Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : İnsan-ı kamil olmak.
Gönderen : Cahide
Tarih : 9/20/2019 9:50:10 AM


.
Çok kıymetli Saygıdeğer büyüğüm Sayın Sabri Babacığım,

Müsaadenizle bugün “İnsan-ı Kamil” konulu “Her Nefes” isimli e-derginin temmuz sayısında okumuş olduğum yazılardan birkaçını sizinle ve sevgili gönül dostlarıyla paylaşmak istiyorum.



“ O sizinle beraberdir.” (Meşkure Sargut-Kenan Rifai’nin Sohbet Notlarından…

Nerede bulunursanız bulunun, O sizinle beraberdir haberi Allah’tan geliyor. Bu haber insanın gönlünü ümitle, neşe’yle dolduruyor. Eğer kendini tanısaydın, sende kimin misafir olduğunu bilseydin; memnuniyetsizlik, huzursuzluk denen şeyler sana bir daha gelmezdi. Bu yol Allah yolu, kemal yolu, aşk yoludur. Allah aşkına Allah’a karşı edepli olun. Halk birer perde ve kapıdır, eğer halka karşı edepli olursanız, o kapılar size bir bir açılır ve Allah indinde hüsn-ü kabul görürsünüz. Şayet Allah’ın yaratmış olduğu insanlara karşı edep ve terbiye sistemlerine riayet etmezseniz Allah’tan derhal uzaklaşırsınız. Bu yüzdendir ki yakınlığı irfan isteyenler, sevk ve ihlas ehli, daima kırık kalbleri ihyaya çalıştılar. Hakk’ı halkın aynasında görüp mutlak güzelliğin seyrine vasıl olmak ve azamete karşı hayranlığı kendimize bir mezhep yapmalıyız.



“Temaşa-yı Mutlak” (Banu YILMAZ)

Sahip olduğumuz beş duyudan biri olan “görmek” ile algılıyoruz en çok bu dünyayı. İzlediğimiz bir film, yeni açmış çiçek, dalgalanan deniz, top peşinde koşturan çocuklar, otobüse yetişmeye çalışan yaşlı teyze, duvarda asılı tablo, köşedeki dilenci, geceyi aydınlatan dolunay, köşeye kıvrılmış kedi ve daha nicesi, yaşadığımız dünyaya gözlerimizden açılan birer pencere. Göremediklerimiz de var elbette ama ben daha çok neyi gördüğümüzü merak ediyorum ya da gerçekten görüp görmediğimizi, zira Kenan Rifai Hazretleri “tasavvuf” nedir?” sorusuna “gönül bilgisidir” diye cevap veriyor ve ekliyor:“Tasavvuf güzel ahlaktır, güzel ahlak ise edeptir, edeb ise Hak’tan başka bir şey görmemektir.” O halde “alemin gözbebeği” olan insan, Hakk’ı gönül gözüyle görmekte, Hakk da bu alemi ve bizleri yine bizden seyreylemektedir. Olaylara gönül gözüyle bakarak gönül bilgisine vakıf olan insan, madde ve manayı birlemekte, şekil ve ruhu bir görmektedir. Kenan Rifai Hazretleri bunun örneğini şu şekilde vermektedir: “Benim üç gözlüğüm var. Biri yakını gösterir, ötekini uzak için kullanıyorum. Üçüncüsü ile de hem yakını, hem uzağı görüyorum. Yani bunda iki türlü görüşe de elverişli camlar mevcut. Eğer yakın gözlüğü ile uzağa bakacak olsam başıma dönme veriyor, keza uzak gözlüğü ile de yakın bir şeye baksam aynı hal vaki oluyor, fakat üçüncü böyle değil. “Yani madde ve mana alemlerinin her ikisine de eşit mesafede durup her ikisini de görebilmeli insan. Böylece izlediğimiz film, okuduğumuz kitap, başımızdan geçen herhangi bir olay bambaşka mesajlar vermeye başlar artık ve baktığımız her şeyde Allah’ın Sanatını ve Sıfatlarını hayretler içerisinde görürüz.

“Görmediğim Rabbe kulluk etmem” diyor Hz. Ali ve Kenan Rifai Hazretleri “Her hüsn bir delil-i Kudrettir/Onun temaşası aynen ibadettir” diyerek karşılık veriyor sanki… Zaten daha ezelden “beliğ” diyerek her yerden ve her şeyden zuhur edenin O olduğunu tasdik etmedik mi? O halde gelin biz de hem yakını hem uzağı gösteren gözlüklerimizi takalım ve her yerde Allah’ın vechini seyredelim İnşallah.



Hürmetle ellerinizden öperim.

Saygı ve Sevgilerimle…



Cahide

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]