Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Edep bazan edepsizden öğrenilir
Gönderen : Esra
Tarih : 7/16/2007 3:02:14 PM


Sevgi ve Saygılarımı sunarım Hocam;


Müsaadenizle,dün yaşadığım bir olayı anlatmak istiyorum.Bilirsiniz bazı hanımlar arasında bir "gün" modası vardır,daha doğrusu biraraya gelip "dedikodu,gıybet,yalan..." nev'inden şerlerin konuşulmasının yaygın olduğu bir moda vardır.Dün bize gelmişlerdi.Ben öğleleyin evden çıktım,akşama doğru geldim.çoğu dağılmış,bir iki tanesi hala oturuyordu,ancak o kadar konuşuyorlar ki bir dakika olsun susmadılar.Sesleri misafir salonundan benim odama ulaşıyordu.Bir iki dakika (nezaketen) yanlarında otursam,fenalık geçirip tekrar içeri kaçıyordum.


Derken birisi, "Boynumda sinir sıkışması oluyor,doktorlara gidiyorum çare bulamıyorlar,psikiyatriye sevkediyorlar,onlarda panik atak hastası olduğumu söyleyip,yatıştırıcı ilaçlar verdiler,aman ne yapacağımı bilmiyorum,of of..."şeklinde bir ara konuştu.


Ben,karşımda kim olursa olsun doğru bildiğim şeyleri söylemekten hiç çekinmem,bu nedenle konuşurken çok rahat ve sükunetle herşeyi olduğu gibi söylerim.


Ona dedim ki: "Bence sinir sıkışması senin çok konuşmandan, dedikodu yapmandan ve öyle ortamlarda sürekli bulunmandan kaynaklanıyor,sen farkında olmuyorsun ama,ister istemez negatif yükle beynin doluyor" dedim.Bu sefer hepsi bir ağızdan başladılar tartışmaya,ben hiç girmedim aralarına.Biraz susunca onlara Resulullah Efendimizin "Ya hayır söyle,yahut sus" hadis-i şerifini hatırlattım.Tekrar hepsi birden başladılar,işte o hadis onu anlatmıyor,işte "hayır" derken şunları şunları kastetmiş Peygamber Efendimiz,biz biradayız konuşmadan durulur mu?Ayıp olur karşında ki muhatabına...şeklinde yine tartışmaya başladılar.Ben yine dinledim sesimi çıkarmadım.Hani deli kuyuya bir taş atar,bin akıllı onu çıkarmaya çalışır ya,öyle bir durum.


En sonunda içlerinden birisi şöyle söyledi :" Aslında doğru,bile bile günah işliyoruz,konuşmayabiliriz,ama ne yapalım alışmışız,ahirette ne yapacağız? ".Bende ona dedim ki "Tövbe etmezseniz,belki ahirete kalmaz,Allah korusun burada burnunuz sürtülür."Bunun üzerine kadın başladı gülmeye,"Aman Allah korusun ne yaparız?" türünden laflar etmeye.Ve diğerleride bunun karşısında gülmeye başladılar.Ben "lütfen gülmeyin,bu çok ciddidir,küfre girersiniz" dedim,ama aptal aptal devam ettiler."Bu kadar önemli bir konu husunda sizin yaptığınıza ortak olamam" deyip,çıktım yanlarından,bunlardan bazılarının  başka yerlerde,bana "ukala,kendini beğenmiş" yaftasını yapıştımalarını tekrardan göze alarak.


Hocam,bir yandan da söylediklerime üzüldüm,çünkü benim tüylerimi diken diken eden bir mevzunun,dedikodu,gıybet mevzusunun alaya alındığı bir ortama belki de katkıda bulundum.


Hocam doğru mu yaptım,bu konuda ne söylersiniz?


Hürmetle ellerinizden öperim.


Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :

Edep bazan edepsizden öğrenilir Yazan Esra
Cvp: Edep bazan edepsizden öğrenilir Yazan Sabri Tandoğan

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]