Sayın Esra Hanım,
10.8.2007 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, güzel dileklerin, hayırlı temennilerin için inşallah diyelim. Allah nasip etsin. Hepimiz şu dünya üzerinde misafireten bulunuyoruz. Bir geçici misafirden hiçbir farkımız yok. Bir düşünsek, insanoğlunun benimdir diyebileceği nesi var ki. Hepsi emanet, hepsi gelip geçici. Zaman o kadar çabuk geçiyor ki, bir de bakacağız mana alemi başlamış. Ne olur, elimizi çabuk tutsak, bu dünya hayatında henüz yaşıyorken biraz arınsak, temizlensek, biraz azık hazırlasak, oraya elimiz bomboş gitmesek. Aslında aslı faslı olmayan ıvır zıvır şeyler için çıkarılan bu dargınlıklar bilsek ki mana aleminde sırtımızda hep bir yük olacak. Hem de kaldıramayacağıız kadar ağır bir yük... Bu kandil günleri özümüze, aslımıza dönmek için ne güzel bir fırsattır. Onu değerlendirebilenler ne güzel insanlardır.
“Ne olur, kirlenmesek, temiz kalsaydık
Dünyanın aldatıcı renklerinden soyunsaydık
Güvercinler gibi öyle saf
Şadırvanlarda kanat çırpsaydık”
İşte böyle kıymetli yavrum, “Görenedir görene, köre nedir, köre ne?”.
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
“Görenedir görene, köre nedir, köre ne?” Yazan Esra
Cvp: “Görenedir görene, köre nedir, köre ne?” Yazan Sabri Tandoğan