretilen mantıklı olmak, duygularımızdan ziyade aklımızla hareket etmek üzerineydi. Aklımızı kullanmakta elbette bir sorun yok, Allah insana akıl vermiş, olasılıkları değerlendirip en doğru seçimi yapması için. Peki tüm dinlerde ve kültürlerde duyguların merkezi olarak kabul edilen kalbimizi bu kadar arka plana itmek, koşulsuza sadece beynimize, aklımıza güvenmek, kalbimizden geçeni, O’nu heyecanlandıranı göz ardı etmek nelerden vazgeçmenize sebep oldu hiç düşündünüz mü? Evlenirken, mesleğinizi, işinizi seçerken, bugün dahi bunları sürdürürken… Mantıklı olanı mı, yoksa kalbinizi çarptıranı mı seçiyorsunuz?


Küçük prens haklıymış: Gerçeği ancak kalbin gözü görebilir

Heartmat Institude’da Dr. Rollin McCraty tarafından yapılan çalışma, kalbimizin bilinenin ötesinde mucizevi diyebileceğimiz sezgisel zekasını gözler önüne seriyor.



Bu çalışmada 26 katılımcıya 30 resim gösterildi. Bazıları saldıran bir yılan, araba kazası gibi duygusal olarak yüksek uyarıcı, bazısı ise doğa manzarası gibi nötr uyarıcı resimlerdi. Katılımcı bir bilgisayar ekranı karşısında oturuyor ve bir yandan EEG ile beyin dalgaları, diğer yandan EKG ile kalp atışları takip ediliyordu. Katılımcının mouse’a her tıklamasından 6 sn. sonra, 3 sn. süreyle ekranda rastgele bir resim gösterildi. Ardından ekran 10 sn. karardı. Sonra tuşa tekrar basmaları istendi ve bu işlem 30 kez tekrar edildi. Veriler incelendiğinde sonuç şok ediciydi. Katılımcılar fotoğrafı gözleriyle görmeden sanki kalp resimleri biliyor gibiydi. Eğer resim yüksek uyarıcı bir resim ise kalp resim görünmeden önce 5 saniyeliğine yavaşlıyor, eğer düşük uyarıcı bir resimse kalp hızlanmaya başlıyordu. Yani bilgi önce kalbe geliyor oradan beyne iletiliyor, daha sonra vücut tepki veriyordu. Tüm bunlar olay gerçekleşmeden saniyeler önce oluyordu.



İkinci beynimiz: Kalbin zekası
Kalbin zekası olayları önceden sezmenize yardımcı olabilir


Bu çalışma kalbin zaman ve mekan sınırı olmayan, bilinçli zihnimizle algılayamayacağımız bir şekilde olacakları önceden sezdiğini göstermekte. Hani “İçime doğdu”, ya da “Malum oldu” denir ya işte bilimsel ispatı. Son yıllarda yapılan nöro-kardiyoloji çalışmalarında kalp ile ilgili elde edilen diğer şaşırtıcı bilgiler şöyle:


• Kalbin manyetik alanı beyninkinden yaklaşık 5000 kez daha güçlü ve vücuttan bir kaç metre uzakta ölçülebiliyor.
• Kalp duygularımıza göre değişen eletromanyetik dalgalar yaymakta.
• Kalp, beyinden ve otonom sinir sistemimizden bağımsız yaklaşık 40.000 nörondan oluşan bir ağa sahiptir.
• Kalp beyne, beyinin gönderdiğinden daha fazla sinyal göndermekte ve bu sinyaller duygusal deneyimimizi etkilemekte.
• Kalp sinir sisteminde, aynı beyindeki gibi, tüm vücut üzerinde bir etkiye sahip çeşitli nörotransmitterler ve hormonlar salgılanır: noradrenalin, dopamin ve oksitosin bu hormonların en önemlileri, bu arada oksitosin, anne sevgisini, dayanışmayı, hoşgörüyü, anlayışı ve sosyal davranışı etkilediği için “aşk hormonu” olarak adlandırılır.
• Anne rahmine düşen zigotta beyinden önce kalp oluşur ve atmaya başlar. Annenin beyin dalgaları bebeğin kalp atımlarıyla senkronizedir.


