Sayın Hocam,

Son mailime Yunus'tan "Aşk gelicek, cümle eksikler biter" mısrasıyla kısa ama manada oldukça geniş bir cevap vermişsiniz. Günlerdir bu mısrayı düşünüyorum.Ah! Aşk !! Her şeyin özü aşk!! Aşıkların katığı aşk!.Muhiddin Arabi bile demiş ki""İslam tamamen Aşktır.Nereden mi belli? Allah Muhammed'den (s.a.v.) başka hiçbir peygambere Habibim (Sevgilim-Aşkım) dememiştir."

Bir yıldır içimde sanki kaynayan volkan...Arada akan gözyaşlarıyla serinliyor gönlüm.Nedir beni yakan?? Yaktıkça huzur veren!!! Yaktıkça beni masivadan uzaklaştıran...Bana baktığım her yerde görünen, uçan kuşta , denizde yüzen balıkta, insanların suretinde gülümseyen?? Bu aşk mı?? Çoğu kez insanlardan bir anlıkta olsa uzaklaşıp, Rabbimle yalnızca onunla olmayı istiyorum.Öyle bir haldeyim ki dünyaları önüme koysalar içimde bir sevinç yok, herşeyimi kaybedebilirim diye içimde bir endişe yok.Sadece O'na teslimim ve her daim bu teslimiyetin huzurunu hissediyorum.Ama bazıları yaşadığın acıdan dolayı depresyonda olabilirsin diyorlar.İlaç kullan diyorlar. Bu dertse Hocam ben bu derdimi seviyorum.Bu dert acı bir ilaç gibi de olsa ruhuma yıllardır tatmadığı huzuru veriyor.Hani Fuzuli der ya...

"Aşk derdi ile hoşem, el çek ilacımdan tabib

Kılma derman kim, helakim zehri dermanındadır."

Doktorun vereceği ilaç bana derman değil ancak zarar getirir.Aşk böyle ise vuslat kimbilir ne güzel olur. Allaha sadece akılla ulaşabilmek mümkün değildir herhalde Hocam. İnternette bir sitede rastladığım İsmail Emre adında bir Hak aşığı da "Akıl, o âlemde yürüyemez. Baksana, Hz. Muhammed’in aklı bile (Sidre-i Müntehâ)ya kadar gidip, orada duruyor. Ondan öteye ancak (Âşk) gidebilir." diyor. Her zaman herşeyi akıl terazisine vurup anlamaya çalışmak doğru olmuyor demek ki...

İnşallah bu yolda İlim, edep, tevazu ve aşkla yürüyelim, uykudan uyanmış gözler ve uyanık kalplerle Rabbimize niyaz edelim ve diyebilelim ki...

Ne varlığa sevinirim, ne yokluğa yerinirim.

Aşkın ile avunurum,Bana seni gerek seni!!!!

Kapılar vuruldukça açılır. Ev Sahibini şiddetle görmeyi arzulayana açılır kapılar. Bir "tak" edip geriye dönenler yaya kalır bu yolda...Yunus 40 yıl çaldı aşkla , bıkmadan usanmadan o kapıyı..Kapılar açıldı öyle bir açıldı ki ona verilen ihsanlara bak ki yüzyıllar geçmiş biz hala Yunus'u seviyoruz ve onu konuşuyoruz.

Bizlerede dua edin Hocam, bizlerde sizler gibi güzel insanlar olalım.Her daim sevelim ve sevilelim.Hürmetle ellerinizden öpüyorum.Allah sizi başımızdan eksik etmesin.Allaha emanet olun.

Selam ve dualarımla....

Ayşe

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :