Sayın Süheyla Pazarcı,
15.7.2007 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, son derece önemli bir konuya değinmişsin. Önce çocuğu negatif bir ruh haline götüren nedenleri bulup çıkarmak lazım. Kıymetli yavrum, hayatta hiçbir şey sebepsiz olmuyor. Belki hamilelik sırasında sıkıntılı günler yaşadın, belki çocuğun doğumundan sonra bazı tatsız olaylar oldu yahut yanlış bir terbiye veriyorsun. Kıymetli yavrum, yasaklama yöntemiyle bizler bir yere varamayız. Çocuk, birçok kimseyle arkadaşlık edecek. Sonra biz onunla uzun uzun konuşacağız. Arkadaşının hatalı yönlerini göstereceğiz. Müspet yönlerini anlatacağız. O yasak, bu yasak demekle hiçbir yere varamayız. Terbiyede en önemli mesele şımartmadan, yüz göz olmadan çocuğa sevgi saygı göstererek onunla güzel bir diyalog kurabilmektir. Japonlar bizde olduğu gibi kıymetli bibloları, kristal eşyayı çocuklarından kaçırmazlar. Herşey yerli yerinde durur. Ama çocuğa onun kıymetli bir eşya olduğu anlatılır. Çocuk onlarla beraber olmayı öğrenir. Bu çok önemli bir husustur. Bir de önemli olan bir konu Japonlar yediden yetmişe insan enerjisini müspete kanalize etmeyi çok iyi bilirler. Hep her anda, her durumda insanların karşısına meşgul olacakları şeyleri çıkarırlar. Meşguliyeti olan insan negatif düşünmeyi, negatif davranmayı aklına getiremez ki. Bu meşguliyetin binlerce çeşidi vardır. Yazı yazmadan tutun da resim yapmaya kadar. Bunları yaptığınız zaman çocuğunuz mutlu ve huzurlu olur. Çocuğunuza neler beklediğinizi açık açık anlatınız. Siz rahatsız eden hususları çekinmeden söyleyiniz. Bu suretle çocuk kendi kendini kontrol edecek, güzel bir yola girecektir.
Kıymetli yavrum, hayatta en önemli olay beşeri münasebetleri ayarlamaktır. Bu da çok büyük bir dikkat ve emek sarfını gerektirir.
Yeni mailleriniz bekliyor, selam, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Dünyanın en zor işi; çocuk yetiştirmek Yazan Süheyla Pazarcı
Cvp: Dünyanın en zor işi; çocuk yetiştirmek Yazan Sabri Tandoğan