İkinci beynimiz: Kalbin zekası
Kalbin zekası, dünyayı daha iyi anlamanızı sağayabilir


Kalbinin sesini dinle


Yaptığınız mantıklı seçimleri bir gözden geçirin. Bunlar sizi gerçekten mutlu eden, doyum ve huzur getiren seçimler mi? Yoksa mantıklı seçimleriniz yargılanma, eleştirilme kaygısıyla, ailede ve çevrenizde kabul görmek için mi?


Kalbiniz sizinle sürekli konuşuyor, hiç durmadan. Ancak zihnin gürültüsü içinde onu duymak çok da kolay olmuyor. Cılız bir ses duyabilsek bile seçimlerimizde O’na kulak verebilmek için farkındalığımızın yüksek olması gerekiyor. Farkındalık ve meditasyon çalışmalarının faydası zihindeki bu karmaşa arasında gerçek benliğimizin yani kalbimizin sesini daha güçlü duymamıza olanak sağlamasında.


Kalp meditasyonu


Kısa bir meditasyonla bu yazıyı tamamlayalım. Bu meditasyonu 21 gün boyunca günde 10 dk. düzenli yapmanız, kalbinizin sesini daha güçlü duymanıza, yaşantınızda olumlu gelişmelere kapı açacaktır.


İkinci beynimiz: Kalbin zekası
Kalp meditasyonu, kalbin zekasını ortaya çıkarabilir


1- Saatinizin sayacını 10 dakikaya ayarlayın, rahatsız edilmeyeceğiniz sakin mekanda, rahat bir pozisyonda oturun ve gözlerinizi kapatın.


2- Zihninizi nefes alışınıza odaklayın ve içinizden 4 e kadar sayarken burnunuzdan aldığınız nefesi, yine içinizden 8’e kadar sayarken burnunuzdan yavaşça verin. Bu nefes alış verişi 6-7 kez tekrarlayın.


3- Şimdi dikkatinizi göğüs kafesinize çevirin ve nefes alıp vermeye devam ederken, her nefes alışta havanın göğüs kafesini, akciğerlerinizi dolduruşunu gözlemleyin. Göğsünüzdeki hislere odaklanın. Kendinizi bir şeyler düşünürken her an yakalayabilirsiniz sorun yok. Fark ettiğiniz anda dikkatinizi yine nefesinize getirin.


4- Şimdi dikkatinizi kalbinizi çevirin. Yavaşça nefes alıp vermeye devam ederken kalbinizin atışlarını içinizden hissedin. Nasıl ahenkle, hiç durmadan, yorulmadan attığını bir süre gözlemleyin.


5- Ardından kalbinizin içinden pembe parlak bir ışığın yanmaya başladığını, giderek güçlendiğini, yavaş yavaş tüm göğüs kafesinizin bu ışıkla aydınlandığını, ışığın giderek büyüyerek tüm bedeninizi doldurduğunu zihninizde görün ve verdiği sıcaklığı, sizi şefkatle sarışını hissedin.


6- Nefes alıp vermeye ve tüm bedeninizi kalbinizin ışığıyla yıkamaya alarm çalana kadar devam edin. Alarm çaldığında bedeninize ve kalbinize teşekkür ederek dikkatinizi nefesinizde toplayın ve hazır olduğunuzda gözlerinizi açın.


“ Kalp sırrına erenler ne yapar bilir misin?
Kızmazlar… Küsmezler… Kırmazlar… Kırılmazlar…
Her şeyde bir güzellik bulurlar.” Hz. Mevlana


Kalp kan pompalayan bir organdan çok daha fazlası… Kalbinizin sesine kulak vermeniz dileğiyle.



 

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]