Sevgili Babacığım, Fazıl Hüsnü Dağlarca'nın mısralarını okuyunca tam benim için yazılmış dedim.Duygularımı ne kadar güzel ifade ediyor.Allah sizden razı olsun. Cevaben yazdıklarınız beni ürpertti.Güzel sanatlara karşı duyduğunuz aşk,heyecan müthiş bir yücelikte.Çok heyecanlanıyorum.İnşallah ben de bu kadar yüksek duygulara erişirim.Ben de müzik cd'lerimi çıkardım. Eskiden o kadar çok dinliyordum ki.Özellikle Beethoven,Chopin,Brahms,Bach,Vivaldi.Beethoven'nin Moonligt Sonata'sı,Brahms'ın Danse Hongoroise'si, Mozart'ın Lacrimosa'sı Vivaldi'nin özellikle Allegro Non Moltol-L'estate,Allegro Non Molto L'ınverno,Largo-La Prımavera,Presto-L'estate eserleri,İdil Biret'in yorumundan Chopin,Luciano Pavarotti'nin yorumundan özellikle Caruso,Nessun Dorma,E Lucevan eserleri.Ve en çok sevdiğim yabancı şarkı eseri Historia de un amor. Eskiden yağlı boya resim çok yapardım ama amatörce. İnşallah yakın zamanda tekrar resim yapmaya başlarım. Değerli Babacığım sizin huzurunuzda bunları söylemek biraz cesaret istiyor ama başta resim,müzik olmak üzere diğer güzel sanat dallarında,bu eserlerin derinliğine varmış bir yüce insanla dinlediklerimi paylaşmak beni çok heyecanlandırıyor.Bu nedenle engin gönlünüze sığınıyorum. Hürmet,sevgi ve saygıyla güzel ellerinizden öperim Babacığım.

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :