Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Yan ey gönül yan, yan ey gönül yan, yanmada derman buldu bu gönlüm
Gönderen : Sinan Demirci
Tarih : 6/18/2007 2:12:10 PM


Evliya ölmez imiş, Can acısın görmez imiş€¦
 Ankara'nın manevi sultanı Hacı Bayram Veli'de hiç ölmeyecek
 olan büyük Hak dostlarından.
 
 Türbelerin kapatıldığı bir dönemde Hacı Bayram Veli
 hazretlerinin türbesine de kilit vurulur. Fakat sabahleyin
 türbenin önünden geçenler kilidi kırık, kapıyı da
 ardına kadar açık görürler. Olayın birkaç defa tekerrür
 etmesi üzerine ilgililerden biri "Böyle şey olmaz, bu
 kapıyı elbette bir açan var" diyerek bunun için iki polis
 görevlendirilir. Polisler aldıkları emirle türbenin önünde
 sabah ezanı okununcaya kadar beklerler. Sabah vakti aniden
 kilidin çıkardığı "çat" sesiyle irkilirler. İşte o zaman
 açılan kapıdan Hacı Bayram Veli'nin tebessüm ederek
 kendilerine baktığını görürler. Türbeyi bekleyen
 polislerden biri şaşkınlıktan düşüp bayılırken,
 diğerinin dili tutulur. Bu olaydan sonra bir daha hiç kimse
 kapıda nöbet tutmaya cesaret edemez.
 
 Hacı Bayram Veli'nin doğduğu Sol-Fasol köyünden bir genç
 askere çağrılmıştı. Yetim olan bu temiz genç, babasından
 kalma birkaç altınını, annesinden kalan hatıra bilezik ve
 küpeleri emanet edecek bir kimse bulamadı. Hepsini küçük
 bir çekmeceye koyup, Hacı Bayram Veli'nin türbesine getirdi.
 Türbeyi ziyaret edip; "Ya Hacı Bayram Veli Hazretleri. Beni
 vatani vazifemi yapmak için çağırdılar. Annemden ve
 babamdan kalma şu hatıraları emanet edecek bir kimse
 bulamadım. Bu küçük çekmeceyi zatı alinize emanet
 bırakıyorum. Eğer askerden dönersem, gelir alırım. Şayet
 dönemezsem, istediğiniz bir kimseye verebilirsiniz" diye
 münacaat etti. Sonra çekmeceyi sandukanın kenarına koyarak
 ayrıldı.Aradan yıllar geçti. Gencin askerliği bitti ve
 emanetini almak üzere Hacı Bayram Veli'ye geldi. Ziyaretini
 yaptıktan sonra, çekmeceyi koyduğu yerde buldu. Hiç
 dokunulmamıştı. Orada türbeyi bekleyen türbedara; "Bu
 çekmece benimdir.
 Askere
 gitmeden önce emanet bırakmıştım,şimdi alacağım." dedi.
 Türbedar; "Tabii, alabilirsen al. Çünkü ben, bir defasında
 bu çekmecenin yerini değiştirmek istedim. Fakat bütün
 uğraşmalarıma rağmen yerinden bile oynatamadım. Bunda bir
 hikmet olduğunu düşünerek, bir daha elimi bile sürmedim."
 Genç, çekmecenin yanına gelip, Hacı Bayram Veli'ye
 teşekkür etti ve emanetini alarak köyüne döndü.
 
 Asıl adı Numan olan Hacı Bayram Veli, Bayramilik
 tarikatının kurucusuydu. Fatih Sultan Mehmed'in İstanbul'u
 fethedeceği müjdesini Fatih daha kundaktayken babası Sultan
 Murat'a vermiştir. öğrencisi Akşemseddin, Fatih'in
 yetişmesinde en büyük emeği olan insandır.Onun duaları
 sayesinde İstanbul'un fethi mümkün olmuştur.
 
 Hacı Bayram Veli çok sayıdaki diğer tarikat kurucularından
 farklı bir insandı. Tarikatı da, yalnızca dine dönük bir
 kuruluş değil, günlük yaşamı ön planda tutan bir
 örgüttü.Kendisini mistik bir mutasavvıf olmaktan çok,
 hayatın pratik ve yaşanılır gerçeğine kolayca uyum
 sağlayabilen, dünyayı ihmal etmeyen, müridlerini son derece
 disiplinli yetiştiren, çalışma ve hayat mücadelesine
 teşvik eden, günün büyük kısmını tarlada, bağda
 çalışarak geçirip, ibadetlerini ve işini gücünü
 zamanında muntazaman yerine getiren bir hayat adamı olarak
 görüyoruz.
 
 
 Hacı Bayram Veli'nin bazı tavsiyeleri:
 
 -Allah'a isyan yolunda, hiçbir kimseye yardım etmeyiniz.
 -ölümü çok hatırlayınız. ölüm gelmeden hesabınızı
 yapınız. Tövbe ediniz ki, affa kavuşasınız.
 -Hiddet ve kin, hakikatleri gören gözleri kör eder. öfke,
 iyi düşünmeyi daraltır, yanıltır.
 -Hiçbir günahı küçümsemeyin, çok çalışın.Boş
 gezenler, zengin bile olsa, arkadaşları şeytan, kalbleri
 şeytanın konağı olur.
 -Dünya gamından, nefsin sıkıştırmasından hafifleyip
 kurtulmak istiyorsanız, kabristanları sık sık ziyaret
 ediniz.
 -Helalinden kazanıp, ondan fakirlere cömertçe veriniz.
 -Ayıp ve kusurlarını gördüğünüz arkadaşlarınızın,
 komşularınızın, sırlarını ifşa etmeyiniz. Çünkü
 gördüğünüz bu sırlar, size emanettir. Emanete hıyanet ise,
 çirkin bir harekettir.
 -Alim ve velilerin kabirlerini ziyaret ediniz. Zira o
 büyükler, kendilerini ziyaret edenlere şefaat ederler.
 
 Allah bizleri alim ve velilerin yolundan ayırmasın.
 
 
 Selam ve dua ile,
 Sinan


...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]