.
"ALLAH DOSTLARINA KORKU YOKTUR, ONLAR MAHZUN DA OLMAZLAR" AYET-İ KERİME MEALİ
Mektup-Cevap
Hayırlı günler efendim.
İnşallah iyisinizdir. Geçenlerde çok güzel bir söz duydum. Sanırım Cemil Meriç'e ait:
"Muhteşem bir maziyi, daha muhteşem bir istikbale bağlayan köprü olmak isterdim. Kelimeden, sevgiden bir köprü."
Duyunca içimde büyük bir ürperti hissettim. Kelimeleri tek tek düşünmeye başladım: "Muhteşem bir mazi", "daha muhteşem bir istikbal", "kelimeden, sevgiden bir köprü ".. "istemek". Bu cümleleri düşündükçe içimi büyük bir sevgi, heyecan, aşk bulutu kaplıyor. Ne kadar güzel bir vazife tanımlaması, ne kadar güzel bir hayat aşkı ifadesi.
Bugün ülke insanımızın bu bakışı her daim yüreğinde hissetmesi, gece gündüz rüyasında tekrar etmesi gerekiyor diye düşünüyorum efendim. Ülke insanımız diye özellikle ifade etmemin nedeni ise, muhteşem bir maziye sahip olduğumuz içindir (Allah'a şükür). Ve bu anlamda bizler de geçmişe ait zenginliğimizi özümseyerek, hazmederek, gurur duyarak, yaşayarak daha güzel yarınlar için, bir çok şey yapabilir, güzel bir köprü kurabiliriz.
Bunun için de mazimizi tanımamız, gerçeği söyleyen tarihi bilmemiz, güzel insanımızın güzel bakışına, duyuşuna, anlayışına kavuşabilmemiz gerekmektedir. Evet kelimeden ve sevgiden bir köprü. Tüm dünya insanlarının huzur ve emniyeti bulabileceği bir köprü. Köprü demek emniyet demek, kolaylaştırıcı demek, kavuşturucu demek.
Gönüllerimizi pakladıkça, Allah'ın sevgisini oraya nakşettikçe, kainata merhametle, Yunusun dediği gibi ulu bir nazarla baktıkça bu gönül köprüleri kendiliğinden oluşacak, dünya insanlarına bu kainattaki gerçek köprülerin de, huzura aydınlığa çıkaran köprülerin de var olduğunu yaşayarak göstermiş olacağız.
Sevgi ve muhabbetlerimle.
--------------------------------------------------------------------------------
Sayın Sabri Tandoğan Efendi Hz'nin cevaben yazdıkları :
Sayın Yaşar Bey,,
Efendim, sanki hayatın kısa bir özetini yapmışsınız. Okudukça okuyacağım geldi. Zekanızın, kültürünüzün damıtılmasıydı bu sözler. Bütün mesele günün patırtı, gürültüsüne pabuç bırakmadan hep doğrunun, iyinin, güzelin yanında olabilmek. Bir damla suyla İbrahim’in yangınını söndürmeye giden karınca gibi olabilmek. Sonra da “İşte biz böyle yaşadık kardeşim, sizden ne haber” diyebilmek. Hayat, bizden hergün yeni bir hamle, yeni bir zafer bekliyor. Unutmayalım, bu dünya darılma pazarı değil, dayanma pazarıdır. Elimizden geldiği kadar, gücümüzün yettiği kadar, son nefesimize kadar hep büyük ve yüce olanın bayrağını dikmeye dikmeye çalışalım. Unutmayalım, zafer, zafer benimdir diyenlerindir.
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Makamı Âli Olsun.