Sayın Sevil Balçiçek,

13.6.2007 tarihli mailinizi aldım.

Kıymetli yavrum, gönderdiğiniz mail beni o kadar duygulandırdı ki şu anda sevinçten ağlayabilirim. Hele o sondaki merhum Ziya Osman Saba’nın o harikulade şiiri geceme renk kattı, ışık kattı. Merhum, en sevdiğim şairlerden biridir, ve bana göre Türk edebiyatının en büyük hikayecilerinden... “Mes’ut insanlar fotoğrafhanesi” sayısız defalar okuduğum, okumaya oyamadığım en güzel hikaye kitabıdır. Orada şiirle nesir birbirine karışır. Hani Fransızların “Fure poem” dedikleri cinsten.

Bana gönderdiğiniz bu hediye için size binlerce kere teşekkür ediyorum. Allah sizden razı olsun. İnanılmaz güzellikteki maillerinizi ümitle, heyecanla hep bekleyeceğiz. Müsaadenizle ben de size yine Ziya Osman Saba’dan bir hediye göndermek istiyorum. Bana göre merhumun en güzel şiiri. Selam, sevgi ve saygı ile.

"Yağmurlu Bir Günde

O kadar istedi ki birşeyi bugün içim

Dedim, kendi kendime –Bari çocuk olaydım

Bana bir camdan yine seyrettirseydi dadım

Yağmurun yağdığını bahçede sicim sicim

Üşümezdi bu yağmur gününde böyle içim

Kulağıma öpüşle fısıldansaydı adım

Dönebilseydim ah, geriye adım adım

Benim işte kalmamış önünde bir sevincim

Dünler, evvelki günler, geçen aylar ve yıllar

Götürseydiler beni doğduğum eve kadar

O evin taşlığında sevinçten ağlasaydım

Son günümde olaydım, ufak, o kadar ufak

Ki yavaşça en tatlı bir masala dalarak

Ve bir anne dizinde büsbütün uyusaydım

Ziya Osman Saba"

Sabri Tandoğan

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :