Saygıdeğer Büyüğüm hürmetle ellerinizden öpüyorum.Bu mubarek aylarda size Allahım sağlık sıhhat versin,maddi manevi bütün yüklerinizi hafifletsin inşallah [AMİN].Tüm gönül dostlarının yüreklerinde bu mubarek ayların kandiller yaktırması dileğiyle sevgi ve saygılar sunuyorum.Efendim son zamanlarda kafama takılan bir soruyu sizinle paylaşmak istiyorum.Bazı zamanlarda insanların hayatında rol oynamamız gerekiyor sadece Allah rızası için ,kimsenin belkide söyleyemeyeceği sözleri bizler nasıl söylemeliyiz? Sonsuz sevgi ve saygılarımla...
--------------------------------------------------------------------------------
Sayın Sabri Tandoğan Efendi Hz'nin cevaben yazdıkları :
Sayın “Hattat”,
Kıymetli yavrum, bize düşen görev ne pahasına olursa olsun her zaman, her yerde, herkese karşı doğruyu söylemek, güzelden yana olmaktır. Allah rızası için konuşacağız. Filanca darılırsa, filanca kırılırsa diye küçük hesaplar peşinde koşup doğruyu söylemekten vazgeçmeyeceğiz. Ama doğruyu söylemenin de bir usulü, bir adabı, bir inceliği var. Cenab-ı Hak, Kur’an-Kerim’de Hazret-i Musa’yı firavuna Hakka davetle gönderirken “Ya Musa, firavunla konuşurken yumuşak ve tatlı söyle” buyurur.
Dünyanın en büyük hukukçularından Profesör Hirsch, “Müdaafada çok sağlam, ama üslupta çok zarif, çok ince olun” der. Biz de inandığımız doğruları söylerken kabalıktan uzak, son derece edepli, saygılı ve zarif olmalıyız. Kelimelerimize değil, sesimizin tonuna bile dikkat etmeliyiz. Ama eğilip, bükülmeden, dosdoğru konuşmalıyız. İşte o zaman sözlerimiz etkili olur. Bu konuda söyleyeceklerim bu kadar.
Yeni maillerini bekler, selam, sevgi ve saygılarımı sunarım.
Sabri Tandoğan
Aziz Ruhlarına Fatihalarla...