Konu : Her şeyin hayıırlısı.
Gönderen :
Merve
Tarih :
2/8/2019 10:55:27 AM
.
Merhaba kıymetli Hocam; Bir sorunumu dile getirmek istiyorum. Sorunumu dile getirmeden önce de sizin sağlık durumunuzu merak ediyorum. Bir programınızda mizansen bir anlatımla evinizin adeta bir ecza deposu olduğunu söylemiştiniz. Size bir şey olmasını asla istemiyorum. Allah bu isteğimi biliyor. Çünkü sizin gibi değerli insanlar yok denecek kadar az. Durumunuz ile ilgili bir şeyler söylerseniz sevinirim. Bu öncelikli merak ettiğim konu. Hocam, hemen sorunumu dile getireyim.Zaman su gibi akıp geçiyor ve ben Ağustos ayında 29 yaşıma gireceğim.29 yaşıma girecek olmamın bende yarattığı baskı,evlenememiş olmam, işyerimde beraber çalıştığım insanların bana ''elini çabuk tut evde kalacaksın, zamanın az kaldı'' gibi söylemlerde bulunması ve ailemin de evlenememiş olmama üzülmesi beni zaman zaman bunalıma sürüklüyor diyebilirim. Çalıştığım kurumda kendisine değer verdiğim, ancak çok seviyorum diyemediğim, ailemin birtakım istekleriyle karşılaştırınca (yani aileme göre evleneceğim insan makam mevki sahibi, konuşması düzgün, toplum içindeki hal ve hareketleri uyumlu olan, ailesi düzgün v.s. özelliklere sahip bir kişi olmalı) kendimi tedirgin hissettiğim, mantıklı olarak düşününce bakış açısı olarak da uymayacağımızı düşündüğüm ancak sebebini benim de bilemediğim kendisinden bir türlü vazgeçemediğim bir kişi var. Akraba ilişkileri söz konusu olduğunda, aile içi mutluluğumuzu görüp çekemedikleri ve aileme türlü yaklaşımlarda bulundukları içinde ailem; abim ve benim evleneceğim insanların doğru, dürüst, toplumda nasıl davranması gerektiğini bilen, namuslu, büyüklerine saygılı olsun istiyorlar. Yani annem ve babam ''Allah, kızımız ve oğlumuz gibi hayırlı gelin ve damat versin'' diye dua ediyorlar. Çevre adap usul bilen insan görsün diyorlar. Her anne ve babanın istediği gibi benim canım annem ve babamın arzusu da benim mürüvvetimi görebilmek. Onları incitecek bir şey de yapmak istemiyorum. Evlenmek istiyorum ancak hayatıma mal olacağını düşündüğüm bir evlilik de yapıp onları üzmek de istemiyorum. Anlattığım özünde iyi kalpli olduğunu düşündüğüm gence dedim ki'' Beni iş arkadaşı olarak görebilirsen, bir selamını esirgemezsen ikimiz için böylesi daha iyi olur'' dedim. ''Evlilik çok farklı bir kurum'' dedim. ''Olmaz öyle şey'' deyip, ''seninle hiç görüşmem daha iyi'' dedi. Ben de şimdi ne yapacağımı bilemiyorum. Hocam nolur kusuruma bakmayın. Çok darda kaldım. İnanın Allah'ıma dua ediyorum hayırlısı için. Ancak sizin gibi değerli Hocalarımın önerisine ihtiyacım var. Bazen beynimin bir tarafı Evlen o gençle diyor, diğer yarısı ama onunla evlenirsem hem ailem mutsuz olur hem de sağlıklı bir evlilik kuramazsın diyor. O genç de benimle evlenmeyi çok istiyor. O da 15 kardeş, doğulu ve belli tabulara sahip bir aileden geldiği için gözlemlediğim kadarıyla sevgisiz kalmış tek başına ayakları üzerinde kalmaya çalışmış bir insan. Sanırım hayatında kendisine değer vermiş bir insanla karşılaşmadığı için benim de genel olarak insanlara olan yaklaşımımın iyiniyetli, candan olduğu için olsa gerek benim gibi bir insanı kaybetmek istememiş anladığım kadarıyla. Canım Hocam kimseyi verdiğim kararlarla incitmek istemiyorum. Bırakın bu genci kimseyi kırmak istemiyorum, kimseyi. Çıkmaz bir sokağa girdim öyle dolanıyorum sanki. Ne yapacağımı bilemiyorum. Ben evde yalnız kalıp işine gücüne giden belli vakitlerde de evine gelen bir kızım. Sakin bir yaşamım var. Yalnızlığımı dolduracağına inandığım bir insan diye vazgeçemiyorum belki de o gençten. yani onunla evlilik düşünmediğimi söylesem, Sadece selamımız olsun desem eminim çekip gidecek. O yüzden yalnızlığımla başbaşa kalacağım korkusu var içimde ömür boyu. Tabii ki her zaman için YARADANIMIZ yanımızda. Ben dünyevi boyut açısından diyorum. Çok korkuyorum Lütfen bana bir öneride bulunursanız beni çok bahtiyar eylersiniz. Size saygı ve sevgilerimi sunuyorum, Kıymetli eşinize de Mevla'dan rahmet diliyorum, Mekanı Cennetin en güzel köşesi olsun, Hoşçakalın.
--------------------------------------------------------------------------------
Sayın Sabri Tandoğan Efendi Hz'nin cevaben yazdıkları :
Kıymetli yavrum, ortada paniğe kapılacak bir durum yok. Çevre şöyle söylüyor, ailem böyle söylüyor diye kendini ateşe atma. Şöyle etrafına bir bak. Çevrende adam gibi bir evlilik yapmış, birbirini seven, sayan, birbiri için yüreği titreyen kaç çift göreceksiniz? Tabi görüş meselesi. Kimseye bir şey diyemem. Ama ben ille de evlilik diye bir şeyi kabul edemiyorum. Bazen bakıyorsun bir ailenin tertemiz, pırıl pırıl bir kızı sırf çevre şöyle söylüyor, böyle söylüyor diye kendini ateşe atıyor, bir magandayla evleniyor. Sonra da ömür boyu dövünüyor, pişman oluyor, ne yaptım ben diyor. Arkadaş kalalım teklifine o çocuğun verdiği cevap hiç hoş değil. Seni gerçekten seven, yürekten seven, sana saygı duyan bir insan böyle konuşmaz. Lütfen, içinde bulunduğun panik havasından kurtul. Hiç kimse ille evlenmek zorunda değil. Bu nedenlerle o panik havasından çık. Olaylara ve insanlara objektif olarak bakmaya çalış. Farzet ki hiç evlenemedin, ne olur yani, eşek gibi bir herifle evlenmektense hiç evlenmemek daha iyi değil mi? Hiç olmazsa dünyan yıkılmaz. İçinde hep bir ümit ışığı yanar. Kıymetli yavrum, söyleyeceklerim bu kadar. Ben hayat boyu hiçbir şeye ille olacak demedim. Hep hayırlısıyla Yarabbi dedim. Çok sevgili eşime evlenme teklif ederken bile içimden “Yarabbi, hayırlısıyla olsun dedim”. İşte böyle. Artık karar senin. Selam, sevgi ve saygı ile.
|