Saygılar sunarım Hocam ;
İnşaallah sağlıgınız, sıhhatiniz iyidir. Müsaadenizle yine bir sorum olacak.
Kur'an-ı Kerim'de,Tevbe suresi 37. ayette; "...Zaten ALLAH HAKKI tanımaktan kaçınan insanları doğru yola yöneltmez." buyurulmuş.
Benim çok sık yaptığım dualardan biri olan, İsra suresinin 80-81'inci ayetlerinde ise; "Ve dua ederken de ki : 'Ey RABBİM,girişeceğim her işe doğruluk ve içtenlik üzere girmemi; bırakacağım her işten de doğruluk ve içtenlik göstererek çıkmamı sağla; ve bana katından destekleyici bir güç; bir kanıt bahşet!
Ve de ki: 'HAK geldi batıl yıkılıp gitti. Batıl, yok olmaya zaten mahkumdu.' "
Yunus Emre Hazretlerinin şiirlerini okurken farkettim, iş ve oluş anlatılırken genelde "Hak" lafzı; istek, talep durumunda "Rabb" lafzı; yalvarma,yakarma ve tabiri caiz ise elin uzanamayacağı bir şeyi ifade etmek anlamına gelen durumlarda "Allah" lafzı kullanılmış.
Mesela ;
"Baştan ayağa değin HAK'tır ki seni tutmuş
HAK'tan ayrı ne vardır, kalman güman içinde"
Ve ;
"Nitekim ben beni bildim,
Yakın bil kim HAKK'ı buldum."
Bu mısralarda sanki;"HAK geldi batıl zail oldu",ayet-i kerimesinde ki manayı dile getiriyor gibi.
Hocam,"Hak", "Rabb" ve "Allah" lafızları ne anlama geliyor? Kademe kademe bir durumu mu teşkil ediyorlar?
Ve, biz "Hak" kavramı içimizden zuhur etmeden, hiç bir şeyi, (hakiki özü itibarıyla) kavrayıp bilemez miyiz?
Hürmetle ellerinizden öperim.
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
İnce nüanslar Yazan Esra
Cvp: İnce nüanslar Yazan Sabri Tandoğan