Sayın Esra Hanım,
10.6.2007 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, gönderdiğin mailden şu veya bu şekilde beni üzen, kıran, inciten, ağlatan, uykusuz bırakan insanların seni çok etkilediği, üzdüğü, ıstırap verdiği anlaşılıyor. Değerli yavrum, biz onarı da hoş görmeye, sevgi kanatlarımızın altına almaya, onlar için de hayır dua etmeye mecburuz. Onlar tevhid ekseninn dışında değiller ki. Onların da bu alemde bir görevleri var. Tasavvufta bir kural vardır yavrum, “Her Musa’nın bir firavunu vardır” derler. Muhakkak Resullullah Efendimizin hayatını okuyup, incelemişsindir. Küçücük yaşta annesini, babasını kaybediyor, akraba elinde büyüyor. Hep boynu bükük, gözü yaşlı. Yıllar böyle geçiyor. Kırk yaşında iken Peygamberlik görevi veriliyor. Ve o andan itibaren başına gelmeyen kalmıyor. Amca, ki babanın yarısıdır, o dünyanın en mübarek insanının hayatına son vermek istiyorlar. Ebu cehil’in, Ebu-Lheb’in yaptığı zulümleri muhakkak okumuşsundur. Şimdi Peygamber Efendimize yapılanları anlatmaya başlasam günler geçer. Ama Peygamber Efendimiz en büyük kötülüğü de görse (ki Taif’de İslamı anlattığı için gördüğü sert, kaba, çirkin muammeleler gönlü taş gibi insanları bile ağlatır) yine duadan, iyi ve güzel temennilerden uzak kalmıyor.
Sevgili yavrum, hayatın kanunu böyle. Biz ne kadar kırılsak da, incinsek de yine de o insanları en yakınlarımız kabul ederek hayır duadan uzak kalmayacağız. Peygamber Efendimiz bir Hadis-i şerifinde “İnsanların en hayırlısı insanları seven ve onlara hizmet edendir” buyuruyor. O zaman bizim hayattaki rotamız kendiliğinden ortaya çıkıyor, herşeye rağmen sevmek, herşeye rağmen onları bağrımıza basmak ve herşeye rağmen onlar için hayır dua etmek, onların iki dünyadaki saadetlerini dilemek.
Durum böyle yavrum. Bize kin tutmak, nefret etmek, beddua etmek hakkı tanınmamış. Bizim öyle bir lüksümüz yok. Herşeye rağmen biz “sevmek, devam eden en güzel huyum” diyeceğiz, “sevelim, sevilelim, dünya kimseye kalmaz” diyeceğiz ve Hakka dönmek zamanı gelince
“Sevginle gireceğim toprağa
Sevginle çıkacağım topraktan” diyeceğiz.
Kıymetli yavrum, sitemizi zenginleştirecek, ondan yedi veren güller açtıracak yeni maillerini bekliyor, selam, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Sabri Tandoğan