Sayın “Yaren”,
3.9.2007 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, sevgi dolu, saygı dolu, edep, incelik ve zarafet dolu bir hanımefendi olmak istediğini yazıyorsun. Önce seni kutlamak isterim. Bu güzel dileğinin gerçekleşmesi için baba kız el ele verelim mümkün olanı yapalım. Önce bir hedef, bir örnek model belirlemek lazım. Herhalde bu günümüzün o çok gördüğümüz çok bilmiş, ukala, kendini beğenmiş birakım önyargıların kölesi olmuş, modanın maskarası olmuş bir tip olamaz. Onlar şirretlikte yarışadursunlar. Bizim onlarla hiçbir alakamız olmayacak. Kendimize heryönüyle örnek alacağımız bir tip seçeceğiz. Babaannem yirmibeş yaşında, beş çocukla dul kalmış bir Anadolu kadınıydı. Bütün yaşıtları gibi okuması, yazması yoktu. Ama onun hocası Allah olmuştu. Beşinci çocuğu ana karnındayken eşi o sıralar çıkan “İspanyol nezlesi” salgınında vefat etmişti. Çocuk baba yüzü göremedi. Elde yok, avuçta yoktu. Mal yok, mülk yoktu. Bu durumda dahi babaannem hiç cesaretini kaybetmedi. Yiğitçe bir hayat mücadelesi verdi. Dikiş dikti, nakış yaptı. Çocuklarını besledi, büyüttü, okuttu. Son olarak da torunu olan beni yetiştirdi. Babannem, kolay kolay anlaşılamayan olağanüstü bir tipti. Hala büyüklüğünün bazı yönlerini izah edemem. Allah gani gani rahmet eylesin, nur içinde yatsın. Peygamberin şefaati üzerine olsun.
Kıymetli yavrum, şimdi siz bu anlatılanlar üzerine daha geniş olarak duygularınızı, düşüncelerinizi yazınız. Üzerinde durduğunuz noktalar, takıldığınız hususlar nelerdir? Lütfen belirtin ki beraberce yürümek imkanını bulalım. Yeni maillerinizi bekliyor, selam, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Uluslar büyük evlatlarıyla soluk alırlar Yazan Yaren
Cvp: Uluslar büyük evlatlarıyla soluk alırlar Yazan Sabri Tandoğan