Konu : Kurban bayramı, aşkın güzelliği.
Gönderen :
Fatmagül
Tarih :
6/14/2024 4:43:00 PM
.
KURBAN BAYRAMI, AŞKIN GÜZELLİĞİ
Mektup-Cevap
Saygıların, sevgilerin en sonsuzu ile;Merhaba..
Nesrin Hanımın maili beni çok duygulandırdı.O mübarek topraklara olan özlemimi artırdı.Allah cümlemize o mübarek yerleri ziyaret etmeyi nasip etsin .İnşallah...
Yaklaşan Kurban Bayramı beni çocukluğuma götürdü.
10 yaşına kadar çocukluğum, Mardin'in Kızıltepe ilçesinde geçti... Büyük bahçeli bir evimiz vardı. Dut ağaçları, üzüm ve nar ağaçları.. .Rengarenk, kırmızı, sarı, pembe, beyaz...Kocaman güller.. Mis kokulu..Ve daha ismini bilmediğim çiçekler... Yaz ve bahar aylarında bütün günüm bahçede geçerdi. Ağaçlarla, çiçeklerle haşir,neşir... Sabah akşam sulanırdı tüm bahçe ..Bahçedeki musluğa hortum takıp ,sulamak en büyük zevkimdi...
Bahçenin ortasında küçük bir havuzumuz vardı..Evin ve bahçenin etrafı yüksek duvarlarla çevrili idi. Yazın sudan çıkmazdık. Babam havuzun kenarına maydanoz ve taze soğan ekmişti. Salata yaparken taze taze toplayıp doğramak ayrı bir zevkti. Asmalar iki taneydi.Biri bahçe kapısından girerken, sağda duvar kenarında, baş parmak büyüklüğünde üzüm verirdi.. diğeri le şeklinde sola dönen betonyolun sonunda evin girişinde... yazın o yer gölgelik olurdu, annem misafirlerini yazın o asmanın altında ağırlardı. Havuzun fıskiyesini açmayı da ihmal etmezdi.
İki tane kocaman dut ağacı vardı. Tepesine tırmanıp dut yemeye bayılırdım.Annem dutlar olgunlaşınca, yere kocaman patiska bez sererdi. Silkeleyince, dutlar,pıtır pıtır dökülürdü.
Müdavim bir fakirimiz vardı... Bir gün bahçe kapısı çalınmış.Yaşlı bir teyze ,su istemişti .. Annem de içeri buyur etmiş karnını doyurmuş, öteberi vererek gönlünü hoş etmişti.. Her zaman bekleriz. demişti... O da ilçeye her gelişinde bize uğrardı. Karnını doyurur,abdest alır.Vakit namazını kılar... sohbet ederdik... Biz etrafını sarardık, bize evliya menkıbeleri anlatır... Peygamber Efendimizden bahsederdi. Bir dolu dua eder, giderdi..
Bir gün koynundan küçük, yeşil bez parçaları çıkardı. Öptü, herbirimize bir parça verdi. Bunlar Sultan Şeyhmus'tan. Onun örtüsü ..Mübarektir. dedi. Biz de kutsal bir emanet gibi aldık öptük, yıllarca muhafaza ettik. Ayşe nine artık aileden biri gibiydi. O da bizi torunu gibi severdi. Kalbi,Allah, Peygamber, Evliya aşkı ile doluydu. Onu hiç unutmadım. NUR İÇİNDE YATSIN.
5-6 Yıl önce kapım çalındı. Yaşlı bir teyze... Allah rızası için bişeyler istedi. O an Ayşe Nine gelmiş gibi hissettim. (Ne cesaret) içeri buyur sana yemek ikram edeyim dedim. O da içeri girdi.. Tıpkı Ayşe Nineye gösterdiğimiz ilgiyi ona da gösterdim. Çok mutlu oldu. Arada bir gelmeye başladı .. Epeydir gelmiyor... Bazen merak ediyorum onu...
Bir kurban bayramının 3 gün öncesinde, babam koyun almıştı. Bahçede dut ağacına bağlandı... 3 gün boyunca onunla arkadaşlık ettik...Yemini, suyunu vermek için, kardeşlerimle yarışırdık. Arefe gecesi, ayrılık saati yaklaşmıştı. Koyunumuz sanki mahzunlaşmıştı. Son gece melerken bize veda eden bir hüzün hissetmiştim sesinde...Gece boyu uyumamıştım. O da uyumamıştı. Titrek sesle, arada bir meleyerek, son gecesini uyanık geçirmişti. Ben sabaha karşı dalmışım. Bayram sabahı uyandığımda,kurban kesilmişti bile... Duyduğum sadece tevekkül hissiydi ve içimde bayram sevinci...
