Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Hayat yolunda...
Gönderen : Sabri Babadan Cevap
Tarih : 9/27/2024 9:39:44 AM


.
NUHTEREM SABRİ TANDOĞAN BÜYÜĞÜMÜZE SORULMUŞ BAZI SORULAR VE CEVAPLARI
FENERBAHÇE SOHBETLERİ, 25.6.2008



Soru: Allah’ın varlığını çok merak ediyorum , bir türlü anlayamıyorum. Ama sürekli kafamı kurcalıyor.



Cevap: yavrum, sen ömür boyu düşünsen yine de anlayamazsın. Ama sonunda fıttırırsın. Bazı şeyleri idark edemeyeceğimizi anlamamız lazım. Bir Hadiste Peygamber Efendimiz (S.A.V.) buyuruyorlar ki “Allah’ın zatını tefekkür etmeyin, sıfatlarını düşünün.” Mesela şu kırmızı sardunyaya bakın; kırmızı çiçekler, yeşil yaprakları ile nasıl bir uyum içinde... Arıları, karıncaları düşünün... Karınca kendi ağırlığının 36 misli ağırlık taşıyor. Allah’ın yarrttığı güzelliklere hayranlık duyun, fakat zatını düşünmeyin. Ziya Paşa diyor ki



"İdraki meali bu küçük akla gerekmez

Zira bu terazi bu kadar sıkleti çekmez”



Soru: Nefsimi nasıl terbiye edebilirim? Çok konuşuyorum, çok yiyorum, çok uyuyorum. Bir türlü nefsime söz geçiremiyorum. Hatalarımın farkındayım. Fakat bir türlü istediğim gibi olmuyor.



Cevap: Çok önemli bir soru. Yıllardır nefsi ıslah etmenin yolları arandı. Mühim olan nefse güzel yollar açabilmek... ben nefsimi ıslah etmek için ona hep güzellikleri yaşattım. Nefsimle uğraşmamak için hep bir meşguliyet içinde oldum. Çok kitap okumamın bir nedeni de nefsimle baş edebilmek. Van Gogh, din okulunda okumuş ama nefsi ile başa çıkamamış. Kendini deli gibi resme vermiş. Sürekli bir meşguliyet içinde olmak nefsi terbiye etmenin en güzel yolu. Ama bu meşguliyet olumlu olmalı. Güzel sanatlar, biçki-dikiş, edebiyat, şiir, din, tasavvuf, ...vs.... Aklımızı, imkanlarımızı hep iyiye, güzele sarfedeceğiz. Yaptığımız işi severek, aşkla yapacağız, kainatın en önemli işi gibi yapacağız. Dünyanın en mutlu insanı benim diyebilmeli. Herşeyin hakkını vereceğiz. Her an bir meşguliyet içinde olursan, o zaman nefis aradan çekiliyor. Şeytan ‘Bu iş yerinde grev varmış’ diyor, size yaklaşamıyor.



Soru: Çocuklarımız üzerinde, eşlerimiz üzerinde etkili olamıyoruz. Söylüyoruz, söylüyoruz, ama nafile... Ne yapalım, kendi hallerine mi bırakalım?



Cevap: Çocuklarımızla, eşimizle güzel diyalog içinde olalım... Biz kendi halimizle, yaşantımızla onlara örnek olalım. Annem bana bir kere bile nutuk atmadı. Ama hep yaşantısı ile örnek oldu. Edebiyat öğretmeni idi, çok dindardı. Çok modern bir hanımdı ama aynı zamanda çok dindardı. Namazını bir gün bile kazaya bırakmazdı. Sözlerle hareketler birbirini tamamlamazsa etkili olunmuyor. Mühim olan örnek olabilmek. İnançlar yaşanmadıkça hiçbirşey ifade etmez.



Biz niye Hz. Muhammed’i (S.A.V.)’i aşkla seviyoruz? Çünkü O’nun sözleri ile yaşantısı arasında hiç bir çelişki yok. Ne demişse onu yaşamış.



Soru: Nasıl güzel namaz kılabiliriz? Namaza duruyoruz, aklımıza binbir türlü şeyler geliyor. Bunu nasıl aşabiliriz?



Cevap: Hayat bir bütündür. Bir insan hangi işi yapıyorsa onu en güzel şekilde yapmalı, dikiş dikiyorsa onu mükemmel dikmeli, lavabo ovuyorsa onu her seferinde daha temiz ovmaya çalışmalı. Örneğin, ben her telefon konuşmamda nasıl daha güzel hitap edebilirim diye düşünürüm. Her seferinde ses tonumu daha güzel kullanmaya gayret ederim. Bazan sırf sesimi duymak için beni arayanlar olur. Hayatın her alanında aynı edep, dikkat içinde olduğumuz zaman, her an Hakk’la beraber oluyoruz. O zaman namazımız da güzel oluyor.



SABRİ TANDOĞAN HZ.
AZİZ RUHLARI ŞAD OLSUN.

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]