Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Bilineni tekrar ne fayda getiriyor?
Gönderen : Cem
Tarih : 7/18/2007 2:17:38 PM


Sayın büyüğüm,


Bir gün çok büyük bir ressam,inanılmaz güzellikte resimlerin olduğu bir sergi açmış.Fakat sahnenin gerisinde durarak kendisini konuklara göstermemiş.Konuklara hertürlü ikramı yapmış.Sergiyi gezen misafirler,harika resimlere bakmışlar,ne kadar güzel resimler diyerek aralarında konuşurlarken, bu resimleri yapan ressamı merak etmişler.Bir kısım insanlar,bu resimler kendi kendine olmuştur demiş.Bazı insanlar resimleri doğa kanunlarının yaptığını iddia etmişler.Bazıları ise boya,fırça, tablo birlikte bu resmi  meydana getirmiş demişler.Bazı insanlar ise bu harika resimlerin ancak çok büyük bir ressam tarafından yapılabileceğini söyleyerek kendilerine ikramda bulunan ressama teşekkür etmişler.Biz bu muhteşem resimleri yaratan ressama Allah diyoruz.Resim,ressamın bir parcası olmadığı gibi, ressam da, resmin bir parçası değildir.


Peki,Allah'ı kim yaratmıştır sorusu ise şeytanın insanlara  kafa karıştırmak için sordurduğu bir sorudur.İnsanlar bu soruda takılıp kalmışlardır. İnsanların bu sorunun cevabını bulmaya çalışması nafiledir.Diyelimki bir saraya girmek için yüz kapı var,ama bir kapı kapalı ve sarayın sahibi ancak o kapıyı açabilir ve anahtarda sadece ondadır.Dışarıdan saraya girmeye çalışan biri,açık doksandokuz kapının herhangi birinden içeri girebilir.Fakat kapalı kapının önünde durup o kapıyı açamayınca,bu saraya girilemez diyemez.Çünkü diğer doksandokuz kapı açıktır.Allah'ı kim yaratmıştır,sorusu kapalı bir kapıdır.O kapının anahtarı sadece ondadır.Allah'a inanmak için doksandokuz kapı açıktır.Ama kapalı kapının önünde durmak ve saray sahibini inkar etmek ve açık kapıdan saraya girmemek akıl karı değildir.Peki Allah yoksa,bu kainatı kim yaratmıştır, bu kainat nasıl olmuştur,yani yukarıdaki harika resimler nasıl olmuştur sorusunun cevabını inat edenlerin vermesi gerekir.


Bir gün inkarcı bir adam Hz Ali ile karşılaşmış ve demiş ki ;


-Ben seni hiç anlamıyorum, boşu boşuna kendini yorup duruyorsun. Sabahın köründe kalkıp güzelim uykunu bölüp namaz kılıyorsun. Ramazanda 1 ay boyunca aç kalıyorsun, kendine eziyet ediyorsun.Çalışıp kazandığın parayı ona buna veriyorsun,sözde zekat veriyorsun.Boşu boşuna şu güzelim dünyada cefa çektiriyorsun kendine.Ne gerek var bunlara, hem eline de hiç bir şey geçmiyor, sanki Allah sana ödül mü veriyor ? Hem Allah var olsaydı görebilirdik onu diyor.
Bunları dikkatle dinleyen Hz Ali adama cevap veriyor:
-Peki ben tüm bu saydıklarını ve daha fazlasını elimden geldiğince yapıyorum, yapmaya çalışıyorum.Senin tabirinle bu fani dünyada hiç bir ödül almıyorum. Ama;
Ya Allah varsa,
Ya cennet, cehennem varsa,
Ya hesap sorma günü varsa,
Ya ibadet edenlerin kazanacağı ödüllendirileceği gün varsa,
Ya ibadet etmeyenlerin kaybedeceği yanacağı gün varsa,
Ya yapılmayan ibadetlerden dolayı pişman olunacak gün varsa.
Ben inanmakla bir şey kaybetmem.Ama sen inanmamakla çok şey kaybedersin ve çok geç kalmış olursun der.
Bunun üzerine adam o anda beyninden vurulmuşa döner,hemen tövbe eder ve imana gelir.


Şüphesiz Hz Ali, Allah'a sanki görmüş gibi inanan bir insandı.Adama kendi bakış açısından Allah'ı anlatsaydı adamın inkarı belki daha da artacaktı.Ancak onun bakış açısından verdiği cevap adamı etkilemiş ve imana dönmesine sebep olmuştur.


Allah hakkında bilmemiz gereken her şey Kuran'da İhlas suresinde bildirilmiştir:


Allah birdir. Hiç kimseye ihtiyacı yoktur, herkes ise O'na muhtaçtır. Ne yaratılmıştır, ne de bir çocuğu vardır. O'nun eşi ve benzeri yoktur.


Hürmetlerimle


Cem


Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :

Bilineni tekrar ne fayda getiriyor? Yazan Cem
Cvp: Bilineni tekrar ne fayda getiriyor? Yazan Sabri Tandoğan

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]