Efendim, KURBAN BAYRAMININ ANLAM VE ÖNEMİNİ lütfeder, anlatırsanız, bizi ihya edersiniz.. Size ve tüm gönül dostlarına nice, mutlu hayırlı bayramlar dileği ile... Allah'a emanet olun...
FATMAGÜL
Sayın Sabri Tandoğan Hz'nin cevaben yazdıkları :
---------------------------------------------------------
Sayın Fatmagül Hanım,
28.12.2006 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, yeni mailin bir yazı değil güzel çok güzel bir tablo olmuş. Çocukluk günlerini o kadar canlı, o kadar renkli anlatmışsın ki seni yürekten kutlarım. Allah başarılarının devamını nasip etsin. Eminim okuyacak site mensupları da ondan büyük bir zevk alacaklar.
Değerli yavrum, son zamanlarda “mütareke basını” nasıl Ramazan bayramını şeker bayramına çevirmişse kurban bayramını da et bayramına dönüştürdü. Bunlar gaflet, delalet, ihanet içinde olan insanlar. Oysa kurban bayramı çok yüce, çok ulvi, ürpertici hususları gösteriyor. Kurban bayramı medeniyet yolunda, insanlık yolunda, mana yolunda ilerleyen insanın nefsinden birşeyler kopararak Allah yolunda feda etmesini hatıra getirmeli. Bu bir kötü itiyad, kötü alışkanlık olabilir. Bizi nefis bataklıklarına götüren kötü bir huy olabilir. İsraf gibi, cimrilik gibi, dedikodu gibi, çok konuşmak gibi birtakım güzel insanları kırmak, incitmek gibi günlük hayatımızda yapageldiğimiz bazı durumlar olabilir. Bizi Allah yolunda, mana yolunda bütün incelik ve güzelliklerden uzaklaştıran bir tarafımız olabilir.
İşte mübarek kurban bayramı münasebetiyle biz de nefsimizi kötülüklerden uzaklaştırarak hiç olmazsa bir ikisini Allah yolunda kurban edebilirsek bayramın manasını idrak edenlerden oluruz. Sigarayı bırakmak, içkiyi bırakmak, yalan söylemeyi bırakmak, kıskançlığı bırakmak, kalbimizi, kafamızı cinsel baskıların yoğunluğundan kurtarmak için ne güzel fırsattır kurban bayramı. Allah’ım Senin rızanı kazanmak için şu şu kötü yanlarımı bırakıyorum, Senin yolunda kurban ediyorum diyebilmek ne güzeldir. İnsan nefsini Allah yolunda kurban ettikçe hafifler, ferahlık duyar, kendini bir tüy gibi hafif hisseder. Mutlu olmak, güzel olmak, hayattan zevk alabilmek, insanları sevebilmek, insanlara faydalı olabilmek için çırpınabilmek hepimizin hem hakkımız hem de vazifemiz değil midir?
Mutlu aileler, mutlu insanlardan kurulur. Birbirine sevgi duyan, saygı duyan, hayranlık duyan iki insan biraraya gelir, mana yolunda, güzellikler yolunda, aşk yolunda ellerini birbirine vererek hayatın şiirini yudum, yudum tadarlar. Hayatta bundan daha güzel ne olabilir? Sevmek ve sevilmek, birbiri için yüreği titremek hayatın en güzel, en muhteşem olayı değil midir? İşte bu güzel durum ancak nefsaniyetini arka plana bırakan tertemiz, bembeyaz bir aşkla birbirlerini kucaklayan insanlarda görülebiliyor. Onun için kurban bayramı ve onun kapsadığı derin anlam insanı huzura, mutluluğa, aşka götüren en güzel yollardan biri değil midir? Nefsini arıtmamış, temizlememiş, egosunun yoğunluğu içinde yaşayan insanlar birbirlerini sevemezler. Aşkı yaşayamazlar ki. Çünkü nefisler birbirini hep iter. Her durumda bir benlik savaşı çıkarır. Bu suretle nikah memurunun önündeki o en kutsal, en şiirsel an bile tepişmeyle geçirilir.
Evet yavrum sevmek, sevilmek bizim de hakkımız. Biz de aşkı bütün nüanslarıyla tadabilmek, yaşayabilmek için bu dünyaya geldik. Ama işte o kör olası nefis hayatı hem bize hem hayat aradaşımıza zehir ediyor. Bizleri renge, ışığa, şiire, güzelliğe, aşka götüren kurban bayramına binlerce selam. Allah bu güzellikleri yaşamayı bize de yeryüzündeki bütün insan kardeşlerimize de nasip etsin.
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Aziz Ruhları Şad Olsun.
|