Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Her kilidi açan anahtar: Sevgi
Gönderen : Sabri Babadan Mektup
Tarih : 5/24/2022 8:19:40 AM


.
SABRİ BABA'DAN MEKTUP
İNSANI ALLAH AŞKINA ULAŞTIRAN YOL: SEVGİ
Kıymetli yavrum,
İnsanı Allah aşkına ulaştıran yolda ilk aşama insanın eşya ile olan ilişkilerini güzelleştirmesidir. Eşya denince insanların aklına çevresinde gördüğü masa, sandalye, elbiseleri... geliyor. Oysa eşya ile ilişkilerin düzenlenmesi demek onu eşya olarak değil, Allah’ın bir tecellisi olarak görmek demek... Ben bazen bulaşık yıkarken onu Allah’ın elini tutuyormuş gibi tutarım. İki tabağı üst üste koyarken incitmemeye gayret ederim. Çay fincanlarımı bambu tabak altlarına koyarım ki, bırakırken ses çıkarmasın diye.

Dünyada en güzel ses, sessizliğin sesidir. Bazen gardırobumu açar, elbiselerimi okşar severim. Elbiselerim 30-40 yıllık bile olsalar yeni gibidir. Çünkü onlar seviliyorlar... Önemli olan eşyayla güzel ilişkiler kurmak. Ben eve girince de bütün eşyalara saygıyla selâm veririm.

Eğer biz eşyayı eşya olarak görüyorsak, o iş orda biter. Şu çayın içinde milyonlarca elektron, proton dönüyor, şu peçetenin içinde de dönüyor. Her zerreden Allah zikrediyor. Bir tabağı yıkarken bile, onu Allah’ın bir tecellisi olarak göreceğiz ve Allah’la beraber olduğumuzu hissedeceğiz. Yıkarken Allah’la beraber, durularken Allah’la beraber, giyinirken Allah’la beraber, alışverişe giderken Allah’la beraber..., her an Allah’la beraber…

Bu yolda ikinci aşama, hayvanlarla güzel bir iletişim kurmak. Ondan sonra bitkiler geliyor. Bu kurumuş bir gül olur, bir ağaç olur, hatta kuru dallar olur. Kurumuş dallara dikkât edin, onlarda öyle bir güzellik var ki, onu yakalamaya çalışın. Evimde güzel bir çam ağacım var. Onu incitmemeye hep dikkat ediyorum. Ona hep ilân-ı aşk ediyorum, ona şiirler okuyorum.

Bütün bunlardan sonra insanlarla ilişkilerin düzenlenmesi geliyor. İnsanlara öyle bir ilgi göstereceğiz ki, onları ayırmadan seveceğiz. Bugün dinsiz dediğimiz bir insanın, yarın bizi fersah fersah geçmeyeceği ne malûm? Bazı hayat kadınları para için vücutlarını satıyorlar, ama para için vicdanlarını satanlara ne demeli? Bize düşen, baştan herkese karşı saygı duymak. Bu şekilde insan içindeki sevgiyi hep büyüterek bu yolda ilerleyebilir.

Şimdilerde aşk kelimesi çok ucuzladı, ayağa düştü. Aşk, bir insandan hareketle Allah’a yükselmektir. Her şey bir insanı sevmekle başlar.

Allah her zerreye sevgiyi öğretmiştir. Her zerrenin kendine göre bir zikri var. Bu zikrin güzelleşmesi için sevgi görmesi lâzım. Bir zikrin gerçek bir zikir olması için sevgiyle yapılması lâzım. Bu her varlık için böyle. İnsanın asıl ihtiyacı ekmekten, sudan önce sevgidir.
Yunus, “Aşk gelicek, cümle eksikler biter” diyor. Sevgi bir başlangıçtır. Aşk, sevginin en ileri, en muhteşem, en yüce şeklidir. Bir insan başlangıçta bir bitkiye, bir eşyaya da âşık olabilir. Eşyaya olan aşk orada kalmaz, diğer varlıklara da sirayet eder.

İnsanın sevgisi, imanı kadardır. Bir ateist ne sevebilir, ne sevilebilir. Çünkü onlarda gönül taş gibi olmuştur. O insanlarda nefs zirvededir. Onlar Allah’ın verdiği nimetleri yerler, içerler, sonra da inkâr ederler, isyan ederler. İnsanın imanı arttıkça sevgisi de artar, iman sıfıra giderse sevgi de sıfıra gider.

Bu çağda, insanlar birbirlerine sevgilerini gösteremiyorlar çünkü, bir sevginin gösterilebilmesi için nefsin yenilmesi gerekiyor. Bir insan nefsini aşmadıkça çevresine sevgi gösteremez. Kâinatta hiç kimse, kâinatın gelmiş geçmiş en büyük, en yüce insanı olan Peygamber Efendimiz (Aleyhisselatü Vesselam) kadar sevgi dolu olmadı. Şu anda bu çağın, bu zamanın en büyüğü de, sevgisi en büyük olan kimse, odur. Aşk kimdeyse, yücelik ondadır.

Bana göre insan öldüğü zaman da sevmeye devam eder. Ölüm diye bir şey yok çünkü. Sevgi her yerde devam eder. Ölüm sadece gözünü bir dünyada kapatmak, başka bir dünyada açmaktır.

Hz. Mevlana, “Sevgiden bakır altın olur.” diyor. Yunus, "Sevelim, sevilelim, dünya kimseye kalmaz." diyor. Bu güzellikleri yaşayarak iki dünyasını da cennet edebilenlere ne mutlu...

Selam, saygı ve sevgi ile.

Sabri Tandoğan
Muhterem Hocamızı dua ve Fatihalarımızla anıyoruz.

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]