Sayın Hidayet Bey,
6.8.2007 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, manevi hayatta bilinenler yaşanmadıkça bilinmeyenlere yol alınmaz. Manevi hayat bir fizik bir kimya kitabı değildir. Acaba bizler nasıl adam gibi abdest alınır biliyor muyuz? Nasıl sofraya oturulur, yemek yenir biliyor muyuz? Nasıl taharetlenilir biliyor muyuz? Bu herşeyi öğrenmek merakı nefsin hastalıklarından biri değil midir? Bırakalım, biz manevi hayatta yürüdükçe, ilerledikçe bazı kapılar kendiliğinden açılır. Pirzola iyi bir gıdadır ama yeni doğan çocuğa verirsek ortaya çok tehlikeli durumlar çıkabilir. İşe anne sütünden, mamdan başlanılır. Yavaş yavaş çorbalara, meyve sularına geçilir. Manevi hayat da öyle. Birtakım sırlar alemi vardır ki ancak o sırrı alana verilir. lütfen acele etmeyelim. Münir Bey’in kitaplarını okuyalım, idrak edebildiklerimizi edelim, edemediklerimizi yarınlara bırakalım. Merdivenler yavaş yavaş, birer birer çıkılır.Aman yavrum dikkatli olalım. Bir sır zamansız olarak ifşa edilirse adamın dilini koparırlar.
Kıymetli yavrum, temiz kalbin, ince zekanla ne demek istediklerimi anlıyorsun...
Yeni maillerini bekliyor, selam, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Merdiven basamakları birer birer çıkılır Yazan Hidayet
Cvp: Merdiven basamakları birer birer çıkılır Yazan Sabri Tandoğan