Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Her fiilin faili Allah'tır.
Gönderen : Sabri Babadan Mektup
Tarih : 11/24/2023 2:14:50 PM


.
SABRİ BABA’DAN MEKTUP
*HER FİİLİN FAİLİ ALLAH’TIR*

Kıymetli yavrum,
Tasavvufta ne incitmek var, ne de incinmek... Aslolan her iki durumu da edeple, incelikle, zarafetle ve tasavvufun ışığıyla birleyebilmek. Bir kimse tasavvuf yoluna girip de “La faile illallah” dedikten sonra artık istese de kimseye de kırılamaz ki. Biz mana yolunda küçük yaştan itibaren büyüklerimizden bu terbiyeyi aldık. Bize böyle aşıladılar. Her fiilde mevcut olan Allah’tır, her sıfatta mevsuf olan Allah’tır, her vücutta mevcut olan Allah’tır diyen bir kimsenin artık minicik olaylar karşısında “ay ben kırıldım, ay ben gücendim” deyip sırtını dönmesi, çocuklar gibi küsmesi düşünülemez. Çünkü bir tasavvuf müntesibinin her an dünyasını dolduran bir gerçek vardır. Son nefesini verirken kimseye dargın, kırgın, küskün olmamak. Uğradığı haksızlık, maruz kaldığı hakaret ne olursa olsun onu Haktan bilmek. Demek benim bir hatam var ki bu muameleye maruz kalıyorum. Kimbilir belki de öğretmen Leman hanım hikayesinde olduğu gibi (bu hikaye gönül sohbetleri kitabında mevcuttur) otuz yıl evvel, kırk yıl evvel yaptığımız bir kabalığın, bir saygısızlığın faturasını ödüyoruzdur.
Yunus Emre bir şiirinde

“Bir çeşmeden akan su
Acı tatlı olmaya”

der. Ramazan ayında televizyonda sık sık dinlediğimiz çok güzel bir ilahi vardır:

“Güzel aşık, cevrimizi çekemezsin demedim mi
Bu bir rıza lokmasıdır, yiyemezsin demedim mi”

Bütün mesele, mana yolunda ilm-i tevhidi bilen bir manevi büyüğün himayesinde

“Narın da hoş, nurun da hoş”

diyebilmek, bu gerçeği kabullenebilmek.

Allah rahmet eylesin, çok değerli politikacı Osman Bölükbaşı emekliye ayrılıp köşesine çekildikten sonra bir gazeteci kendisine nasıl bir ruh hali içinde olduğunu sormuş. O da tebessüm ederek “bağrım Karacaahmet mezarlığı gibi” demişti. Açık söyleyeyim rahmetliyi çok severdim, çok sayardım ama, ben bu düşüncede değilim. Ben de hayatta çok zulüm gördüm. Beni çok kırdılar, çok incittiler, üstüme çok geldiler. Ama vardır bir hikmeti dedim, köşeme çekildim. Herhalde bir fatura ödüyorum dedim ve bugün Rabbime sonsuz şükürler olsun içimde sevgiden, saygıdan ve duadan başka hiçbir şey yok. Tabi bütün bunlar bir tercih meselesi. Siz de “ben bu kanaatte değilim” diyerek köşenize çekilebilirsiniz. Bu bir görüş meselesi. Eyvallah. Ama ben son nefesimde Ömer Hayyam’ın şiirindeki gibi ölmek istiyorum, Allah nasip eder inşallah:

“Sevginle gireceğim toprağa
Sevginle çıkacağım topraktan”

Sevgi, yine sevgi, yine sevgi. Biz çocukken oyun sırasında “sağım, solum, önüm , arkam sobe” derdik. Ben şimdi hayatımın bu son deminde kollarımı açıyor, tek istisna olmadan yedi milyar insanı kucaklıyor ve “önüm, arkam, sağım, solum sevgi” diyorum. Ne olur, yiyip içtiğimiz sevgi olsa, giyinip kuşandığımız sevgi olsa. Konuştuğumuz sevgi olsa. Düşüncelerimiz, hayallerimiz hep sevgi olsa. Biz de Yunus gibi

“Aşk gelicek, cümle eksikler biter”

diyebilsek.

“Sevelim, sevilelim, dünya kimseye kalmaz”

Diyebilsek, yeryüzündeki bir kum tanesinden gökyüzündeki galaksilere kadar sevgi sınırlarımızın içine girmeyen hiçbir şey kalmasa...

Çok değerli dostlar, hepinize selam, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.

Sabri Tandoğan
Rahmet ve Şefaat Gani Gani Onun ve Hakka Göçen Dost ve Yakınlarının Üstlerine Olsun
*Selamlar, huzur, esenlik, afiyet içinde geçecek hayırlı cumalar.*

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]