Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Kula kul olmayalım, Allah'a kul olalım.
Gönderen : İsmail
Tarih : 10/10/2022 12:24:29 PM


.
KULA KUL OLMAYALIM, ALLAH'A KUL OLALIM
Soru-Cevap
Sn. Tandoğan, Kıymetli Büyüğüm,

sohbetlerinizden haz alıyorum. Cebab-Hak Razı olsun.
Kanaatim o ki, Mevlamıza karşı olan emanetin
hakkını vermek adına yaşantınız ciddi bir
örnek oluyor. Sizinle paylaşmak istediğim bir meselem
var ve umarım bana bu hususda tavsiyeleriniz olur.

Hayatımızın türlü meşaggatlerden ve
imtahanlardan ibaret olduğu gerçeği ile yaşıyor,
Yaradanın, bu cana olan ilgi ve alakasını da O'na
şükür olarak bilmeye çalışıyorum. Ancak, bu
konuda yeterli olamadığım kanaati ile de
üzülüyor ve çevremden de olumsuz etkilenmekten
kurtulamıyorum. Nefis muhasebesi yaptığımda
gördüğüm hatalarım var. Ancak, konumum gereği
olduğunu düşündüğüm bir eleştiriyi
çokca alıyorum. Hatalarıma bu durumum mu sebep oluyor
bilemiyorum.

Mesela, " tarafsız olan bertaraf olur " mantığı ile
bir tarafa itilmek isteniyorum. Toplum karşısında bir
kategori içinde görülmek isteniliyorum. Bu gerçekten
şart mı ? Bir yere müntesebat kurmak olmaz ise olmaz
mı ?

„İstikrar ile devam ettiğim ortamlar olduğu gibi hali
hazırda müsbet bulduğum ortamlardan geri durmuyorum
da... Ancak, zaman zaman aklım ve kalbim kabullenemediği
için kendimi çektiğim oldu.
Sormak isterim; değerlerimizin birbirine
karıştığı (dünyanın ve ilmin/amelin) bu
kadar birbiri içine girdiği bir ortamda/ortamlarda
bulunmak istememek, bir bakıma yalnız devam etmek
gerçekten bir hata mı ? Birbirini bu kadar çok
sayıda taraf gören ve bazen sınır düzeyde
farklı farklı düşünenler hatalı değil mi ?
Tavsiyelerinize ihtiyacım var. Teşekkür ederim..
Tüm samimiyetimle ve şahsınıza olan saygı ve
sevgilerimle,Allah' a emanet olunuz.

İsmail Can

Sayın Sabri Tandoğan Hz'nin cevaben yazdıkları :
***********************************

Sayın İsmail Can,

Kıymetli yavrum, son derece önemli bir meseleyi ele almışsın. Önce gösterdiğin yüreklilik için seni kutlarım. Her gün işitiyoruz, her yerde işitiyoruz ve bu sözden nefret ediyoruz: Bir taraf olmayan bertaraf olur. Bu, köksüzlüğün, şahsiyetsizliğin, zavallılığın, gerçek insani erdemlerden yoksun olmanın en adi, en rezil en aşağılık bir ifadesi. Bu sözden ömür boyu nefret ettim, tiksindim. önemli olan tek şey var: Hakikat peşinde yürümek. Ve o hakikati yalnız Kur’an ve Hadis’te gösteriyor.

Ben, birtakım muhteris, zeka ve kültür fukarası, adi, aşağılık insanların peşinden gitmeye mecbur muyum? Beni bertaraf mı edecekler? Buyursunlar, etsinler, meydan onlara kalsın, tepişip dursunlar. Benim rızkımı Allah’ım verecek. O it, köpek takımının peşlerinden gitmeye hiç de mecbur değilim. Ben hakikatın adamıyım. Bugüne kadar hakikat için yaşadım, hakikat için de gerekirse hiç çekinmeden canımı veririm.

Akşam bir kimseyle konuşuyorduk. Onun da tanıdığı insanlar arasında bir itilaf çıkmıştı. Bir taraf yargısız infazda bulunuyordu. “Niye” dedim “devreye girip hakikatı ortaya çıkarmıyorsun? Ve haksız olan tarafa dönüp git karşı taraftan özür dile, af dile, onu elini öp demiyorsun?” “Demem”, dedi, “ben niye iki tarafın arasına gireyim? Ne halleri varsa görsünler”. Halbuki bunu söyleyen kimse o ihtilafı yarım saat içinde halledecek bir konumdaydı. Ama bunu yapmadı. Yarın dedim, Allah’ın huzuruna çıktığın zaman, ilahi mahkeme kurulduğu zaman bunun hesabı sorulursa ne diyeceksin? Cevap vermedi.

Kıymetli yavrum, bilmem ne demek istediğimi anlatabiliyor muyum? Bu iğrenç önyargılardan kurtulalım. Yalnız Allah’ın ve Peygamberin yolundan gidelim. Kula kul olmayalım. Yalnız Allah’a kulluk edelim. Söyleyeceklerim bu kadar. Artık karar sizin.

Selam, sevgi ve saygı ile.

Sabri Tandoğan
Aziz Ruhları Şad Olsun.

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]