Merhaba sevgili dedeciğim;

  Öncelıkle size ve sonra tüm site sakinlerine sevgi ve saygılarımı sunarım. Bu, siteye yazdığım ilk yazım. Bunun için de içimdeki heyecanı gizleyemiyorum.

 Yazdığım bu ilk yazıda yaşadığım en güzel günü anlatmak istiyorum.

Bundan tam 2 ay önce annemle birlikte İstanbul'a gitmiştik. O gün belkide hayatımda yaşadığım en güzel gündü. Annemin de benim de planımızda sadece boğaz turu vardı.Ondan sonra ne yapacağımızı düşünürken Fatmagül teyzemin ettiği telefonla mutluluktan dört köşe olduk. Fatmagül teyzemle birlikte gezdik o gün. İlk önce Haydarpaşa Garı'nın önünden  Eminönü'ne geçtik. Orada önce Süleymaniye Camiini gezdik. Herşey o kadar güzeldi ki hayranlıkla dolaştık. Ardından  hep birlikte boğaz turuna katıldık. Boğaz köprüsü ilgimi okadar çok çekmişti ki, hayran hayran seyretmiştim.  Oradaki manzara herşeye bedeldi. Bir de önünden geçtiğimiz yalılarda hayal ettim kendimi.  Anadolu ve Rumeli Hİsarının önünden geçerken, Fatih Sultan Mehmet'in Rumali hisarını inşa ettirirken yaşadığı zorluklar geldi aklıma. .Ve her güzel şeyin bir zorlukla kazanıldığını düşündüm, tıpkı o güzel istanbul gibi. Boğaz havası hepimizi  biraz çarpmıştı sanırım ki dönüşte içeride uyukladık. Yakacık'a geldiğimizde hep birlikte ettiğimiz o sohbetler ve yediğimiz o nefis pide ise beni ayrı bir dünyaya götürmüştü sanki. Günün sonunda Fatmagül teyzemin ağzından dinlediğimiz o güzel şiirler ise  hepimizi bambaska diyarlara götürmüştü. Şimdi düşünüyorum da bütün devletlerin almak istedikleri o güzel şehire sahibiz biz. Bu güzel şehrin değerini bilmeliyiz  bence. Yine  üstüne basa basa söylüyorum ki hayatımda yaşadığım en güzel gündü .Bütün güzellikleriyle istanbul'a sesleniyorum BÜTÜN HERŞEYİNLE MÜKEMMELSİN İSTANBUl

  Bütün herkese kucak dolusu sevgi ve saygılarımı sunarım Allah'a emanet olun.

                                                            AYBÜKE

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :