Efendim,
Bütün gönül dostlarına hayırlı Cumalar dileyerek başlamak istiyorum bu sabah.... Rabbim bu sıcak günlerde ferahlık ve huzur nasıb eder insaallah..
Son günlerde içinde bulunduğum ortamlarda bir şeyi daha yakından gözlemledim ve paylaşmak istedim.. insan kendi huzurunu ve mutlulugunu hatta kendi sağlığını bile kendi elleriyle şekillendiriyor.. Tabiki Rabbim nasıl nasib ettiyse o doğrultuda oluyor ama mutluluk da mutsuzlukta bizim davranışlarımızın yansıması olarak bize dönüyor..
Bakın basit bir örnek vereyim buna.. Son zamanda Türkiyemiz çok çok sıcak günler yaşıyor. Son 20 yılın en sıcak yazı deniyor. Hatta istanbul için son 70 yılın en sıcak hazıranı dendiğini duydum.. Fakat bir dikkat ettim herkesin dilinde sıcaklar... kimi bir söz söylesen cevap 'çok sıcak' 'of ... pof... uyuyamıyorum.. nefes alamıyorum.... bugun felaket. daha sıcak...' evet durum hakikatten zor.. Insanı etkiliyor... Yaşamı zorlaştırıyor... ama aklınız bunda olduğu sürece , konu hep bu olduğu sürece , haberlerde herdakika bu dinlenildiği sürece sanki sıcak hava daha da ısınıyor... Iki kat fazla terliyor insan.. nefesi daralıyor... Biz oturduğumuz yerde bu havayı mayısta yaşamıştık.. Şu anda cok cok daha fazla sıcak var oralarda.. gittiğimizde bize de dayanılmaz gelmişti.. ama yapacak birşey yok.. Alıştık.. birlikte yaşamayı öğrendik.. Sakinleştik.. vücudumuzu , nefesimizi kontrol etmeyi öğrendik, korunmayı öğrendik ister istemez.. tabiki kilmalı ortamların çokluğu yardımcı oluyor ama bir o kadar da dışarıda çalışanlar ve dışarıda olması gerekenler var o memleketlerde de... onları düşününce şükretmek gerekiyor..
Neyse biz konumuza dönelim.. Insan kendini neye şartlar ve sürekli onu düşünürse , düşündüğü gözünde büyüyor büyüyor aşılmaz dağlar gibi oluyor.. Bu sadece sıcaklar için değil elbet.. bu sadece örnek.. diyelim ki bir sorumuz var, biriyle anlaşmazlığımız ya da kırgınlığımız, ya da bize yapılmış haksız bir davraniş... Ne kadar anlatırsak başkalarına, gündemde tutar da konuşursak, sürekli içimizde büyüyor bu olumsuz duygular. sanki dünyanın en büyük sorunu imiş gibi karşımıza dikiliyor.. hatta aşılması imkansız sıradağlar gibi uzanıyor önümüzde... olumsuz duygularımız çoğalıyor, moralimiz daha bir bozuluyor, negatif şartlanmalar ortaya çıkıyor... bütün bu negatif düşünceler ile biz de olumsuz davranışlar sergiliyor , sonuçta da belki kolaylıkla halledilebilecek bir mesele tamamen çıkmaza giriyor... bir bakalım etrafımıza örnekler o kadar çok ki. ... ikli komşu ilişkilerinden ailevi problemlere, dostlara kırgınlıktan devlet yönetimine kadar her yerde örnekleri var... Demek ki olumsuzlukları fazlaca anlatıp devamlı gündemde tutmayacağız diyorum kendi kendime... Olumlu bir çözüm için yapabileceğimiz birşey varmı düşüneceğiz.. Hızla fiiliyata dökeceğiz. ve tevekkülle sonucu bekleyecegiz... Ya da sesimizi kesip şikayetten vazgececeğiz... Yoksa sürekli sızlanmalar, sikayetler , kızgınlıklar, devamlı anlatıp konuyu uzatmak hiçbirşeyi çözmeyeceği gibi insanın bütün yaşamını da hem kendisine , hem de çevresine zehir ediyor...
Bu konuda sizin de görüşlerinizi rica ediyorum. Ne dersiniz..? bu konuda bizi bilgilendirirseniz çok memnun olacağım. Allah razı olsun , yarve yardımcınız olsun..
Sevgi, saygı ve hürmet ile ellerinizden öpüyorum..