Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Hayatın en güzel initesi: Aile birliği.
Gönderen : Fatmagül
Tarih : 3/1/2023 9:47:33 AM


.
HAYATIN EN GÜZEL ÜNİTESİ: AİLE BİRLİĞİ
Mektup-Cevap
Merhaba Efendim

Bizim sokakta sıra sıra akasya ağaçları var..Hepside salkım salkım çiçek açmış.Sabah erken çıkmıştım evden,ılık esen rüzgar etrafa akasya çiçeğinin kokusunu yaymış,Hava mis gibi akasya kokuyordu...Erguvanlar da pespembe bir renge boyamış etrafı.Anadolu yakasında evlerin bahçesinde, erguvan ağaçlarına rastlanıyor.Daha ziyade boğazda kümelenmiş erguvanlar ,pembe bir tablo gibi seriliyor gözlerimizin önüne...

Efendim iş başvurularımdan bahsediyordum size...Nerde kalmıştık...

Verilen adrese gittim.Kapıdan bir genç kız karşıladı beni.Üzerinde siyah,mini bir kıyafet vardı.Zarif ve güler yüzlü görünmeye gayret ederek beni içeri buyur etti.Küçük sayılabilecek odada iki masa birkaç koltuk vardı.Masalardan birinde bir haftalık uzamış sakalı,uzun siyah saçı,kapkara gözleri,iri kıyım yapısı ile oturan delikanlı dikkatimi çekmiş,ilk bakışta,o mekana pek bağdaştıramamıştım ..Damdan düşer gibi bir intiba uyandırmıştı bende..Kapkara gözlerini gözlerime dikmiş,düşüncelerinden sıyrılmaya,dikkatini bana çevirmeye gayret ederek,önce masasının yanındaki sandalyeyi işaret etmişti.

Oturdum.Geliş nedenimi söyledim.Hemen bir form aldı,benim verdiğim cevaplar doğrultusunda formu doldurdu,sonra içer ki odaya götürüp bıraktı.Masasının başına geçti ve bilgisayarda iskambil falı oynamaya başladı.

Az sonra odanın kapısı açıldı,sarışın bir baş uzandı.İsmimle hitap ederek beni çağırdı.Girdim içeriye...Beyaz meşin koltuklardan birine oturdum.Zayıf,ufak tefek bir hanımdı.Yüz hatları kalemle çizilmiş gibi kusursuz ve güzeldi.Uzun,sarı,fönlü saçlarını arkaya savurup,samimi görünmeye çalışarak ,bana sorular sordu.Epey bir sorgulamadan sonra,öğretmenlik yaptığımı öğrenince,oğlunun öğretmeni ile yaşadığı tatsız olaylardan bahsetti.Çocuğu ilkokula başladığında öğretmenini hiç sevmemiş.Öğretmeni onu sürekli azarlıyor ve dövüyormuş.Çocuğunun babasının vefat etmiş olduğunu bildiği halde...Bende,keşke çocuğunuzu o sınıftan alsaydınız çünkü öğretmenini sevmeyen bir çocuk başarılı olamaz dedim.Bir öğretmen öğrencisine ancak saygı ile,sevgi ile yaklaşırsa,ona birşeyler verebilir.Gerek bakışla,gerek ses tonu ile bu hissettirilir.Aynı yolla sınıfta hakimiyette kurulabilir...Tabi dünyanın en zor işlerinden biri çocuk eğitimi.Onları iyiye,güzele,doğruya kanalize etmek önemli.Onlarla didişmek doğru değil.Onların önce edep hududuna girmeli,sonra gereken ameliyeyi yapmak hiçte zor olmaz.Ama önce o tatlı dialoğun kurulabilmesi gerekir.O da saygı ve sevgiye dayanıyor.Konuşmamız bu minval üzre devam etti.

Anladığım kadarıyla burası,Gazeteye ilan vererek,iş ve işçi arayanları görüştüren,aracı bir şirket ...Bir yandan telefon görüşmeleri yapıyor.İşe yerleştirdiği kişilerden elemanlarım diye bahsediyor.Eleman çalıştıranlarada,müşterim diyor.Bazen elemanlarından bazen müşterilerinden yakınıyor,işinin zorluğundan dem vuruyor.Bir yandanda işini çok sevdiğini söylüyordu.

Sizin yapabileceğinize inandığım bir işvar dedi.2,5 yaşında bir çocuk.Annesi onu idare edebilecek pratik zekalı birini arıyor.Ama çok hareketli,yaramaz bir çocuk.Psikologlar hiperaktif demiş..Hanımefendi,dedim...Psikologlar hiç kusura bakmasın.Ben hiperaktif diye birşeyi kabul etmiyorum.Olay etki tepki meselesi...Çocuğa nasıl davranılırsa,öyle karşılık verir.Bana kalırsa bu çocuk,sevgi,saygı ve şefkatten mahrum.onun için böyle davranıyor.

