Merhaba Çok Kıymetli Sayın Büyüğüm,

Sizlere sonsuz hayır, rahmet, sağlık, şifa, huzur ve kolaylıklar diliyorum evvela...

Sayın büyüğüm, Yüce Kitabımız’da Yusuf Suresinde anlatılmakta olan o muhteşem kıssada örnek ve ibret almamız gereken ne kadar incelikler gizlidir şüphesiz. Bunlardan en düşündürücü olan birisi de Yakup AS’ın oğlu Yusuf’un kanlı gömleği getirildiğinde ortaya koyduğu davranıştır. Bütün deliller Yusuf’un bir kurt tarafından parçalandığına ve öldüğürüldüğüne işaret etmekte olmasına ve olaydan bilgisi olmayan herkesin durumu bu şekilde açıklamasına rağmen, Yakup Peygamber asla ümitsizliğe düşmemiş, kendi içine kapanarak yıllarca beklemiş, ümidini muhafaza etmiştir. Aradan geçen uzun zaman içinde Yusuf AS’ın Mısır’a vezir olması ve kardeşleriyle aralarından geçen bazı olaylardan sonra kimliğini açıklaması ve Babasına  ağlamaktan kapanan gözlerinin tekrar açılması için gömleğini göndermesi üzerine Yakup AS’ın ta uzaklardan gelen bu kokuyu hissederek “Bana sakın bunak demeyin, Ben Yusuf’un kokusunu duyuyorum” diye kavuştuğu müjdeyi haber vermiştir.  Etraftakiler ise hala O’na inanmamakta olsalar bile durum açığa çıktığında  O, “Ben size, sizin bilmediklerinizi de bilirim dememiş miydim” şeklinde buyurmuşlardır.

Sayın Büyüğüm, bu muhteşem örnekte hiç şüphe yok ki inananların her ortam ve durumda ümitvar olması gerçeği ortaya çıkmaktadır. Bizim inanç sistemimiz gerek, hedeflere ulaşma konusunda, ve gerekse af konusunda da hiçbir zaman ümitsizliğe hak tanımamaktadır. Sizin de gönül dostlarınıza her zaman anlatmakta olduğunuz üzere hayat hep yeniden var olmakta, her şey her dem taze doğmakta iken insana düşen sadece ümitvar olmak, dua etmek ve elinden geleni ortaya koyarak bekleyebilmektir.

Sayın büyüğüm, burada size ve bütün dostlara sonsuz güzelliklere gebe nice hayırlı çalışmalarla, dostluklarla, sağlık ve afiyetlerle ve en güzel paylaşımlarla dolu nice zamanlar dileklerimi sunuyor, hürmetle ellerinizden öpüyor, hayır dualarınızı bütün insanlık alemi adına istirham ediyorum.

Allah’a emanet olunuz.

Çiğdem Seçkin Gürel

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :