Sayın Kardan Adam,

27.7.2007 tarihli mailinizi aldım.

Efendim, şair fazıl Hüsnü Dağlarca bir şiirinde

“Öyle kuvvetle hayal edeceğim ki

Açacak kuru dallar yapraklarını”

diyor. İnsanda hayal gücü o kadar kuvvetli ki bu söylediğiniz hususun birçok insanda varolduğu kanaatindeyim. Önemli olan hayallerimizin müspete yöneltebilmek. Bu insanın elinde mi? Evet, elinde. Her insan nefsin baskısından kurtulduğu zaman hayallerinin iyi olanı, güzel olana, temiz, asil ve büyük olana,yüce olana yöneltebilir. Bu son derece önemli bir olay. Bizim gerçeğe ulaşmakta hep nefsaniyetimiz alıkoyuyor. Birisi bize bunu söylediği zaman da çılgına dönüyoruz. İnsan nefsin oyuncağı olmaktan ancak kendi gayretiyle, kendi aşkıyla, kendi heyecanıyla kurtulabilir. “Nefis daima kötülüğü emredicidir” buyruluyor. Öyle kuvvetli bir düşman ki nefs, biz iyiye, güzele gittiğimizi sanırken nefsimiz bizi firavunlaşmaya götürüyor. Bu nedenlerle bu kadar kuvvetli bir düşmana karşı mücadele etmenin tek yolu hep hayrı düşünmek, hayrı konuşmak, hayrı hayal etmektir. Tasavvuf tarihini okuyacak olursak nice büyük mana kahramanının nefsin eliden kurtulmak için nasıl olağanüstü çabalar harcadığını akla, hayale sığmayan fedakarlıklar yaptığını görürüz. Ama bizler bu aşk yolundan o kadar uzağız ki kıldığımız birkaç namaz, okuduğumuz birkaç kitap ile mana yolunda yürüdüğümüzü sanıyoruz. Ve işte yanlışlıklar dizgesi ondan sonra başlıyor. Allah cümlemizi, bütün insan kardeşlerimizi bu duruma düşmekten korusun. Şimdilik söyleyeceklerim bu kadar.

Selam, sevgi ve saygı ile.

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :