Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Bir gönül sultanı: Ahmed Kayhan Hz.
Gönderen : Çiğdem
Tarih : 3/13/2021 3:22:23 PM


.
BİR GÖNÜL SULTANI: AHMED KAYHAN HZ.
Mektup-Cevap
Nur ve sevgi kaynağımız olan çok sevgili büyüğüm, Aziz Babacığım,
Size ve bütün dostlara sonsuz hayırlara gebe nice zamanlar dilekleriyle yeniden merhaba...
Değerli büyüğüm, sizin de tanıyıp hizmet etme mutluluğuna erişmiş olduğunuz manevi büyüklerden olan Hacı Ahmet Kayhan Hazretleri bizler için de bir hayır ve güzellik menbaı oluyor... Hazretle ilgili bir iki anektodu bugün değerli gönül dostlarıyla paylaşmak istedim müsaadenizle:
Hazret bir gün emekli maaşını çekmiş otobüsle evine dönerken bir de bakar ki otobüste bir kapkaççı etrafı gözetliyor. Biraz düşünür, eğer der bu adam bu otobüste birinin parasını çalacak olursa ki niyeti belli, o kimse çok zor durumda kalacak. Bari der benimkini alsın da kimseye bir zarar gelmesin. Ve hafifce cüzdanını cebinden dışarıya çeker. Ayakta seyahat etmekte olduğundan yankesici hemen durumu farkeder, güya çaktırmadan yaklaşır ve hazretin cüzdanını aşırdıktan sonra hemen ilk durakta otobüsten atlar. Hazret peşinden güler. Ava giden avlanır der içinden...
Evine gelince hanımına “Ben bugün maaşı kaptırdım” der, “artık bir şekilde idare edeceğiz”. Aradan biraz zaman geçer. Hazretin bir gecekondusu varmış, onu kiraya vermek ister. Bunun için o mahalledeki bir hanımı vazifelendirir. Bu hanıma bir gün bir adam gelir ve evi kiralamak istediğini söyler. Adam çok perişan durumda olduğunu, birçok yere de borcu olduğunu söylemekte, ucuz fiata yana yakıla evi istemektedir.
Bu hanım Hazrete gelir durumu bildirir. Hazret de adamı görmek ister. Bir yerde biraraya geldiklerinde bir de bakar ki otobüste cüzdanını gasbeden adam. Ama adam onu tanıyamaz. Bunun üzerine Hazret düşünür, evini adama verse adam mahallenin de parasını gasbetmeye kalkabilir, laf gelebilir, vermese çok dar durumda gidip yerleşebileceği bir başka yer yok. Sonunda adamı kiracı olarak almayı kabul eder, birkaç ay da kira almayacağını söyler. Adam rahatlamıştır. Ama tabi adamın işi malum, yine başlar aynı işe. Ama o da ne, ne bir çanta, ne bir cüzdan artık hiçbir şekilde gasbedemez olur. Nasıl oluyorsa daha önce işinin ustası olan adamın bütün işleri eline ayağına dolaşmaya başlar, ne kira ne başka borç ödeyemez. Hazret de onu sabırla bekler. En nihayetinde adam işin içinde bir iş olduğunu ve Hazretin büyüklüğünü anlar, gelir kendisinden af diler ve tövbe ederek temiz bir hayata başlar.
Bir gün de Hazret ve etrafındakiler sohbet halindeyken evinin kapısında bir sarhoş belirir, ısrarla kendisini görmek istediğini anlatmakta ama içeri alınmamaktadır. Bunu duyan Hazret “Bırakın evladımı” der “gelsin” . Sarhoş içeri girer, ve ağlayarak ellerine sarılır, öper. Hazret onu “Gel otur evladım diyerek, yanına oturtur. Bu samimi ilgiden oldukça duygulanan adam, oracıkta tövbe eder ve içkiyi bırakır.
Bir gün de Hazreti ziyarete gelen bir zat içeri girmeden önce kapıdaki bir kedi yavrusunu ayağıyla iteler. Sonra içerde sohbet devam ederken kedi yavrusu kapıdan içeri girer ve Hazretin kucağına ellerini koyarak mırıl mırıl bir şeyler anlatmaya başlar. Bunun üzerine Hazret o adama döner ve “Bak” der “içeriye girmeden önce bu yavruyu itelemişsin, şimdi senden şikayet ediyor”.
Çok sevgili büyüğüm, sizin de sohbetlerinde bulunduğunuz, birlikte Kadir gecesi sohbetlerinizin olduğu çok kıymetli bir veli zat olan Hacı Ahmet Kayhan Hazretlerinin mübarek ellerinden inşallah bizler de mana aleminde öpebilenlerden oluruz.
Sevgili büyüğüm, aziz babacığım siz de bugün tanımak şerefine eriştiğimiz bir mana büyüğümüz olarak bizler için bir sevgi, iyilik, edep, güzellik ve incelik kaynağısınız. Siz yaşayan bir Resulullah aşığı olarak bizlere de iyinin, güzelin, hayırlı olanın tohumlarını ekmeye uğraşıyor, bu aşk ve şevkle ayakta kalacak gücü kendinizde buluyorsunuz. Allah yardımcınız ve kolaylaştırıcınız olsun diye niyazlar ederek gülden ellerinizden öpüyor, sonsuz selam, hürmet ve sevgilerimizi sunuyoruz...
Allah’a emanet olunuz...
Çiğdem
--------------------------------------------------------------------------------
Sayın Sabri Tandoğan Efendi Hz'nin cevaben yazdıkları :
Sayın Çiğdem Hanım,
Kıymetli yavrum, gönderdiğin mail, anlattığın anektodlar gerçekten çok ilginç, düşündürücü, ibret verici. Ahmet Kayhan Hazretleri gerçekten büyük, çok büyük, yüce bir kimseydi. Onun sohbetinde bulunmak, O’nunla beraber çay içmek ne büyük mutluluktu. Hazretin huzuruna gelenler dert verir derman alırlardı. Sarhoş, hırsız, uğursuz herkes O’nun kapısından içeri girebilirdi. Ama çıkarken yunmuş, yıkanmış, arınmış, temizlenmiş olarak çıkardı. Engin sevgisi, sınırsız hoşgörüsü ile bütün insanları kucaklıyordu. Allah O’ndan razı olsun. Allah’ın rahmeti, Peygamberin şefaati üzerine olsun.
Kıymetli yavrum, yeni maillerini bekler, selam, sevgi ve saygılarımı sunarım.
Sabri Tandoğan
Allah'ın Rahmeti, Peygamber Efendimiz Aleyhisselatü Vesselam Hz'nin Şefaatleri Üstlerine Olsun.

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]