Aracı veya danışman hanım,işi kabul ederseniz hemen çocuğun annesini arıycam. Çünkü acele ediyorlar.Ben sizi uygun buldum dedi.Bende tabii.bir deneyelim.Uyum sağlanırsa memnuniyetle..A.Hanım hemen ahizeyi eline aldı F.Hanımla görüştü.Beni anlattı.aradığınız gibi birisi dedi..Sonra bana döndü,yarın 10,30 da görüşmeye gelirmisiniz? diye sordu .Evet anlamında başımı salladım.A.Hanım memnundu.Karşı tarafın beklentileri hususunda epey konuştu.Benimde söyleyeceklerim vardı.Ama ertesi güne bırakmayı tercih ettim.Bu arada,aracı hanım 2.evliliğinden bahsetti.Gözümün önünde,paranın azdırıp şımarttığı,ne yaptığının,nereye gittiğinin farkında olmayan,manevi güzellikten,huzurdan uzak,sahte hayatlar canlandı.Hanım bir yandan anlatıyor,bir yandan sigaranın birini yakıp,birini söndürüyor..Sahip olduğu servetten bahsederek susuzluğunu gidermeye çalışıyordu...Mal,mülk,para ile doyurmaya çalıştığı açlığını,huzursuz,telaşlı hali ile,hiçte tatmin edemediği belli idi.Daha çok para kazanmak için,insan fıtratına aykırı bu durumları yaşamanın negereği var.Allah,rızkımıza kefil değil mi...Sonra bunalımlar,stresler yaşanıyor.Kendimi her yönden karşımdaki hanımdan daha donanımlı ve zengin hissediyordum.Nerdeyse ona acımaya başladım.Gerçek zenginliğin,kanaat etmek olduğunu bu hanıma nasıl anlatabilirdim.

Ertesi gün görüşmek üzere A.Hanımla vedalaştık.A.Hanım bu işe olmuş bitmiş gözü ile bakıyor,benide bu duruma hazırlıyordu.Benim aklımda 2 gün önceki başvurum vardı. Oradan büyük bir ihtimalle olumlu bir yanıt bekliyordum.Çünkü referans gösterdiğim kişiyi aramış,beni sormuşlardı.Bu durumda iki seçenekle karşı karşıya idim.Yol boyunca bunu düşündüm.Her iki taraf ilede görüşüp,sonra karar vermem uygun olurdu.Kafamdaki tereddütlerin gitmesi için D.Hanımı arayıp,benim hakkımdaki kesin kararlarını öğrenmek istedim.Çünkü çocuklu aile benden kesin bir cevap bekliyordu.Aklım diğer tarafta iken ,kesin bir karara varamıyordum.D.Hanımı aradım.Durumu anlattım.D.Hanım,benim hakkımda M.Hanıma olumlu referans verdiğini istersem öğleden sonraya randevu alabileceğini söyledi.Bende kabul ettim.Sabah,çocuklu aile ile görüşecek,aynı gün öğleden sonra üst düzey yönetici hanımla..Hakkımda hayırlısı olsun,diye düşündüm.Gece kah,küçük bir çocuğun elinden tuttum..Kah,villada koşuşturdum...Zihnim bir orayla bir burayla uğraştı.Sabah ola hayrola,bakalım nelerle karşılaşıcam...

Efendim klavyeyi pek hızlı kullanamadığımdan yazmam epey zaman alıyor.Vakit epey ilerlemiş.Bugünlük bu kadar.Arkası yarın diyelim.Satırlarıma şimdilik son verirken,hürmetle ellerinizden öpüyorum.Tüm dostlara selam,sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Müsadenizle..

Fatmagül

Sayın Sabri Tandoğan Hz'nin cevaben yazdıkları :
********************************************************************

Sayın Fatmagül Hanım,

11.5.2007 tarihli mailinizi aldım.

Kıymetli yavrum, aynı güzel üslupla iş aramanın öyküsüne devam ediyorsun. Karşılaştığın insan tiplerini öyle canlı, öyle reel olarak anlatıyorsun ki insan zevkle okuyor. Keşke bunlara hiç hacet kalmasaydı. Bir hoş, bir güzel hava içinde statün devam etseydi. Gördüğüm kadarıyla sen her zaman yuvana bağlı kaldın. Eşine, sevgi ve saygıyla hareket ettin. Hiç şüphem yok yine aynı duygular içindesin.

Şu kısacık dünya hayatında bir aile yuvasının sıcaklığını, güzelliğini hayatta ne verebilir. Asil, temiz, nezih, güzel duygulardan sonra her şey anlamını yitiriyor.gördüğün hareket karşısında bir tek özür dilerim sözü her şeyi düzeltmeye yetebilirdi. Ben yine de ümidimi kaybetmiş değilim. İnsana bir aile yuvasının verdiği güvenceyi, huzuru ve mutluluğu hiçbirşey veremez. Bütün mesele insanın mutlu olmk için muhtaç olduğu biraz sevgiyi, biraz saygıyı, biraz hoşgörüyü aile yuvası içinde bulabilmesi. Allah büyüktür, inşallah eski günler yeniden başlar. Umudunu kaybetme. Sen, tertemiz, pırıl pırıl melek gibi bir insansın. İnşallah Cenab-ı Hak seni koruyacak, yepyeni bir sayfa açılacaktır. Dua edelim ve bekleyelim. Gülten Akın bir şiirinde



“Bekleyin, bekleyin, durmaksızın bekleyin.

Bir gün unutulmuş bir aynada bütün sevgiler size dönecek”



diyordu. Biz de bekleyelim ve dua edelim. İnşallah güzel günler yakındır. Selam, sevgi ve saygı ile.



Sabri Tandoğan
Aziz Ruhları Şad Olsun.

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]