.
Degerli büyügüm,

Uzun zamandır siteye yazı yazamadım, nasip bugün oldu. Bugünlerde siz degerli büyüğümüz Istanbul'da oldugunuz icin, Ankara'daki evlatlarınızın boynu bükük kaldı. Saglıklı ve huzurlu oldugunuzu bilmek, bizlerin özlemini azaltıyor. Efendim, İstanbul camilerini ve cesmelerini anlatan bir kitabım oldugunu, uzun yıllardır yeniden okumadıgımı utanarak yazıyorum. Aldım elime, birazcık eski, ama nefis kitap kokusunu özür dilercesine icime cektim. Yavas yavas, sindire sindire okumaya basladım. Müsaade ederseniz, önce Laleli Camii hikayesinden baslamak istiyorum. Her Istanbul'a gittigimizde gördügümüz, ama nasıl yapıldıgını bilmedigimiz Laleli Camii. Ücüncü Mustafa'nın padisah oldugu dönemde bir cami kapısında ayakkabı tamir eden, gelen gecene daima gülümseyen, ama camide hic namaza devam etmeyen bir eskici varmıs. Bu eskicinin sırtında lale desenli bir cübbe oldugu ve yakasında sürekli lale tasıdıgı yazılmakta. Bu eskici ve ayakkabı tamircisinin, kah bir zındık oldugu, kah bir veli oldugu, her namaz vaktinde Kabe'de namaz kıldıgı söylentileri, en sonunda padisah ücüncü Mustafa'nın kulagına gider ve padisah ferman verir. "Getirin su eskiciyi huzuruma !" der.Eskiciyi padisah imtihan etmek ister. "Söyle bakalım eskici, dünyanın en güzel seyi nedir?". Eskici, biran düsündükten sonra cevap verdi. "Ey Cihan Padisahı! Dünyanın en güzel seyini soruyorsun ha!" Padisah celallenip sorusunu tekrarladı. Eskici, gayet vakur ve sakin bir ses tonuyla: "Dünyanın en güzel seyi yemek-icmek , ve yediklerini rahat bir sekilde cıkartmaktır." dedi. Padisah, güldü ve eskiciyi kücümseyerek; "Hadi canım, dünyanın en güzel seyi bu olur mu? Bu, senin gibiler icin gecerli olmalı! Benim gibi Cihan Padisahı icin daha güzel seyler vardır, öyle degil mi?" Eskici, "Sizin icin de öyle sultanım!" diye cevap verince, padisah kızdı. "Tiz alın bu aptalı karsımdan, götürün zindana atın !" Eskicinin zindana atılmasından, üc gün gecmisti ki, padisah siddetli karın agrıları cekiyor, birsey yiyemiyor ve tuvalete cıkamıyordu. Birden, eskiciyi hatırladı ve zindandan yakasında daima lale tasıyan laleli babayı huzuruna getirtti. Padisah, yumusak, tatlı bir ses tonuyla, merhamet isteyerek; "Laleli Baba! Laleli Baba! Bana duanı unuttun! Neydi o güzel duan? Sen haklıymıssın! Bana dua et" dedi. Laleli Baba, padisaha; "Rahat yemenizi, rahat icmenizi ve yediklerinizi rahat cıkartmanızı Allah'dan niyaz ederim." dedi. Padisah rahatladı ve derdinden kurtuldu. Padisah, kendi yaptırmakta oldugu camiye Laleli Camii adını verdi ve daha sonra semt olarak ta öyle anılmaya basladı. Degerli büyügüm, bir hatam olduysa affedin, okuduklarımı paylasmak istedim. Efendim, Istanbul'u, camileri, cesmeleri, tarihi mekanları ve velilerin makamlarını bizlerden cok iyi bilen büyügümün yanında cekinerek yazdım. Bizlere Istanbul'u anlatacagınız günleri, sabırsızlıkla bekliyoruz. Ellerinizden, hürmetle, saygıyla öpüyorum.

Ayla.

Not: Efendim, bu aksam daha önce hic tanımadıgımız ve Arkadas Kitabevinde tanısıp, sizin Gönül Sohbetleri Kitabınızın Birinci cildini satın alan Nejla hanım aradılar. O gün orada olmasının Allah'ın bir lütfu oldugunu ve simdi ücüncü cildi bitirmek üzere oldugunu ve sizin kitaplarınızın okullarda ders kitabı olarak okutulması gerektigini belirttiler. Size saygıyla, selamlarını ilettiler. Birer takım alıp cocuklarına hediye edecegini heyecanla anlattılar. Ben de çok memnun oldum. Tekrar, saygıyla ellerinizden öpüyorum.

Sayın Sabri Tandoğan Efendi Hz'nin cevaben yazdıkları :
-------------------------------------------------------------------
Sayın Ayla Hanım,

Kıymetli yavrum, sizleri ne kadar özlediğimi bir bilseniz. İstanbul’daki sevenlerimi gücendirmeyeceğini bilsem hemen geleceğim. Allah rızası için kurulan dostluklar ne güzel. O tertemiz, o bembeyaz, o yeni yağmış kar gibi dostluklar. Çıkar yok, menfaat yok, küçük hesap yok. Sadece sevgi, yine sevgi. Laleli camii anektodunu beş yaşındayken ilk defa rahmetli annemden dinlemiştim. Siz yazınca o günleri hatırladım, mutlu oldum. Nejla hanımı görürseniz lütfen selamlarımı ve saygılarımı söyleyiniz. Üçünüzü de sevgiyle kucaklıyor, en yakın zamanda bizleri görüştürmeyi Allah’tan diliyorum. Selam, sevgi ve saygı ile.

Sabri Tandoğan
Aziz Ruhları Şad Olsun.